Kolay bir sınavdı!

Eğitim uzmanı Sadık Gültekin bugün yapılan ve 1 milyon 851 bin 326 adayın katıldığı YGS'yi değerlendirdi: Kolay bir sınavdı, 'hız-zaman' dengesini kuran başarılı olur!

Kolay bir sınavdı!

Üniversite sınav sistemi, iki basamaklı altı oturumdan oluşuyor. Sınavın birinci aşaması YGS (Yükseköğretime Geçiş Sınavı) adayların temel becerilerini, yorumlama gücünü sorgulayan bir sınav. YGS’de başarılı olmak için adayların 180 puan barajını geçmeleri gerekiyor. Adaylar 140 baraj puanı geçtiklerinde iki yıllık önlisans ve açıköğretim fakültesini tercih edebiliyor, 180 puanı geçtiklerinde ikinci aşama LYS‘ye katılma hakkı elde ediyorlar.


YGS sonuçları, Nisan ayının ikinci haftasında açıklanacak ve adaylar LYS’de hangi sınavlara katılacaklarını belirleyerek yeni başvuru yapacaklar. Daha sonra Haziran ayında girmek istedikleri LYS’lere katılacaklar. Temmuz ayının ikinci haftasında LYS sonuçları açıklanacak ve tercihler yapılacak. Bu yıl sınava giren adaylar, lisans ve önlisans için ayrılan 750 bin dolayındaki kontenjan için tercih yapacak. Dolayısıyla sınava giren her iki öğrenciden birisi, üniversiteye yerleşme hakkı kazanacak.

Bu yıl uygulanan YGS, temel bazda kolay bir sınavdı. Genel anlamda YGS’nin, müfredata uygun, çalışan öğrencilerin çok rahat yapabileceği sorulardan oluştuğunu söyleyebiliriz. Sorular MEB müfredatına paralel sorulduğundan, öğrencilerin sınavda sıkıntı çekmediğini söyleyebiliriz. YGS'den çıkan tüm öğrencilerin geriye bakmadan ve vakit kaybetmeden yaklaşık iki ay sonraki LYS’ye hazırlanması gerekiyor.

2013-YGS’de sürpriz soru çıkmadı. Düzenli ve planlı hazırlık yapan öğrencilerin başarılı olduğu seçici bir sınavla karşılaştık. 2013-YGS beklenildiği gibi, bilgi isteyen ve bilgiyi yorumlama becerisi isteyen sorulardan oluştu. ÖSYM, soruların yıldan yıla farklılık göstermemesine özen gösteriyor, yani adaylara sürpriz yapmıyor. YGS, bir yarışma sınavı; bu sınavda zamanı verimli kullanmak çok önemli. Hız-zaman dengesini kuran bir aday, bu sınavda kesinlikle başarılı olur, ÖSYM'de adaylardan bu dengeyi kurmalarını istiyor.

YGS'den sonra üniversiteye giriş maratonunun ikinci aşaması olan LYS'ye 13 hafta kalıyor. Tüm adayların YGS'de gösterdiği performansın muhakemesini bir kenara bırakıp, hızlı bir şekilde LYS konularına odaklanması gerekiyor. Unutmamak gerekir ki, LYS'ler soru sayısı olarak fazla ve tüm konuları içerdiğinden adayların kalan süreyi verimli değerlendirerek hiçbir konuyu atlamadan hazırlanması gerekiyor. YGS sonucu, beklentinin üzerinde ya da altında olabilir. Sonuç, beklentinin altında dahi olsa, yerleştirme puanının oluşumunda LYS'nin ağırlığının daha fazla olduğu gözden kaçırılmamalı. YGS'nin olumsuzluğu, LYS'de telafi edilebilir.

TÜRKÇE SORULARI DAHA KISAYDI
2013-YGS sorularına bakıldığında;

Türkçe: Her yıl sorulan sorulardan çok farklı sorularla karşılaşılmadı. Genelde yorum ağırlıklı, fakat kolay sorular vardı. Paragraflar, geçen yıla göre daha kısa tutulmuş. ÖSYM, bu konudaki eleştirileri dikkate almış. 2012-YGS'deki paragraf sorularında, bazı sorular çok uzundu, hatta geçen yıl 114 sözcükten oluşan paragraf sorularıyla karşılaştık. Tüm soruların paragraflar üzerinde yoğunlaşması, soruların çözüm süresini uzatmış ve birçok adayın zaman sıkıntısı yaşamasına neden olmuştu. Türkçe soruları geçen yıla göre daha kısaydı, fakat dil bilgisi soruları daha fazlaydı. Müfredat dışı sorularla karşılaşmadık, ancak ilk kez paragrafa bağlı iki sorunun sorulduğu bir yapıyla karşılaştık. Genelde bu tür sorularla, YDS (Yabancı Dil Sınavı) ve ALES (Akademik Personel ve Lisanüstü Eğitimi Giriş Sınavı)'de karşılaşıyoruz. YGS'de ilk kez bu yapıyla karşılaştık, fakat sorular zorlayıcı nitelikte değildi. Dil bilgisini yoklayan sorular ölçücü nitelik taşıyordu. Her seçenek bir bilgiyi yokladığından, dil bilgisi donanımları tam olan adayların çözemeyeceği soruyla karşılaşmadık. Açık bir dil kullanılması, sınavın amacına uygundu.

Tarih: 'Genel Tarih Bilgileri' ile 'T.C İnkılâp Tarihi' ve 'Milli Güvenlik Bilgisi' konularını ölçen sorulara yer verilmiş. Terim bilgisi öne çıkarılmış, ancak bazı sorularda bilginin yorumlanması da istenmiş. Sınavda aynı soru içerisinde birden çok konu hakkında bilgi ölçülmeye çalışılmış, kazanım yelpazesi geniş tutulmuş. YGS’deki sorular, bütün müfredatı kapsayacak şekilde sorulmuş. Konulara iyi hazırlanan öğrencilerin, soruları çözerken çok zorlanmadığını söyleyebiliriz.

Coğrafya: Lise müfredatının ortak alanını kapsayan, tarayan sorular çoğunluktaydı. Sınav soruları, hem bilgi hem bilgiyi yorumlama gücünü ölçüyordu. Şekil ve harita bilgisi yorumu isteyen seçici sorularla karşılaştık. Sorularda, güçlü çeldiriciler bulunuyordu. Ciddi hazırlığı gerektiren bir sınavla karşılaştık.

Felsefe: Soruların dili açık, ifadeler anlaşılır nitelikteydi. Felsefe disiplinlerinin (Bilgi-Varlık-Ahlak-Din vb.) tümünden soru geldiğini görüyoruz, bu açıdan baktığımızda oldukça dengeli bir dağılımla karşılaşıyoruz. Filozofların görüşlerini, felsefedeki ayrıntılı bazı kavramları bilmeyi ve doğrudan yanıtlamayı gerektiren sorular bulunuyordu. Önceki yıllara göre seçeneklerdeki ifadeler daha kısa ve kavramsal düzeydeydi.

Fizik: Düzenli çalışan öğrencilerin başarılı olacağı bir sınavdı. Sorular düzgün hazırlanmış, müfredata uygun sorular vardı; sürpriz sorularla karşılaşmadık.

Kimya: YGS’deki kimya soruları, yeni müfredata tamamen uygun hazırlanmış. Soruların ünitelere göre dağılımı dengeli, sınav tamamen beklenen sorulardan oluşmuş. Kimya soruları, çalışan öğrenciyi ödüllendirmiş.

Biyoloji: 2013-YGS, tüm lise müfredatını tarayan bir sınavdı. Müfredat dışı soru yoktu. Sınav, çalışan ve bilgi birikimi iyi olan öğrenciyi mutlu edecek tarzdaydı. Düzenli çalışan ve geçmiş yıllardaki sınav sorularını çözen öğrencilerin zorlanmadan çözebileceği bir sınavla karşılaştık. Sınav sorularının özenle hazırlandığı, bütün sözcüklerin üzerinde titizlikle durulduğu gözlerden kaçmadı.

Matematik: Matematik testi, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi sayılar ve problemler üzerine kurulmuş sorulardan oluşuyordu. Sınavda 12 Matematik, 8 Geometri sorusu vardı. Geometri testinde bazı sorular yeni müfredata göre tasarlanmış, ancak 12. sınıf öğrencilerinin de yorum yaparak çözebileceği sorular vardı. Genelde müfredata uygun sorularla karşılaştık, ancak ilk kez 11'nci sınıf konusundan soru çıktı. 'Fonksiyon' sorusu, ilk kez karşılaştığımız türden bir soruydu; bu soru YGS müfredatından çok, LYS müfredatına daha uygun bir soruydu. Sözel mantık soruları da, ÖSYM'nin son yıllarda ağırlık verdiği sorduğu türlerinden; iki sözel mantık sorusuyla karşılaştık.

2013-YGS sorularına genel olarak bakıldığında, sorular müfredata uygun olarak hazırlanmış. Sınav, öğrencinin düşünme ve çıkarım yapma yeteneği sorgulayan sorulardan oluşuyordu. Öğrencilerin zorlanmayacağı ve barajı geçme açısından sıkıntı yaşamayacakları bir sınavla karşılaştık. Soruların tümüne bakıldığında, düzenli çalışan her öğrencinin yapacağı kolaylıkta olduğu görülüyor.

Sayfa Yükleniyor...