VANCOUVER GÜNLÜĞÜ - Acaba bundan 1 yıl sonra IOC Başkanı Jacques Rogge’un Vancouver’daki kapanış konuşmasını kaç kişi hatırlayacak? O konuşmada acıklı cümlelerle andığı Nodar Kumaritashvili’yi ailesi dışında hatırlayabilen olacak mı? 1996 Atlanta Olimpiyatları’nda bombalama olayı sırasında kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren TRT kameramanı Melih Uzunyol kimin aklında? Kısacası olan Nodar’a oldu. Rogge da diyor ki, “Kalan sağlar bizimdir”.
Vancouver’da birtakım organizasyon sorunları yaşandı. Kanadalılar’ın suçu olmayan aksaklıklar da vardı. Ama hiçbiri bir yaşama mal olmadı. Suçu Gürcü sporcuya atan raporu hazırlayanlar, pistteki “fifty-fifty” dönüşünün niçin bu şekilde adlandırıldığını bilmiyor mu? Sorular var yanıtsız kalan. Çok güzel yarışlar izledik Vancouver’da. Ama Kumaritashvili olayı, büyük bir duman bulutu bıraktı üzerinde.
Güzel şeylere dönelim ve kalan sağlara bakalım. Bizim küçüklüğümüzde Biyonik Adam vardı. Biyonik Kadın’ı da Vancouver’da tanıdık. Norveçli Marit Bjoergen 29 yaşında 3 altın, 1 gümüş, 1 bronz kazandı. Bjoergen, kayaklı koşuda sprintten 30 kilometreye kadar her kategoride yarıştı. Bakıma girmeden kilometreler yaptı. 15 günde bir otomobil bu kadar yol yapsa çok yıpranırdı. Bu kadın biyonik diyorum inanmıyorsunuz.
Lindsey Vonn, büyük ümitler taşıyordu. 1 altın aldı almasına ama kalan yarışlarda onu ayakta göremedik. Sports Illustrated bikini sayısına poz verirken yorulmuştu herhalde. Bir de düşerken Julia Mancuso’yu da bozdu. Şaşkın bir hakemin okeyiyle yarışına başlayan Mancuso, yarı yolda durduruldu. Çünkü Vonn düşmüştü. Mancuso otobüs beklemedi. Bir motorlu kızak geldi onu yukarı çıkardı. Ama iş işten geçmiş, Mancuso’nun konsantrasyon çoktan uçup gitmişti.
Buz hokeyi, Kanada ile ABD arasında bir milli mesele haline geldi. Altını Kanada kazandı ama Amerikalılar, gruptaki galibiyetle az hava yapmadılar. Kuzey Amerika’nın yapışık ikizlerinin bir gün araları bozulursa bunun nedeni hokey olur bilesiniz.
Artistik patinajda puanlama sistemi erkeklerde ortalığı karıştırdı. Kaybeden Plushenko, Evan Lysacek’i neredeyse azarladı. Altın gittikten sonra azarlasan ne yazar Evgeny kardeş! Biraz da kendi performansına konsantre olsan altın gelirdi sana zaten. Bak bayanlarda Kim Yu Na nasıl kazandı altını? Koreli kızın rekorları alt üst eden hareketlerine itiraz eden oldu mu?
Kore deyince sürat pateni geliyor insanın aklına. Kısa pistte aldıklarına alıştık da uzun pistte de geldi altınlar.
Aslında anlatacak çok şey var. Biatlona Bjoerndalen’in takım yarışındaki altınla efsaneliğine efsanelik katmasından, bobsledin “fifty-fifty” girdabından 4’lüde altın çıkaran Amerikalı Holcomb ve ekibi, 3 gün Norveç batıyor diye bağıranlara inat madalyaları peş peşe alan Norveç takımı, bayanlar curling finalinin sonunda kötü atışlarla Kanada’nın altınına mal olan dünyanın en karizmatik kadınlarından Cheryl Bernard, en azından artık kar yağan ülkelerin sporcularını da geçen kayakçılarımız, artistik patinajda bize güzel anlar yaşatan Tuğba Karademir, açılış törenindeki birden fazla sporcunun meşale yakışı ve neler neler!
Güzel şeylere dönelim ve kalan sağlara bakalım. Bizim küçüklüğümüzde Biyonik Adam vardı. Biyonik Kadın’ı da Vancouver’da tanıdık. Norveçli Marit Bjoergen 29 yaşında 3 altın, 1 gümüş, 1 bronz kazandı. Bjoergen, kayaklı koşuda sprintten 30 kilometreye kadar her kategoride yarıştı. Bakıma girmeden kilometreler yaptı. 15 günde bir otomobil bu kadar yol yapsa çok yıpranırdı. Bu kadın biyonik diyorum inanmıyorsunuz.
Lindsey Vonn, büyük ümitler taşıyordu. 1 altın aldı almasına ama kalan yarışlarda onu ayakta göremedik. Sports Illustrated bikini sayısına poz verirken yorulmuştu herhalde. Bir de düşerken Julia Mancuso’yu da bozdu. Şaşkın bir hakemin okeyiyle yarışına başlayan Mancuso, yarı yolda durduruldu. Çünkü Vonn düşmüştü. Mancuso otobüs beklemedi. Bir motorlu kızak geldi onu yukarı çıkardı. Ama iş işten geçmiş, Mancuso’nun konsantrasyon çoktan uçup gitmişti.
Buz hokeyi, Kanada ile ABD arasında bir milli mesele haline geldi. Altını Kanada kazandı ama Amerikalılar, gruptaki galibiyetle az hava yapmadılar. Kuzey Amerika’nın yapışık ikizlerinin bir gün araları bozulursa bunun nedeni hokey olur bilesiniz.
Artistik patinajda puanlama sistemi erkeklerde ortalığı karıştırdı. Kaybeden Plushenko, Evan Lysacek’i neredeyse azarladı. Altın gittikten sonra azarlasan ne yazar Evgeny kardeş! Biraz da kendi performansına konsantre olsan altın gelirdi sana zaten. Bak bayanlarda Kim Yu Na nasıl kazandı altını? Koreli kızın rekorları alt üst eden hareketlerine itiraz eden oldu mu?
Kore deyince sürat pateni geliyor insanın aklına. Kısa pistte aldıklarına alıştık da uzun pistte de geldi altınlar.
Aslında anlatacak çok şey var. Biatlona Bjoerndalen’in takım yarışındaki altınla efsaneliğine efsanelik katmasından, bobsledin “fifty-fifty” girdabından 4’lüde altın çıkaran Amerikalı Holcomb ve ekibi, 3 gün Norveç batıyor diye bağıranlara inat madalyaları peş peşe alan Norveç takımı, bayanlar curling finalinin sonunda kötü atışlarla Kanada’nın altınına mal olan dünyanın en karizmatik kadınlarından Cheryl Bernard, en azından artık kar yağan ülkelerin sporcularını da geçen kayakçılarımız, artistik patinajda bize güzel anlar yaşatan Tuğba Karademir, açılış törenindeki birden fazla sporcunun meşale yakışı ve neler neler!