Alışveriş merkezleri yasası yolda

"Büyük mağazalarla ilgili yasa tasarımızı hazırlıyoruz. Bütçe görüşmelerinden sonra Bakanlar Kurulu'na sevk ediyoruz. Ocak veya şubat aylarında da meclise gelir. Önemli bazı değişiklikler var."

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, küçük esnafın en çok büyük mağazalardan şikayet ettiğini belirterek, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'ı kapsayan, sanayici, sivil toplum kuruluş temsilcileri, iş adamları, eğitimciler ve uzmanların geniş katılımıyla yapılan ''Trakya Sanayi ve Ticaret Zirvesi''nin değerlendirmesinde zirvenin olumlu geçtiğini söyledi.

Zirvede küçük esnafın en çok şikayetçi olduğu alış veriş merkezleriyle ilgili yasa tasarısı hazırlığı içinde olduklarını ifade eden Bakan Ergün, şöyle devam etti:

''Küçük esnafın en çok şikayet ettiği büyük mağazalar. Büyük mağazalarla ilgili yasa tasarımızı hazırlıyoruz. Bütçe görüşmelerinden sonra bakanlar kuruluna sevk ediyoruz. Ocak veya şubat aylarında meclise gelir. Önemli bazı değişiklikler var.

Bu işler taşrada bozuluyor, merkezin düzeltmesi isteniyor. Büyük mağazalara ruhsatı kim verdi, plan değişikliklerini kim yaptı? Belediye meclisleri yaptı. Neden yaptı peki. Yapın diye zorlayan mı oldu? Merkezden milletvekilleri mi, hükümet mi zorladı? Yok zorlamadı. İster kasaba, ister ilçe, ister il belediyesi olsun bir miktar para transferi için o plan tadilatlarını yaptı. Belediyeler, günü birlik kazançlar uğruna bu plan tadilatlılarını kolayca yapabilmektedir.

Alış veriş merkezlerinin kuruluşları bundan sonra yerel komisyonlar marifetleriyle izne bağlanacak. Kurallar getiriyoruz. Bunların ayrıntıları kamuoyuyla ileriki günlerde paylaşılacaktır. Hem tüketici hem üreticinin hakkının korunduğu bir yaklaşımla ele alacağız.''

ZİRVE OLUMLU GEÇTİ
Bakan Ergün, zirvede bir çok konuya temas edildiğini, görüşülen konuların hepsinin üzerinde titizlikle durulacağını, Trakya zirvesinin sonuçlarının uzun ve kısa vadelerde mutlaka görüleceğini bildirdi.

Zirve sayesinde Trakya'nın potansiyelini ve bu potansiyelin önündeki engelleri görme şansını yakaladıklarını anlatan Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Sanayici arkadaşlarımızı dinledik ve bazı engellerin olduğunu gördük, Örneğin ÇED raporu gibi... Yatırım yapıldıktan bir müddet sonra itiraz ediliyor olması yatırımcı için risk. Bir kaç milyon dolar yatırım yapıyorsunuz, üretime başlıyorsunuz, istihdama başlıyorsunuz, ÇED raporunu almışsınız, ama aradan belli bir zaman geçtikten sonra bir karar, tüm yatırımınızı bloke ediyor. Bu yatırımcı için önemli bir engel, bu konuda düzenlemeye ihtiyaç var. Bu konuda yatırımcının haklı serzenişini dinledik.

Bir başka arkadaşımız da Bölgenin önemli linyit potansiyeli olduğunu ancak bunu enerjiye dönüştüremediklerini vurguladı. Bunda 1/100.000'lik planlarda bazı kısıtlamalar olduğunu belirtti. Yeni çevreci teknolojilerle çevre sorunu meydana getirmeden bu potansiyeli enerjiye dönüştürebiliriz. Daha ileri ki projelerin bölgeye katkısı olacağını düşünüyoruz. Örneğin Çanakkale Boğazı Köprüsü, hızlı tren sisteminin Trakya'ya entegresi gibi.. İstanbul'un sanayisiyle, ticaretiyle, üretimiyle Trakya'ya entegresini konuştuk. Bunu daha ayrıntılı bir kez daha konuşacağız.

Hayvancılık bölgenin en önemli potansiyellerinden birisi, hayvancılık organize sanayi bölgeleri yeni bir kavram, Anadolu'dan talepler var, bunu Trakya'da da uygulanabileceğini gördük.''

ESNAF VE SANATKARLAR EKONOMİNİN KILCAL DAMARLARI
Bakan Ergün, zirvede ayrıca, Trakya'da girişimcilik ve ortaklık kültürünün zayıf olduğunu gördüğünü belirtti.

Bunun geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Ergün, şunları kaydetti:

''Esnaf ve sanatkarlarımız ekonominin kılcal damarlarıdır. Onlar güçlendirmeliyiz. Ancak onlarda her anlamda kendilerini geliştirmeli. Trakya'da girişimcilik ve ortaklık kültürünün zayıflığından yakınıldı. Evet, bu sorun pek çok ilde var olan bir sorun. 'Küçük olsun benim olsun', 'Azıcık aşım ağrısız başım'la bu işler olmuyor. Bu iktisadi gelişmeye katkı sağlamıyor. Ortak olmak, başkalarının birikiminden yararlanmak, kişiler kişilerle, firmalar firmalarla, şehirler şehirlerle, ülkeler ülkelerle iş birliği yaparak güçlerine güç katmalı.

Diğer taraftan özellikle Kırklareli ve Tekirdağ'daki organize sanayi bölgeleri dışında sanayi yapılarının bir plana bağlanması, organize sanayi bölgesi kapsamı içinde yer alması gerekiyor. Bunun için Islah organize sanayi bölgesi diye bir yaklaşımla hareket etmek ve mevcut sanayi yapılarını organize sanayi bölgelerinde toplamanın hukuki alt yapısının oluşturulması ihtiyacını gördük.''

Sayfa Yükleniyor...