Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ)

Star’ın yeni dizisi “Cesur ve Güzel” ile geçtiğimiz Perşembe müşerref oldum. Tanıtımlarda bile hayran olduğum Kıvanç Tatlıtuğ’u bir dizi süresi boyunca izlemek ruhuma ağır geldi. Çok iyi oyuncular, çok iyi görüntüler, çok iyi müziklerin önüne geçebilen tek şey Kıvanç Tatlıtuğ idi. Dolayısıyla bu haftaki yazımda tüm kalbimi ona ayırdım.

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ)

Kıvanç Tatlıtuğ ve Tuba Büyüküstün’ün başrolde yer aldığı Ay Yapım imzalı “Cesur ve Güzel” ilk bölümüyle geçtiğimiz Perşembe ekrana geldi. reyting listesinde 2. Sırada yer aldı.

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 1
Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 2

KIVANÇ TATLITUĞ, TÜRKİYE İÇİN BİR DEVRİM NİTELİĞİNDEDİR! 

Türk toplumu olarak kalıplaşmış zevklerimiz, prensiplerimiz var. Yuvarlak hatlı kadınları ve esmer erkekleri sevmemiz gerektiğini düşünerek büyüdük mesela. Kadının kalçalısı, erkeğin maçosu ve kara kaşlısı makbuldü. Bu talebi karşılayan çokça isim yetişti ülkemde. Kadir İnanır ve Kenan İmirzalıoğlu gibi. Ben ikisine de eşit mesafede durdum. İnanır’ın dünyaya meydan okuyan kaşları, İmirzalıoğlu’nun kızdığında beni bile içine çekebileceğinden korktuğum burun delikleri birçok kadına çekici gelebilir. Ama ben başka bir şey aradım hep. Cüneyt Arkın, Ediz Hun, İzzet Günay gibi. Erkek dediğin eşey türünün mutlaka sevimli bir tarafı olmalıydı. 2002 yılında podyuma bir melek indi. Best Model of Turkey ve ardından da Best Model of the World seçilen Kıvanç Tatlıtuğ, sarışın, yakışıklı, çekici ve sevimliydi. Bayrağı esmer abilerinden devralan Kıvanç bir devrin açılışını yapmıştı.

1983 doğumlu Tatlıtuğ, 2002’de Best Model of Turkey ve ardından da Best Model of the World seçildi.

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 3

BEHLÜL HAZNEDAR'IN 'ÜVEY' YENGESİ OLMAYI BİR SANİYELİĞİNE DE OLSA AKLIMIZDAN GEÇİRMEDİK Mİ?

2005’te oyunculuk kariyerine başlayan Kıvanç, “Gümüş” ve “Menekşe ile Halil” dizilerinde rol aldı. Ama asıl sıçrayış “Aşk-ı Memnu” ile geldi. Riskli bir işti. Yasak olana duyduğumuz iştah ortadaydı ancak yaşadığımız ülkede böyle bir işe kalkışmak baş ağrısını da beraberinde getirebilirdi. Uşaklıgil’in eserinden yapılan uyarlamalar mantıklıydı. Habeş hizmetlisi Beşir esmer bir delikanlıya dönüştürüldü mesela. Ama en önemlisi eserde öz yeğen olan Behlül’ün, çoook uzaktan bir akrabaya dönüşmesiydi. Behlül Haznedar... Kadınlara zaafı olan, alaycı, aşka inanmayan, bencil Behlül... O rolü Kıvanç Tatlıtuğ’dan başkası canlandırmazdı. Mavi gözlü bir erkeğin bu kadar anlamlı bakıyor olması inanılmazdı. Bir erkeğin ağzı ve dudakları somon renginde olabilir miydi? Bir kadında olması gereken tüm yüz hatları, bir erkekte toplanmış olmasına rağmen bu erkek nasıl kız güzeli değil de tam bir erkek gibi görünebilirdi? Genç ve güzel bir kadın böyle bir erkekle aynı yalıda yaşayıp, şeytana nasıl uymazdı? İşte benim gibi düşünen çoğunluk, Kıvanç Tatlıtuğ’un varlığı sayesinde izin verdi bu aşka. Birbirimizi kandırmayalım, Behlül Haznedar’ın “üvey” yengesi olmayı bir saniyeliğine de olsa aklımızdan geçirmedik mi?

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 4

2005’te oyunculuğa başlayan Tatlıtuğ 2009’da ekrana gelen “Aşk-ı Memnu” dizisi ile büyük başarı yakaladı.

KIVANÇ TATLITUĞ KADINLARI ETKİLERKEN NÜFUS SURETİNE BAKMIYOR! 

 “Ezel”i hiç kaçırmadan izlerdim. Eş dost toplaşıp izlerdik hatta. Entrikayı, aşkı, kendine has karakterleri izlemek ilginç gelirdi. Katilinden, aşığına, çok kötü kalplisinden, idare ederine kadar bir sürü karakterin toplandığı dizide beni kendine çeken şey o karakterlerin cesaretiydi. İşte yine öyle bir akşam Cihangir’de bir evde 60 yaşındaki bir hanımefendi ile izlemeye koyulduk diziyi. Kıvanç’ın rol alacağını biliyorduk. Ortada süpriz filan yoktu. Peki neden ikimizin de ağzı açıktı? Neden sessizlik yemini etmiş rahipler gibiydik ve bir noktaya kilitlenip kalmıştık? Neden sonra kendimize geldiğimizde birbirimize bakıp “çok iyiydi” dedik. Benim yaşım 27 idi onunki 60. Evet, Kıvanç Tatlıtuğ kadınları etkilerken nüfus suretine bakmıyor.

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 5

Ezel dizisinde 4 bölüm rol alan oyuncu, Sekiz ismindeki psikopat bir adama hayat verdi.

PADİŞAHIN KARŞISINDA BİR CENGAVER GİBİ DURDU KUZEY! 

Muhteşem Yüzyıl’ın en hızlı zamanları. Rekabet büyük. Padişahın karşısında kimse duramıyor. Bizim evde de durum farksız. Mutfakta türk kahvesi içip dizi izleme zevkini salondaki soğuk ortamda harcamak istemiyorum. Ama annem Muhteşemci. Bak diyorum Kuzey Güney diye bir dizi var. En azından bir sonraki hafta özetlerine bakalım. Baktık ve kaldık. Birbirine düşman iki kardeşin kendileriyle ve dünyayla savaşını izlemek bazen çok ağır geldi. Çünkü Kıvanç Tatlıtuğ’un hayat verdiği Kuzey karakteri dertleri zevk edinmişti. Kıvanç daha zayıftı ama asla cılız değildi. Orta halli bir ailenin hem hassas hem asi çocuğuydu. Selçuk Ural’ın şarkısındaki gibi “duygusal bir serseriydi” işte. Mimikleri delikanlıca, konuşması atarlıcaydı. Hatta o tarzı ve konuşma stili diziden sonra da kaldı bünyesinde. Sevmişti bence Kuzey’i. Annem de çok sevdi Kuzey’i. Başka bir kanalda tekrarı verilen diziyi ilk defa izlermişçesine heyecanla izledi, dilinde “Ah Kuzey’im, güzel yavrum, üzülme” temennileriyle.    

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 6

Kıvanç Tatlıtuğ, Öykü Karayel ve Buğra Gülsoy’la başrolü paylaştığı “Kuzey Güney”de orta halli bir ailenin asi ve duygusal oğlunu oynadı.

KIVANÇ DA İNSAN, HER İŞİ TUTACAK DİYE BİR ŞEY YOK!

Hatırlatıp da hanım arkadaşlarımın canını sıkmak istemiyorum ama Kıvanç’ın da tosladığı oldu. Sonuçta Kıvanç da insan, her işi tutacak diye bir şey yok! Bana sorarsanız “Kurt Seyit ve Şura” güzel işti. Kıvanç’ı tarihi kostümlerin, karın, yeşilin içinde izlemek çok zevkliydi. Maalesef bir reyting makinesi bağlı değildi televizyonuma.

Bir aktör daha ne kadar iyi olabilir? (Kıvanç Tatlıtuğ) - 7

Tatlıtuğ, 21 bölüm ekranda kalan “Kurt Seyit ve Şura”da Kırımlı Türk bir asker olan Kurt Seyit Eminof’a hayat verdi.

BİR AKTÖR DAHA NE KADAR İYİ OLABİLİR? 

Kurt Seyit ve Şura’nın üzerinden 2 yıl geçmiş, Kıvanç özlenmişti. İsmi değişti, rol arkadaşı değişti derken “Cesur ve Güzel”in tanıtımı ekranda dönmeye başladı. Aynı anda bende bir baş dönmesi, bir göz kararması, hafif çaplı bir beyin sarsıntısı. Kıvanç şimdi de Cesur’du. Bence yapımcı “Bak Kıvanç bu kez Behlül’ün tam tersi olacaksın” dedi. Güçlü, zengin, özgüveni tam, saygılı, iyi kalpli bir adam Cesur. Babasının intikamını almak için çirkinleşmeye and içmiş bir nefer. Fakat ne kadar isterse istesin çirkin olamaz o ayrı. Bir adam daha ne kadar iyi olabilir? diye sordum kendi kendime. Yaş aldıkça iyice güzelleşen yüzü onu iyi bir oyuncu olma yolundan alıkoymamış. Yaptığı her hareket, mimik, bakış o kadar zahmetsiz ki! Bütün oyuncuların, hikayenin ve manzaranın iyi olduğu dizide Cesur’lu sahneleri gördüğümde saydığım tüm bileşenler teferruat kalıyor. Üstelik bu fikrimde yalnız da değilim. Herkeste bir Kıvanç çığlığıdır gidiyor. Göz görüyor, fikir yürüyor. Kıvanç Tatlıtuğ, Türkiye’de bir devri başlatmış, bir devrim yaratmıştır, sözleriyle manifestomu tamamlıyorum.

CESUR VE GÜZEL YENİ BÖLÜM FRAGMANI - İZLE 

Sayfa Yükleniyor...