Müthiş maçta gülen yok

Spor Toto Süper Lig'in 10. haftasının kritik maçında Bursaspor ile Fenerbahçe 1-1 berabere kaldı.

Müthiş maçta gülen yok

Geçen sezonun son haftasının son dakikalarında yaşanan dramatik olaylar zinciri uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek. O akşam önce sevinen sonra üzülen Vederson, o akşam gerçekten sevinenlerin tarafına geçmişti. Bursaspor şampiyonluğun ardından belki bol sıfırlı bir Şampiyonlar Ligi macerası geçiriyor ama ligde yenilmez. Fenerbahçe’yi de yenerlerse İstanbul’un büyükleri uzun süre başlarına bela olamayacak kadar uzakta kalacak.

Fenerbahçe geçen hafta yaşadığı Galatasaray beraberliğinden sonra daha büyük şoku Niang ve Dia sakatlıkları ve Lugano’nun cezasıyla yaşamıştı. Büyük Reis Yobo, yeni partneri Bilica’ya alışabilecek miydi? Geçen sezonun kader maçlarından birinde, İstanbul’daki Bursa maçında yaptığı gereksiz faulle belki de şampiyonu değiştiren Bilica, Aykut Kocaman’ın gözünden düşmüştü. Ama İlhan da sakat olunca Brezilyalı sahada bulmuştu kendisini.

Maç başlar başlamaz Bursaspor’un yarı alanının orta yuvarlağa yakın bölümünde baskı kurmaya başladı Fenerbahçe. Kendine yakın güçteki takımları yenemeyen Fenerbahçe, ilk düdükten itibaren oyunu yönlendiren ekip oldu. Bursaspor bir türlü topu rakibin ceza alanının önüne aktaramıyordu. Bunu ilk başardıkları 11. dakikada gerçekleşti. Volkan’ın pasında Sercan kendisini kaleci Volkan’la karşı karşıya buldu. Geçen haftadan ısınmış olan milli kaleci şutu kurtardı.

Alex sanki yeniden doğmuş gibiydi. Önde kurulan baskıya karınca kararınca katkıda bulunuyor, devamlı hücum girişiminde bulunuyordu. 14’te Alex’in şutu önündeki Ömer’e çarptı. Seken top Hüseyin’in kafasından havalanıp kendi kalesine gitti. Ivankov uzandı ve köşeden bu tehlikeyi önledi. Komik goller üzerine filmler yapanlar da önemli bir sahneyi ellerinde kaçırmış oldular. 16’da Gökhan’ın şutunda başarılıydı yine Bulgar kaleci. Ama 1 dakika sonra Fenerbahçe baskısının meyvesi geldi. Bu sezon gollerinin büyük bölümünü ilk yarım saatte atan sarı-lacivertliler soldan Emre ile geldi. Bilica ile verkaça giren son dönemin en formda Fenerbahçelisi, uzak durakta vole duruşuna geçen Alex’i gördü. Kaptanın volesine altı pasta ayak koyan gönlü genç Semih oldu: 0-1.

26’da Alex’in uzaktan şutu az farkla dışarı gitti. İlk yarının kalan bölümünde Fenerbahçe geriye çekilip kontratak denemeye başladı. Bursa baskısı ise pozisyon getirmekten uzaktı. En kritik anlarda topa ayak koyan Yobo adeta Uche’nin varisi gibiydi.

Ancak bu kadar geriye çekilmek hayır getirmedi. 51’de hem de Sercan kenarda tedavi görürken gol geldi. Kornerde Turgay kafayla indirdi. Direk dibinde filozof Ergic beraberlik golünü buldu: 1-1.

55’te Emre, Galatasaray formasıyla Mallorca kalecisi Leo Franco’ya attığı golün benzerini denedi. Aşırtmayı Ivankov yakaladı. Tempo artmaya başladı. Orta sahalar daha kolay geçiliyordu. 65’te Alex’in kornerinde Yobo’nun kafasına kalenin önünde Semih dokundu. Ivankov mucizevi bir kurtarış yaptı. 74’te Caner’in ortası ceza alanını karıştırdı. Mehmet Topuz’un vuruşu direği öper gibi yapıp dışarı gitti. 76’da Andre Santos’un pasında Emre bir anda ceza alanına girdi. Cengaver kaptan Ömer önüne atlayıp mutlak gole nanik yaptı.

80’de Bursa kontrası Insua’nın uzun pasıyla geldi. Volkan, Sercan’dan önce davranıp topu taca gönderdi. 82’de Hüseyin’in ara pasında Bursalılar golden emindi. Sercan, topu kontrol etmişti ve karşısında sadece Volkan vardı. Ama Volkan, Sercan’ın önünde dev bir adam haline geldi. Aynı Volkan 90’da yine Sercan’a izin vermeyen adamdı.

Fenerbahçe puan kaybettiği büyük maçlar içinde en iyi bu karşılaşmada oynadı. İlk yarım saat ve ikinci yarının belli bölümlerinde namağlup lider Bursaspor’dan çok daha üstündüler. Ama puan farkını kapatma şansını kullanamadılar. Maçın başındaki baskının Aykut Kocaman’ın hayalindeki oyun olduğunu söylemek gerek.

Bursaspor ise yenilmezliğini korudu ama illerin harika gittiğini söylemek yanlış olur. Belki de Şampiyonlar Ligi baskısından bir an evvel kurtulmaları gerekiyor.

Sayfa Yükleniyor...