Şanghay İşbirliği Örgütü nedir, ne değildir?

Avrasya coğrafyasının yaklaşık yüzde 60’ını, dünya nüfusunun yüzde 40’ını ve küresel gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 30’undan fazlasını kapsayan bir örgüt.

Şanghay İşbirliği Örgütü nedir, ne değildir?

Analiz : Ahmet Yeşiltepe

Bünyesinde iki BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi ve nükleer güce sahip dört üyenin bulunduğu dünyanın en büyük bölgesel işbirliği ve güvenlik örgütü.

Şanghay İşbirliği Örgütü'nün kuruluş belgesinde “sınır güvenliği ve terörle mücadele alanında işbirliği” vurgusu öne çıksa da, örgüt, yıllar içerisinde; tek kutuplu düzenine alternatif bir blok olduğunu farklı vesilelerle ilan etti.

Bunun en çarpıcı örneği; Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 2007 Bişkek Zirvesi’nde yaptığı konuşmaydı. Putin; “tek kutuplu dünya kabul edilemez” diyerek bir anlamda örgütün misyonunu da ortaya koymuş oldu.

Aslında örgütün en baştan itibaren yapısal kurgusuda buna göre tasarlanmıştı.

TEMEL ETKİ ALANI: ORTA ASYA

Kurucu üyelerden ve ’in çıkarları çatışsa da; bölgesel gerginlik yerine, kendi etki alanlarında, kendi bahçelerinde; dışarıdan gelecek müdahalelere karşı  güçlü bir blok oluşturmayı seçmişlerdi. O etki alanı elbette; Orta Asya’ydı.

Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla, doğal kaynaklar açısından zengin Orta Asya Cumhuriyetleriyle ilişkileri geliştirmek için büyük bir fırsat olarak ortaya çıkmıştı.

Rusya da 1993 yılında "Yakın Çevre Doktrini"ni kabul ederek, Orta Asya'yı başka güçlere teslim etmeyeceğini açık şekilde göstermişti.

Rusya ve Çin değişen dünya düzeninde bölgede hem rakip hem de ABD'nin süper güç konumuna erişmesi karşısında işbirliği yapmak durumunda kalmışlardı.

Orta Asya için rekabet, 19ncu yüzyılın ikinci yarısında olduğu gibi yine kızışmıştı.

Ancak Çin ve Rusya yeni dönemde stratejik davranmayı seçtiler, ve ilişkilerini 1994 yılında Yapıcı Ortaklığa, 1996 yılında ise Stratejik Ortalığa yükselttiler..

Aralarına alacakları üç Orta Asya ülkesi; Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’a, “sınır güvenliklerinin sağlanması, ayrılıkçı hareketlere ve teröre karşı mücadelede işbirliği” garantisi veren Çin ve Rusya bu çerçevede bir anlaşma imzaladılar.

TEMELİ 1996'DA ATILDI

26 Nisan 1996’da Şanghay’da toplanan 5 ülkenin liderleri “Sınır Bölgelerinde Askeri Güvenin Derinleştirilmesi Anlaşması”nı imzalayarak örgütün çekirdeğini oluşturdular.

Uzun süre Şanghay Beşlisi olarak anılan bu siyasi ortaklık 2001 yılında Özbekistan’ın da katılımıyla genişleyerek Şangay İşbirliği Örgütü adını aldı.

Örgütün amaç, prensip, yapı ve işleyişini belirleyen “Ortaklık Beyannamesi”nde; terörizm, ayrılıkçılık ve köktencilikle mücadele öne çıkan başlıklar.

Hatta bünyesinde bir anti-terör ajansı bulunduran örgüt, yasadışı göç, silah kaçakçılığı ve yasadışı uyuşturucu gibi sorunlara da ortak inisiyatifle müdahale ediyor.

Buna rağmen NATO gibi bir askeri yapılanma ve işbirliği görüntüsü vermeyen Örgüt, bunun yerine Sekreterya’dan gelen ortak bildiri ve siyasi retorik yoluyla “güçlü bir blok” profili çiziyor.

ABD POSTALLARINA VEDA

Bu konuda ilk önemli angajmanı ise 2005 yılında ABD’ne karşı gerçekleştiren Şanghay İşbirliği Örgütü, o yılki liderler zirvesinde ABD’ne Orta Asya’daki askeri varlığına son vermesi yönünde bir çağrı yapmıştı.

Bunun üzerine, Özbekistan’daki Amerikan askerleri 6 ay içerisinde ülkeyi terk etmişlerdi.

Nitekim o yıl Gözlemci Statüsü için başvuran ABD'nin teklifi de reddedilmişti.  

Şanghay İşbirliği Örgütü’nün etkin siyaseti sonucu;  Özbekistan'daki Karşı-Hanabad üssü, ardından Kırgızistan'daki Manas üssü kapandı.

Askeri alanda ortaklık görüntüsü ise 2007 yılında, o dönem örgüte üye 6 ülkenin Ural Dağları’nda gerçekleştirdiği “Barış Misyonu” isimli askeri tatbikatla yeniden gündeme geldi.

Örgütün 2008 yılı zirvesinde, Afganistan’daki gelişmelerin yanı sıra Rusya-Gürcistan arasında yaşanan Güney Osetya sorunu ele alındı…

Zirvede üyeler Rusya’dan yana olduklarını beyan ederek, sağlam bir blok görüntüsünü perçinlediler.

2010 yılında Taşkent’teki zirveye Afganistan devlet başkanı Hamid Karzai’nin davet edilmesi, örgütün hitap ettiği bölgeyi genişlettiğini göstermesi açısından önemli bir gelişmeydi.

2012’deki zirvede ise örgüt üyeleri Suriye iç savaşına odaklandı ve Batı’nın bu ülkeye müdahalesinin büyük bir yıkım yarattığı vurgulandı.

2015 zirvesi ise Örgüt’ün genişlemesi açısından çok önemli bir milat oluşturdu..

Hindistan ve Pakistan’ın sınır anlaşmazlıklarını ve aralarındaki ihtilafları barışçıl yollarla çözecekleri konusunda garanti vermeleri halinde tam üye olarak kabul edileceklerini ilan eden Örgüt, bu sözünü 2017’de yerine getirdi.

Bu aslında, Çin ve Rusya tarafından hevesle beklenen ama kontrollü bir istişare süreci sonunda ulaşılan hedefti.

Nihayet İranı da 2021 yılında tam üye olarak bünyesine kabul edeceğini açıklayan Şanghay İşbirliği Örgütü, bugün dünya nüfusunun, ekonomisinin ve büyüme potansiyelinin en yüksek olduğu coğrafyada dev bir şemsiye örgüt olarak karşımızda duruyor.

GENİŞLEME ABD'YE MESAJ

Örgütün Hindistan, Pakistan ve İran'ı da içine alacak şekilde genişlemesi çoğu siyasi gözlemciye göre ABD'ne yönelik bir mesaj.

Şanghay İşbirliği Örgütü Ural Dağları’nın batısında Rusya’dan Orta Asya’ya, oradan Asya-Pasifik kıyılarına kadar Batı’nın karşısında artık en kapsayıcı, en geniş blok.

Sırada, örgüte tam üye olarak alınması beklenen üç ülke daha var; bunlar; Afganistan, Moğolistan ve Belarus.

Örgütle yakın temas içerisinde olan “Diyalog Ortağı Ülkeler” kategorisinde ise Türkiye ilk sırada bulunuyor.

Burada; Türkiye’nın sınır komşuları Azerbaycan ve Ermenistan ile Güneydoğu Asya’nın stratejik ülkeleri; Sri Lanka, Kamboçya ve Nepal yer alıyor.

Dikkat çekici son gelişme ise; Şanghay ruhuna yakın durduklarını açıklayan 3 Arap ülkesine, örgütün, Diyalog Ortağı statüsü verilmesi…

Bunlar; Suudi Arabistan, Mısır ve Katar.

ÖRGÜTE YÖNELİK KURUMSALLIK ELEŞTİRİLERİ

Tüm bu yüksek potansiyele rağmen Örgütün hala kurumsal yapılanmasını tamamlamamış olduğu yönündeki eleştiriler, iki önemli örnekle teyit ediliyor.

Bunlar; örgüt üyelerinin finansal yatırım ve kredi projelerini hayata geçirecek İnterbank projesi ile bir enerji kulübünün oluşturulması yönündeki teklifin üyeler tarafından itibar görmemesi.

Örgütün kurumsal yapısını Devlet Başkanları Konseyi, Hükümet Başkanları Konseyi, Dışişleri Bakanları Konseyi, Bakanlar Konferansı, Ulusal Koordinatörler Konseyi, Sekretarya ve Bölgesel Anti-Terörizm Merkezi oluşturuyor.

Başbakan düzeyinde yılda bir kez toplanan Hükümet Başkanları daha ziyade ekonomik ve ticari konularla ilgileniyor ve Devlet Başkanları Zirvesi'nin hazırlıklarına son noktayı koyuyor.

Esasında, örgüt ne NATO gibi bir ortak savunma paktı ne de AB gibi devletler üstü bir ekonomik ve siyasi birlik.

ÖRGÜT İÇİNDE ÇİN - RUSYA REKABETİ

Yapısı gereği bir “ortak savunma örgütü” niteliği bulunmayan Şanghay İşbirliği Örgütü'nün, üyeleri arasında rekabet konusu olan hayli sıkıntılı alanlar mevcut.

Çin ve Rusya bölgede aslında kendi siyasi etki alanını oluşturmak amacıyla yarış içerisinde.

Ancak, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve Çin-Tayvan-ABD geriliminin gelişim süreci; rekabet yerine işbirliğinin tercih edilmesine sebep oluyor.

Diğer yandan, her iki ülke Orta Asya ülkelerini kendi nüfuz alanları olarak görüyor. Biri diğerinin bölgedeki “tek söz sahibi” konumunda olmasını istemiyor. Bu nedenle geçmişte, Rusya "Çin'e karşı Hindistan'ın" örgüte üye olmasını desteklerken, "Çin de Pakistan'ın" üyeliğini destekledi.

Siyasi gözlemciler, önümüzdeki dönemde Şanghay İşbirliği Örgütü'nün ABD'nin Asya'da yeniden güç gösterme eğilimleri karşısında kenetlenerek gücünü artırmasını bekliyorlar.

Yine de, Rusya'nın Ukrayna işgali hakkında farklı yaklaşımlara sahip Orta Asya ülkeleri ile,, kendi aralarında ciddi sıkıntıları olan Pakistan ve Hindistan'ı da içinde barındıran Örgütün, ABD'ne karşı bir duruş sergilemesi halihazırda pek mümkün görünmüyor.

Sayfa Yükleniyor...