Transfer yapmak...

Yabancı transferi için de son yıllardaki 'bedava' geleneğinin südürülüp sürdürülmeyecği ise merak konusu. Onlarca futbolcu içinde tek bir isimde tam isabet, sinir bozucu.

Transfer yapmak... - 1

Jo, Giovani dos Santos, Caner Erkin, De Sanctis ve Ahmed Barusso. Galatasaray'ın son 3 yılda kiralık aldığı futbolcular. Leo Franco, Harry Kewell, Gökhan Zan ve Mustafa Sarp. Son dönemde bonservis ödenmeden alınan isimler. İçlerinde Kewell dışında göze batanı olmadı. Verilen görevi yapmaya çalışan Mustafa Sarp'ı da bir kenara koyalım, hepsi fiyasko. Bir sezondan fazla takımda kalamadılar. Caner, Jo ve Santos'un bonservisi alınmazken, Franco'ya yol göründü. Tazminat sorunu olmasa, Gökhan da gönderilecekler listesinde.

Ortada böylesine belirgin bir tablo varken, 'bu kadro yetersiz' diyen Frank Rijkaard'la 'yola devam' kararı alınmışken, Galatasaray hala bedava transferler peşinde. Mali yapı yönetimin elini kolunu bağlıyor. Yeni stattan elde edilen gelir de tüketildi. Hayata geçirilen onca projeye rağmen yıllık gelir-gider dengesi tam olarak sağlanabilmiş değil. Ancak 'ucuz etin yahnisi' misali bedava futbolcular, yarardan çok zarar getiriyor. Transfer dönemindeki kemer sıkma politikası, kabus gibi sezonların sonunda büyük gelirlerin es geçilmesine direkt etki ediyor.

Galatasaray'ın yaptığı cüzi teklif Kayserispor tarafından kabul görmeyince, Ali Turan olaylı bir şekilde transfer edildi. Sezon sonunu bekleyen sarı-kırmızılı kulüp, bonservis için elini cebine atmaktan kurtuldu. Gençlerbirliği'nde forma giyen Mustafa Pektemek için de Cimbom oldukça iştahlı. Ancak yine kısıtlı imkanlar devrede. Takas teklifini geri çeviren İlhan Cavcav, 3-4 milyon euro gibi bir rakamda diretiyor. Hal böyle olunca, Pektemek ismi rafa kalkmış durumda.

Şuana kadar yapılan 5 yerli transfer için de kulüp kasasından para çıkmadı. Bu futbolculardan en fazla biri ilk 11 oynayabilecek. Tabii alternatiflerin zararı yok. Yapılacak transferlere göre, Hakan Balta'nın stopere geçmesi durumunda, Çağlar Birinci sol bekte forma şansı bulabilir. Mehmet Topal'ın gidişi de Musa Çağıran'a yarayabilir. Ancak bu mevkiide Elano'nun durumu belirleyici olacak. Ayrıca Rijkaard'ın Mustafa Sarp'tan vazgeçmediği ve Topal'ın yerine ön libero arandığı da unutulmamalı. Sabri, Keita ve Baros, Rijkaard'ın takımında yeri garanti isimler. Anlaşılan Ali Turan, Serdar Özkan ve Mehmet Batdal için kulübe yolları görünecek.

Kale için yeni bir hamle yapılmayacak. Sözleşme yenilenen Aykut birinci kaleci durumunda. Ufuk Ceylan ise performansını artırıp, Hollandalı hocanın gözüne girmeye çalışacak. Takıma stoper, forvet ve ön libero takviyesi yapılması şart. Bu oyuncuların yerli olması beklenmiyor. Yabancı transferi için de son yıllardaki 'bedava' geleneğinin südürülüp sürdürülmeyecği ise merak konusu. Nitekim bu konuda Galatasaray, Lucas Neill dışında başarı sağlayamadı. Onlarca futbolcu içinde tek bir isimde tam isabet, sinir bozucu.

İyi transfer yapmak çok para harcamak değil. Böyle olsa Fenerbahçe, bonservisine 14 milyon euro ödediği Güiza'dan memnun kalırdı. Takıma katkı sağlayacak transfer yapmak dünyaca ünlü isimleri getirmek değil. Böyle olsa Galatasaray, kadrosuna kattığı yıldızların hepsinden verim alırdı. İyi transfer yapmak tribünlerin gönlünü almak, marka değerini yükseltmek de değil. Sadece forma sattırmakla şampiyonluk gelmiyor, tribünlerden yükselen 'Lincoln, Lincoln' tezahüratları kupa vermiyor.

Her zaman Kewell, Baros bulmak zor. Bir yandan iki oyuncuya (Elano-Keita) 15 milyon euro verirken, diğer yandan sözleşmesi biten oyuncular için kıvranmak... Arada uçurum var. Doğrusu iyi bir planlamayla ikisinin ortasını tutturmak. Nedense onu da Galatasaray bir türlü başaramıyor. Gün geliyor 'kriz' söylemleriyle Inamoto'lar aranıyor, ya sürpriz yaparsa. Gün geliyor Elano'lara para saçılıyor, ya coşarsa. Gün geliyor 'kiralık' politikası uygulanıyor, ya tutarsa.

Sayfa Yükleniyor...