Nükleer felaketlerden ders almalıyız

Türkiye’de hala bir kemik iliği bankasının olmadığını belirten Hematoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Arat, “Olası bir nükleer felakette çok yetersiz kalırız ve büyük can kayıpları yaşanır” uyarısında bulundu.

Nükleer felaketlerden ders almalıyız

Japonya'daki deprem ve tsunami sonrasında Fukuşima Nükleer Santrali’nde yaşanan olaylar, uluslararası alanda faaliyet gösteren hekim örgütlerini harekete geçirdi. Avrupa Kan ve Kemik İliği Transplantasyon Grubu (EBMT), aralarında Türkiye'den merkezlerin de bulunduğu üyelerine, Japonya'da bir nükleer kaza meydana gelmesi halinde kemik iliğine nakline muhtaç hasta kabul edip edemeyeceklerini sordu.

Türk Hematoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Mutlu Arat, EBMT'ye Türkiye'den 28 kemik iliği transplantasyon merkezinin üye olduğunu belirterek, bu yardım çağrısının bunların tümüne gönderildiğini söyledi.

TÜRKİYE'DE KEMİK İLİĞİ BANKASI HALA YOK
Dünyada nükleer enerji kullanımının yaygınlaşmasıyla bu tür sorunlarla sık sık karşılaşıldığını kaydeden Arat, Türkiye'nin bu olaylardan ders çıkarması gerektiğini söyledi. Radyasyona ağır maruziyet durumunda en çok etkilenen sistemin kan sistemi olduğunu anlatan Arat, "Nükleer kaza sonrası kemik iliği geri dönülmez şekilde tahrip olduğu için sağlıklı kişilerden kemik iliği nakli yapılması zorunludur" dedi.

TÜRKKÖK PROJESİ HEMEN HAYATA GEÇİRİLMELİ
Böyle bir durumda geniş bir verici bankasına sahip olunmasının büyük önem taşıdığına işaret eden Arat, şu bilgileri aktardı: "Kemik iliği nakli ancak uygun vericiden yapılabilir. Bu tür kazalarda çok geniş bir verici havuzu olmalıdır ki hastalar için uygun verici bulunabilsin. Radyasyondan etkilenenlere en kısa sürede nakil yapılması zorunluluğu karşısında, Japonya gibi iyi bir transplant programına sahip ülke bile dışarıdan yardım talep edebilir. Hem gönüllü vericilerin bilgilerinin yer aldığı hem de kordon kanlarının saklandığı bir kemik iliği bankasına sahip ülkeler, bu tür kazalarda binlerce kişiye kemik iliği nakli yapabilir. Dünyadaki bu gelişmelere karşın Türkiye'de hala bir kemik iliği bankası kurulmaması büyük bir eksiklik. Akrabaları arasında verici bulamayanlar için umut olacak bu Türkkök projesinin bir an önce hayata geçirilmesi gerekir."

THD: RADYASYON KAZALARININ YÜZDE 5'İ NÜKLEER KAYNAKLI
Türk Hematoloji Derneği'nin nükleer kazalarla ilgili çalışmasına göre, radyasyon kazalarının sadece yüzde 5'i nükleer kazalardan oluşmasına rağmen güçleri ve etkiledikleri alanların çok büyük olması, bu kazaları radyasyon kazaları içinde en üst sıraya koyuyor. Çalışmaya göre, 2000 yılından bu yana dünyada meydana gelen nükleer kazalar şöyle:

• Hindistan'da nükleer reaktör kazası (2000): Buhar jeneratörünün bir miktar buhar kaçırmasıyla meydana geldi. Radyasyon sızıntısı rapor edilmedi.
• Güney Kore'de Wolsung nükleer reaktör kazası (2000): Reaktörde küçük bir sızıntı bildirildi.
• Japonya'da Onagawa Nükleer reaktör kazası (2002): Küçük bir yangında iki işçide yanık oluştu. Radyoaktif sızıntı olmadı.
• İngiltere'de Thorp nükleer yakıt işleme tesisi (2005): 20 ton metreküp uranyum ve 160 kilogram plutonyum aylarca tesis içinde güvenli bir alana sızdı.
• Dounery nükleer işleme tesisi (2005): Sızıntı rapor edildi, sekiz işçide eser radyoaktivite saptandı.
• İsveç'te Forsmark Nükleer reaktör kazası (2006): Reaktör patlamak üzereyken önlendi. Çernebil kazasından sonra dünyanın yaşadığı en önemli nükleer kaza olarak değerlendirildi.

Sayfa Yükleniyor...