"Çocukluk güzeldir, eğer ayakkabınız delik değilse, buzun üzerinde yürümüyorsanız ya da karların kapattığı bir yolun ardında kalan okulunuzda, dersinizi yazacak bir kalem ve defteriniz varsa... Doğu'da çocuk olmak, yırtık ayakkabısıyla soğuğu hissetmektir. Doğu'da çocuk olmak, depremde soğuk çadırlarda üşümeye terk edilmektir. Doğu'da çocuk olmak aslında çocuk olamamaktır."
İşte uzun yıllar Türkiye'nin doğu bölgelerinde aşkla eğitim veren bir öğretmenin sözleri...
Kendisi de bir zamanlar köy öğretmeni olan Köy Öğretmenleri İle Haberleşme ve Yardımlaşma Derneği İzmir Şube Başkanı Nevin Yürümez, Doğu'daki köylerde öğretmenlik yapmanın zorluklarını, eğitimcilerin sıkıntılarını Akşam gazetesine anlattı.
En son Van depreminin ardından bölgeye giden Yürümez, 'Birçok köyde çocuklar tabanları olmayan ayakkabılarının içine üst üste iki yırtık çorap giyerek buz üzerinde okullarına öğretmenlerine ulaşıyor. Onların küçücük ayaklarıyla böyle yürümesine yüreği dayanmayan eğitimciler de maaşlarıyla çocukların ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor' dedi.
Yürümez, iki yıldır başkanlığını yaptığı dernek sayesinde Muş, Van, Bitlis, Erzurum, Sinop ve Ordu'nun pek çok köyüne giderek yardım ulaştırdı.
Oradaki durumu tüm çıplaklığıyla gördüğünü belirterek, 'Doğu'da öğretmen ya da öğrenci olmak fark etmiyor. Herkes aynı yokluk içerisinde. Depremin ardından Van'a gittik. Deprem onların hayatında çok fazla şeyi değiştirmedi. Sadece evleri yıkıldı, yoksulları aynı kaldı' dedi. Vefakar eğitimcilerden birçok mektup geldiğini belirten Yürümez, 'Bunlardan öğrencilerin ihtiyaçlarını belirliyoruz. Öğretmenler buzda yürüyerek okula gitmeye çalışan öğrencileri için ayakkabı, çorap, kalem, defter, kıyafet istiyor' dedi.
- Etiketler :
- Haberler
