“Gözünde morluk var kenara çek”

Göz altı morluklarının özel ve sosyal yaşamda sorunlara yol açtığını söyleyen Göz Doktoru Op. Atabay, "Göz altı kapağı mor olduğu için polis tarafından durdurulduğunu anlatan hastalarım var. Bu durumdaki kişiler, 'Yorgun musun, madde mi kullanıyorsun' gibi sorulara maruz kalabiliyor" dedi.

“Gözünde morluk var kenara çek”

Göz altında oluşan morluklarının kişinin günlük hayatını olumsuz etkilediğini söyleyen Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Şeyda Atabay, “Bu rahatsızlığa sahip kişiler çevresinden gelen, ‘yorgun musun, moralin mi bozuk, madde bağımlısı mısın’ gibi sorulara maruz kalabiliyor. Bu tip soruları kişileri üzüyor” diye konuştu.

İĞNE YOK, AĞRI YOK, İSTİRAHAT YOK

Dr. Atabay, göz altında oluşan morlukların genellikle 20 ila 50 yaş aralığında görüldüğünü söyleyerek, “Alt göz kapağı bölgesindeki cilt zaman geçtikçe inceliyor ve daha transparan bir hal alıyor. Böylece deri altında bulunan damarlar daha net görülebiliyor. Bölgede oluşan doku bozukluğunu göz kapağı dolgusuyla düzeltebiliyoruz. Göz çevresi hassas olduğu için bu işlemi iğneyle yapmıyoruz. Tedaviyi özel bir cihazla gerçekleştiriyoruz. Kanül denilen cihaz, ucu künt ve daha uzun olduğu için dokuya zarar vermiyor, damarları zedelemiyor. Acı ve ağrı da oluşmuyor. Tedavi 30 dakika sürüyor. Göz altı morluğu olan kişiler bir öğle arasında tedavi olabilirler" dedi.

“Gözünde morluk var kenara çek” - 1

SON ÇARE LAZER

Günümüzde görselliğin büyük önem taşıdığını ve fotoğrafta herkesin güzel çıkmak istediğini dile getiren Dr. Atabay, “Gözaltındaki cilt dokusu diğer yerlere göre daha incedir. Zamanla daha da incelebiliyor ve alttaki damar dokuları ortaya çıkıyor. Göz altı, daha ince ve gevşek bir hal alıyor. Ciltte bozulma olmadan tedavi olunması lazım. Bozulma olduysa da tedavi edebiliyoruz. Cildi düzeltebiliyoruz. İleri vakalarda ise son tercihimiz lazer oluyor. Botoks tedavisi de çözüm olabilir” diye konuştu.

“Gözünde morluk var kenara çek” - 2

“GÖRSELLİK ÖN PLANDA”

Dr. Atabay, göz çevresinde oluşan kırışıklıkları da çeşitli mezoterapi yöntemleriyle tedavi ettiklerini söyleyerek, “30 yaş bir sınırdır. Çünkü bu yaşlarda kollojen üretimi yani cildin kendini yenileme süreci duruyor ve yıkım başlıyor. Bu aşamada küçük dokunuşlarla genç görünümü koruyabiliriz. Günümüzde artık görsellik ön planda. İnsanlar aynada kendilerine bakıyorlar ve daha çok fotoğraf çekiliyorlar. Anında fotoğraf paylaşımları yapabiliyoruz. Bakkala giderken bile makyaj yapmak zorunda kalan hastalarımız var. Tedavi olduktan sonra makyaja ihtiyaç bile duymuyorlar” dedi.

Sayfa Yükleniyor...