Hamilelikte sigara içmenin bebeğe 10 zararı

Sigara bağımlılığı olan kadınların %50 ila70’i hamilelikleri sırasında da sigara kullanımını sürdürüyor. Ancak anne ile bebek arasındaki kan alışverişini sağlayan göbek kordonu yoluyla annenin sigaradan aldığı tüm zehirli maddeler bebeğe de geçiyor.

Hamilelikte sigara içmenin bebeğe 10 zararı

İSTANBUL - Hamilelikte sigara tüketimi hem bebek hem de hamilelik üzerinde son derce olumsuz etkilere yol açıyor. Sigaranın içerdiği zift, nikotin, karbon monoksit ve diğer zehirli maddeler üst solunum yollarına, buradan bronşlara ve kana geçiyor, böylece solunum sistemi, kalp ve damarlar başta olmak üzere vücudun tüm organları zarar görüyor.

Nikotinin kuvvetli bir damar büzücü ajan olduğunu ve rahme giden kan akımını azalttığını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Yasemin Yakut, karbon monoksitin hücrelere zarar vererek gelişme geriliğine neden olabildiğini, ayrıca kanın oksijen taşıma yeteneğini azalttığını söylüyor. Anne kanında oksijen azalınca bebeğe giden oksijen miktarı ve diğer besin maddeleri de doğal olarak azalıyor.

Op. Dr. Yasemin Yakut, hamilelikte içilen sigaranın bebek üzerindeki bu olumsuz etkilerini 10 başlıkta şöyle sıralıyor:

1. Erken doğum: Zamanında gebelik haftası 38 - 40 hafta olarak kabul edilir. 38 haftadan çok daha önce doğumun gerçekleşmesine yol açar.

2. Erken membran rüptürü: Doğum eylemi esnasında açılması gereken su kesesinin olması gereken zamandan çok önce açılmasına, bebeğin gelişimini tamamlamadan doğum yoluna girmesine neden olur.

3. İntrauterin gelişme geriliği: Sigara bebeğe giden kandaki oksijen ve besin maddelerinde azalmaya neden olarak, anne karnında bebeğin gelişiminin geri kalmasına sebep olur.

4. İntrauerin exitus: Bebeğin anne rahminde ani ölmesidir.

5. Preaklampsi: Tansiyon yükselmesi, idrarda protein çıkması, vücutta aşırı ödem, görme bulanıklığı ile giden gebelik zehirlenmesi tablosudur. Anne ve bebek hayatı için risk söz konusudur.

6. Hipertansiyon: Nikotinin damar büzücü, daraltıcı etkisi ile gebedeki tansiyon yükselmesidir. Bu durum, bebeğin beslenmesini olumsuz etkileyecektir.

7. Dekolman Plasenta: Plasentanın erken ayrılmasıdır. Normal şartlarda doğum eylemi esnasında bebeğin doğumunu takiben plasenta ayrılır. Dekolman plasentada ise bebek anne rahminde iken plasenta zamansız ayrılır ve tehlikeli boyutlarda kanama olur.

8. Respiratuar Distres sendromu: Doğum sonrası bebeğin solunum sıkıntısı olmasıdır. Prematür dediğimiz erken doğan bebeklerde akciğerlerin gelişmemesi sonucu ölümcül olabilen solunum sıkıntısı sigara içilen gebeliklerde daha sık gözlenir.

9. Süt miktarının azalması: Lohusalık döneminde süt miktarının azalmasına neden olur.

10. C vitamini kaybı: Yine lohusalık döneminde sütün C vitamini seviyesinde ve besleyici etkisinin azalmasında rol oynar.

  • Etiketler :
  • Haberler -
  • Hamilelik
  • Kadın Sağlığı
  • Genel Sağlık

Sayfa Yükleniyor...