Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun yazılı soru önergesini yanıtladı. Davutoğlu, notaların tebrik mesajlarından heyet listelerinin bildirilmesine kadar siyasi, ekonomik, kültürel, idari, protokol gibi alanlarda resmi diplomatik yazışmalar için kullanıldığına dikkati çekti.
Sözlü nota şeklinde diplomatik bir uygulamanın mevcut olmadığına işaret eden Davutoğlu, Türkiye'de kain yabancı temsilcilikler tarafından Dışişleri Bakanlığı'na 2009 yılında 37 bin 870, 2010 yılında 36 bin 812, 2011 yılında 36 bin 227, 2012 yılında 31 bin 157 ve bu yıl 13 Ağustos tarihi itibarıyla 7 bin 301 nota gönderildiğini bildirdi.
Davutoğlu, 2009-2013 yılları arasında Türkiye'nin Paris Büyükelçisi'nin "Ermeni soykırımı" iddialarına ilişkin Fransa Parlamentosu'na sunulan yasa tasarısına yönelik tepkiyi göstermek, Tel Aviv Büyükelçisi'nin İsrail silahlı kuvvetlerinin 9 Türkün ölümüyle sonuçlanan Mavi Marmara saldırısı nedeniyle, Şam Büyükelçisi'nin bu ülkedeki çatışmalar ve akredite olduğu rejimin meşruiyetini kaybetmesi sonucunda, Kahire Büyükelçisi'nin de ülkedeki askeri darbeyi müteakip istişareler için ülkeye çağrıldığını ifade ederek, Paris Büyükelçisi'nin anılan yasa tasarısının akim kalması üzerine, Kahire Büyükelçisi'nin ise istişarelerin tamamlanmasının ardından görev yerlerine döndüklerini anımsattı.
Sözlü nota şeklinde diplomatik bir uygulamanın mevcut olmadığına işaret eden Davutoğlu, Türkiye'de kain yabancı temsilcilikler tarafından Dışişleri Bakanlığı'na 2009 yılında 37 bin 870, 2010 yılında 36 bin 812, 2011 yılında 36 bin 227, 2012 yılında 31 bin 157 ve bu yıl 13 Ağustos tarihi itibarıyla 7 bin 301 nota gönderildiğini bildirdi.
Davutoğlu, 2009-2013 yılları arasında Türkiye'nin Paris Büyükelçisi'nin "Ermeni soykırımı" iddialarına ilişkin Fransa Parlamentosu'na sunulan yasa tasarısına yönelik tepkiyi göstermek, Tel Aviv Büyükelçisi'nin İsrail silahlı kuvvetlerinin 9 Türkün ölümüyle sonuçlanan Mavi Marmara saldırısı nedeniyle, Şam Büyükelçisi'nin bu ülkedeki çatışmalar ve akredite olduğu rejimin meşruiyetini kaybetmesi sonucunda, Kahire Büyükelçisi'nin de ülkedeki askeri darbeyi müteakip istişareler için ülkeye çağrıldığını ifade ederek, Paris Büyükelçisi'nin anılan yasa tasarısının akim kalması üzerine, Kahire Büyükelçisi'nin ise istişarelerin tamamlanmasının ardından görev yerlerine döndüklerini anımsattı.