İhsan Bayülken'le basketbol analiz

NCAA final-four maçlarının ardından kolej basketbolu ve bizim basketbolumuz arasındaki 7 fark üzerine bir beyin fırtınası...

Geçen hafta sonu NCAA final four organizasyon olarak görkemli bir şekilde North Carolina'nın şampiyonluğu ile sonuçlandı. Maçın önüne geçen değerler ile bizim değerlerimiz arasında fark iki resim arasındaki 7 farkı bulun tarzında idi.

FARK 1: Maçları izlemeye gelen basketbolseverler genellikle gençlerden oluşan duyguların, heyecanların yüksek olduğu yaş grubunu temsil ediyorlardı. Vücutlarını, yüzlerini boyayan, takımlarını sonuna kadar destekleyen fanatik taraftar konumunda yani. Onlar için tek önemli şey TAKIMIN BİR PARÇASI OLMAK sonuç ne olursa olsun…

Türkiye'de fanatizm ise sadece kendisinin haklı olduğu, takımının sadece kazanması gerektiği, eleştirilme düzeyi farklı ve takımın KENDİSİNİN bir parçası olması durumu…

FARK 2: Oyuncuların hata üstüne hata yaptığı fakat mücadele ve takım değerlerinden, sistemden vazgeçmeden sahada oynamasını öğrenerek gelişmesi ve NBA içinde yıldız konumuna geleceği süreci yaşamasına izin verilmesi…

Türkiyemiz'de yetenekli oyuncuların kısa zamanda yıldız oldukları düşünülerek olgunlaşmasını beklemeden bir daha hata yapma ve kendini daha fazla geliştirmesine izin vermeyen yaklaşımlar…

FARK 3: NCAA takımlarının başındaki koçların hepsinin doğru ya da yanlış bir felsefesi olması ve bunu hayata geçirmesi için minimum 3-4 sezon (özel durumlar hariç) zaman tanınması…

Güzel ülkemde bırakın bir sezonu, 5-6 ay bir takımın başında kalmak zaman anlayışı olarak çok uzun bir süre olarak algılanıyor. Yani koç felsefesi ve takım olma anlayışı kağıt üstünde kulağa hoş geliyor.

FARK 4: NCAA içinde yer alan her oyuncunun önünde bir hedefinin olması yani NBA oyuncusu olmak…

Ülkemizde kendine hedefleri koyarak geliştiren oyuncuları düşünürsek; çok fazla isim sayamayız herhalde. Bu sadece saha içindeki gelişim değil aynı zamanda karakter ve davranış olarak da olmalıdır. Kısaca örnek vermek gerekirse Hidayet'in NBA içinde yer aldığı ilk yıllardaki konuşmaları ile Yılın En Çok Gelişme Kaydeden oyuncusu olduğu zamanki konuşmalarını karşılaştırmak yeterli olacaktır.

FARK 5: Geçmişine sahip çıkmak. Final maçının öncesinde kolej yıllarındaki finalde ve NBA kariyerlerinde rekabeti en uç noktada yaşayan ve yaşatan Magic Johnson ile Larry Bird sahaya gelirken; devrede Jordan, Robinson ve Stockton basketbolun şöhretler müzesine (Hall of Fame) seçildiler. Basketbolu bıraksalar bile her zaman için bu işin bir parçası olmaya devam ediyorlar.

Biz ise bu ödülleri verecek basketbolumuz için hizmet etmiş değerleri bırakın tanıtmayı saygı göstermeyi, hatırlamak için çabalamak zorunda kalıyoruz…

FARK 6: Final- four içinde oynanan maçlara baktığımızda yetenek açısından yıldız olabilecek oyuncu sayısının 4-5 tane olduğunu görüyoruz. Her sezon bu devamlılığı sağlayan oyuncuları sistem içinde yetiştirerek bir düzen oluşturmuşlar. Ayrıca bu oyuncuların bir çoğu NBA kariyerlerinde de başarılarını devam ettiriyorlar.

Bizim açımızdan ise ülkemizdeki genç nüfusu düşününce yetenek açısından spora yatkınlık olarak yukarılarda olduğumuza çok eminim. Kısaca alt yapı basketbol milli takımlarımıza baktığımızda her kategoride önemli başarılar yakalarken; üst tarafa gelince bizim alt milli takımlarda rakibimiz olamayan takımlardan daha çok oyuncu çıktığını ve A Milli Takım düzeyinde farkın onlar adına olumlu olduğunu görüyoruz. Bunun cevabı basit: SİSTEMSİZLİK SİSTEM OLURSA…

FARK 7: Bu fark değil gerçek. İnsanların bir yere, bir takıma AİT OLMA DUYGUSU. Bu iki türlü olabilir. Ya ait olduğunuz takımın olumsuzlukları paylaşırsınız ya da şartlar başarı anlamına istenen düzeyde olmasa bile olumlu yaklaşarak paylaşırsınız. Kolej basketbolu bunu size olumlu tarafından yaklaşarak sadece kısa bir eğitim süresi için sunmuyor, hayat boyu onun bir parçası olarak kalmanızı sağlıyor.

Sayfa Yükleniyor...