Merkezi Hamburg'da bulunan AIDS'le mücadele örgütü Regenbogen'in Dünya AIDS Günü kampanyasında kullandığı Hitler'li AIDS reklamına tepkiler sürüyor.
Bir çiftin seviştiği reklam filminin sonunda erkeğin Adolf Hitler olduğu anlaşılıyor ve dik bakışlarının altında "AIDS katliamcıdır" sloganı yer alıyor. Kampanyada Stalin ve Saddam Hüseyin'i de kadınlarla sevişirken gösteren posterler bulunuyor.
Organizatörler, uluslararası medya ve sivil toplum örgütleri tarafından büyük tepki gören kampanyanın amacını, korunmadan yapılan sekse dikkat çekmek ve "insanları sarsmak" olduğunu belirtiyor.
Ancak reklama tepki gösteren Pozitif Yaşam Derneği yetkilileri, korku mesajının işe yaramadığı ve amacına ulaşmadığı görüşünde. Derneğin İletişim Sorumlusu Çiğdem Şimşek, neden böyle düşündüklerini ve tepkinin gerekçelerini ntvmsnbc'ye anlattı.
DİKTATÖRLERLE ÖZDEŞLEŞTİRME DOĞRU DEĞİL
"HIV/AIDS'in tarihte büyük katliamlar ve zulümler yapan Hitler ve diğer diktatörler ile özdeşleştirildiği reklama tepkiliyiz. HIV ve AIDS ile ilgili hep korkutucu reklamlar yapılıyor. Mesela akıllarda kalan akrep ve örümcek görselleri var, korkutucu unsurların kullanılmasını tercih etmiyoruz, çünkü biz insanlar korktuğumuz şeye daha çok kulaklarımızı tıkıyor, görmek ve duymak istemiyoruz. Toplum olarak da korkunç şeyler bizim başımıza gelmez şeklinde bir algımız var. Onun yerine bilgi ve bilinç seviyesini artırıcı mesajlar verilmesi gerekir. Mesela Amerika'da, ilköğretim aşamasında gençlere kondom kullanmanın önemi anlatılıyor. Yani doğru davranışlarla nelerin kazanılacağı gösteriliyor. Ama korkuttuğunuz sürece insanlar daha çok kulaklarını kapatıyorlar."
Josef Stalin'li reklam
KORKU MESAJI FARKINDALIK YARATMAZ
Şimşek, HIV ve AIDS'in bulaşma ve korunma yollarına dikkat çekmede korku metaforunun işe yaramadığı görüşünü şöyle örnekliyor:
"Bugüne kadar daha çok korkutucu mesajlar verildi ancak hastalığın yayılması engellenmedi. Oysa ki 2005 yılında çok öğretici, bilgilendirici ve farkındalık yaratıcı kampanyalar yapıldı. Kampanyanın sonuçları da hemen yayılım grafiklerine yansıdı ve yayılımda ciddi bir azalma gözlendi. Yani ayrımcılık değil, farkındalık çalışmaları daha başarılı oluyor. Bu konuda Hollanda çok güzel bir örnektir. Hiç ayrımcılık yapmadan gerçekleştirilen çalışmalarda çok güzel sonuçlar elde ediliyor."
ÖNYARGI VE AYRIMCILIK DERİNLEŞTİRİLİYOR
"HIV/AIDS katliamcı değil sadece tıbbi bir durumdur" diyen Çiğdem Şimşek, reklamın Hitler'le özdeşleştirilmesinin HIV pozitif ve AIDS ile yaşayanlarla ilgili önyargıları ve ayrımcılığı derinleştirip artırdığını söyledi:
"New York Times gazetesinde yer alan habere göre "Ulusal AIDS Vakfı da (National AIDS Trust), reklamı HIV'le yaşayan insanları damgaladığı gerekçesiyle eleştiriyor. Bugüne kadar yürütülen başka kampanyalarda da korkutma unsurları kullanıldı ve HIV ile yaşayan insanlar kötü, cani, tehlikeli ve toplum sağlığına zarar veren kişiler olarak lanse edildi. Reklam ve haber içeriklerinde HIV ile yaşayanların kötü üne sahip insanlara benzetilmesi olumsuz etki yaratıyor. Bu korkutucu mesajlar, farkındalık yaratmaktan öte, önyargıyı ve ayrımcılığı artırıyor, toplumun genelinde HIV/AIDS'le ilgili doğru bilgiye ulaşmayı ve dolayısıyla HIV/AIDS'ten korunmayı ve test yaptırmayı engelliyor."
- Etiketler :
- Haberler
