"İstanbul Lüfer'e hasret kalmasın!"

Slow Food Türkiye, Fikir Sahibi Damaklar grubu ve TÜDAV işbirliğinde "lüfer" için bir kampanya başlatıldı. Kampanyaya şimdiden İstanbul'un ünlü işletmeleri katılmayı kabul ederek, 24 cm'in altıda lüfer satmayacaklarını duyurdular...

"İstanbul Lüfer'e hasret kalmasın!"

Slow Food , Fikir Sahibi Damaklar grubu üyeleri tarafından "İstanbul Lüfer'e Hasret Kalmasın!" adlı bir kampanya başlatıldı.


Lüfer için geniş kapsamlı bir de toplantı yapıldı. Fikir Sahibi Damaklar grubunun kurucusu Defne Koryürek şunları söylüyor: "Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) ile kurduğumuz işbirliği içerisinde başlattığımız "İstanbul Lüfer'e Hasret Kalmasın!" kampanyamızın önemli adımlarından saydığımız ilk toplantımızı dün İstanbul, Cezayir restaurat'ın seminer odalarında İstanbul İl Tarım Müdürlüğü, Sahil Güvenlik, Greenpeace, İstanbul Su Ürünleri Kooperatifler Birliği, OrtaköyDer,  Bostancı Su Ürünleri Kooperatifi ve chef'lerimizin katılımı ile gerçekleştirdik. Heyecan verici olan konunun tüm bileşenlerinin, yani balıkçı, işletmeci, tüketici ve bilim insanlarının lüferi korumak için ilk defa bir araya gelmesi idi.

Yaklaşık 100 kişilik izleyici grubunun kaba bir dökümünü yapmamız gerekirse, bu toplantının izleyicileri arasında 10 STK, 15 restaurant/lokanta, 11 de balıkçı birliği vardı.


Toplantının başlangıç konuşmasını yapan TÜDAV başkanı ve İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bayram Öztürk, konuşmasında "Lüferdeki azalmanın temel nedeni çinekopun büyümeden avlanmasıdır." dedi.


İstanbul Su Ürünleri Kooperatifler Birliği başkanı Ali Güney, konuşmasında "Avlıyoruz çünkü kural yok" dedikten sonra ekledi "aslında 18 cm'in altında avlanmanın olmaması lazım."


Sahil Güvenlik'ten toplantıya katılan Dilek Günaydın "kurallar çerçevesinde kontrollarımızı yapıyoruz, ama kurallar bizi sınırlıyor" dedi.


Greenpeace Akdeniz Yöneticisi Uygar Özesmi de konuşmasında meselenin global yönüne işaret etmekle beraber çözümün "küçük ölçekli balıkçılık"da olduğunu vurguladı.


Şef Mehmet Gök konuşmasında pişirmeyi en çok sevdiği ürünün deniz ürünleri olduğunu vurgularken "balıksız bir şef"e dönüşmekte olduğunu söyledi ve mutfaklarda bugün en çok ithal balıkların kullanıldığını hatırlattı. Uskumrunun, kalkanın, tarağın %80 ve üzerinde bir oranda yabancı menşeyli olduğunu ifade etti.


Toplantıdan çıkan ve tüm tarafların üzerinde anlaştığı husus, bugün geçerli lüfer avlanma asgari boyu olan 14 cm'in sürdürülebilir olmadığı yönündeydi. Önerilen bu alt limitin bir an önce 18 ve hatta 20 cm sınırına çekilmesi oldu.


Ayrıca Mehmet Gürs, Mehmet Gök, Şemsa Denizsel, Murat Bozok gibi şeflerimizin ve Batur Durmay, Ayşe Şensılay gibi işletmecilerimizin desteği ile Divan işletmeleri, Four Seasons Hotels, Ritz-Carlton, Kantin, Asitane ve Ahırkapı Giritli lokantalarında bugünden itibaren 24 cm'in altında lüfer balığının satılmayacağı beyan edildi.

Bir on gün önce başlattığımız ve lokanta/restaurant müşterileri ile lokanta/restaurant işletmecileri chef ve aşçılarını işbirliğine çağıran imza kampanyamıza isimlerini ekleyen işletmeleri de bu vesile ile iletmek isterim:Ece Aksoy, Abracadabra, Asitane restaurant, Badehane, Barba Giritli balık lokantası, Biber ve Black,Bridge restaurant, Cafe Zanzibar, Cezayir restaurant, Çiya
Fatih Kaya, Musa Dagdeviren, Çıtak yemek, Derya Balık&Res, Divan Ankara, Fauna, fourfourtwo, Global gida a.s., Group29, Hotel Les Ottomans, Hotel Seraglio, Istanbul Culinary Institute, , İstanbul Doors, Mikla, İstanbulgourmet, Kantin, Keyfekeder lokantası, Kırkpınar Lokantaları,Kofana balık restaurant, Maison, Rouge, Lacivert restaurant, Leb-i derya, Yeşim Ekeroğlu Baykutaş, Metro Gastro, Mezzaluna express, MidPoint, molett Restaurant, Mutfak Sanatları Akademisi, Changa, Cafe de Paris, Orient Palace hotel, Park Fora, Rixos, Rixos Grand Ankara, Leyla Tabrizi Su, Şütte gıda, House Cafe,The Ritz-Carlton Istanbul, Topaz restaurant, Zarifi, Zencefil.

Toplantının kapanış konuşmasını ben yaptım. Özellikle vurgulamaya gayret ettiğim tüketicinin inisiyatifindeki güç oldu. Zira, gerek alım ve gerekse de oy tüketicinin cebinde. Yaptığımız her satın alımla, verdiğimiz her oyla geleceği onayladığımızı hatırlattım ve İstanbul İl Tarım Müdürlüğü'nden Muharrem Aksoy'a hitaben "tüm konuşulanları duydunuz, 18 cm'de mutabakat var zaten, siz inisiyatifinizi kulllanarak 20 cm'i hedefleyebilirsiniz" dedim. Bir tüketici inisiyatifi olan Fikir Sahibi Damaklar'ın lideri olarak talebimi ilettim. Muharrem bey, konuyu Tarım Bakanlığı'na taşıma sözünü verdi. Slow Food İstabul, Fikir Sahibi Damaklar olarak bu sözün takibinde olacağız.


Dün İstanbul'da bir araya gelen tüm katılımcılar aslen lüfer ve devamında da denizlerimizin bereketi tüm balıklarımızın "sürdürülebilir" bir ekonomi içerisinde üretimi ve tüketimi konularına hassas kadroları ile bu ilk toplantıda bir araya gelmenin heyecanını paylaştılar.


Tüm söyleyeceğim, bu özet bir yana, bizi takip etmeye devam edin!"

Sayfa Yükleniyor...