Bu defa kendi hayatını yazdı

Çağdaş Amerikan edebiyatının usta isimlerinden Paul Auster'ın yaşam öyküsünü içeren 'Kış Günlüğü' ABD’den önce Türkçede.

Bu defa kendi hayatını yazdı

“Bunun hiç başına gelmeyeceğini, gelemeyeceğini, dünyada bunlardan hiçbirinin başına gelmeyeceği tek kişi olduğunu sanırsın; sonra tıpkı herkese olduğu gibi hepsi teker teker senin de başına gelmeye başlar… Artık genç olmadığın su götürmez bir gerçek. Tam bir ay sonra altmış dördüne basacaksın; çok ihtiyar sayılmasan da, kimsenin ileri yaşlılık olarak görmeyeceği bir yaşta olsan da, senin yaşına gelmeyi başaramamış olanları düşünmeden edemiyorsun. Bu da hiçbir zaman olamayacak şeylerden biriydi, ama oldu işte.” (Kitaptan)

Kış Günlüğü, Paul Auster’ın her zamanki anlatım ustalığı ve akıcı dilinin yanı sıra büyük bir içtenlikle aktardığı yaşam öyküsünü içeriyor. Çağdaş Amerikan edebiyatının sevilen yazarı, hemen hemen bütün yapıtlarında otobiyografik öğeler ve kurgunun iç içe geçtiği büyüleyici bir atmosfer yaratıyordu. Bu kez bütünüyle kendi hayatına odaklanan yazarın yaşadığı yirmi bir farklı adreste onun gözlerinden görüyoruz dünyayı...

Bir kış gününde penceresinden gördüğü karlı manzara Auster’ı çocukluğunun benzer bir görüntüsüne götürür ve arkası gelir: Paul Aster’ın başına gelenler, sevdikleri, akrabaları, arkadaşları, bu yapıtın kimi yerde buruk, kimi yerde ironik, ama hep insancıl ve insana dair satırlarına yansıyor. Auster, bu kitabı yazma sebebini de şu sözlerle açıklıyor: “Ne de olsa zaman azalıyor. Belki de şimdilik hikâyelerini bir yana bırakıp hayatının anımsadığın ilk gününden bugüne kadar bu bedenin içinde yaşamanın nasıl bir duygu olduğunu incelemeye çalışsan iyi olur.”

PAUL AUSTER, 1947 yılında ABD’nin New Jersey eyaletinde, Newark’ta doğdu. Daha 12 yaşındayken, önemli bir çevirmen olan amcasının kitaplarını okuyarak edebiyata büyük bir ilgi duymaya başladı. Columbia Üniversitesi’nde Fransız, İngiliz ve İtalyan edebiyatı okuduktan sonra dört yıl kadar Fransa’da yaşadı, Fransız yazarlardan çeviriler yaptı. 20. yüzyıl Fransız şiiri üstüne önemli bir antoloji hazırladı. İlk kez 1987’de New York Üçlemesi adlı yapıtıyla büyük ilgi gördü. Daha sonra Ay Sarayı, Kehanet Gecesi, Köşeye Kıstırmak, Son Şeyler Ülkesinde, Leviathan, Şans Müziği, Timbuktu, Yanılsamalar Kitabı, Yükseklik Korkusu, Brooklyn Çılgınlıkları, Yazı Odasında Yolculuklar, Karanlıktaki Adam ve Sunset Park adlı romanları, Yalnızlığın Keşfi adlı anı-romanı, Kırmızı Defter adlı öykü kitabı birbirini izledi. Auster, eşi yazar Siri Hustvedt ve iki çocuğuyla birlikte New York, Brooklyn’de oturuyor.

Sayfa Yükleniyor...