Başbakan'dan paradoks karikatürü!

Karikatürcülerin özgürlük alanını anlayamadığını söyleyen Başbakan Erdoğan, konuyu çizerlere havale etti. İki karikatürcü de, ‘Erdoğan mı tahammülsüz yoksa çizerler mi dozu artırdı’ sorusuna NTV’de yanıt verdi.

2004’te Cumhuriyet çizeri Musa Kart’ın Başbakan Erdoğan’ı yumağa dolanmış kedi gibi gösteren karikatürü ile başlayan tartışma, Salih Memecan’ın CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu dansöz olarak çizmesiyle yeniden alevlendi.


Başbakan Erdoğan, bugün Memecan’ın karikatürüyle ilgili soruya, basına serzenişte bulunarak, ‘Tayyip Erdoğan'ı kediye, köpeğe benzettikleri zaman bir şey söylemediniz. Hepsini sevimli hayvan yaptınız... Bizzat karikatüristlerin kendisine sorarsanız isabetli olur. Ben karikatüristlerin özgürlük sınırının ne olduğunu öğrenemedim..." yanıtını verdi.

Süleyman Demirel’i kurbağa, Turgut Özal’ı goril, Bülent Ecevit’i tavşan yapan Türk karikatür dünyasının iki temsilcisi de, mizahın ve Erdoğan’ın özgürlük alanını yorumladı.

Başbakan’la mizahçıları karşı karşıya getiren ilk örneğin çizeri Cumhuriyet’ten Musa Kart ve Zaman gazetesinden Osman Turan, NTV Ana Haber’e konuk oldular.

Kart’ın, 'Başbakan’ın karikatürcülerin özgürlük sınırını öğrenedim dediği günde, AB ilerleme raporu ortaya koyuyor ki, Başbakan’ın özgürlük sınırı da kavranmaya çalışılıyor ve bu derin paradoks tam bir karikatür konusu" dedi.

İki isim de, Salih Memecan tartışmasında Sabah çizerine destek çıkarken, 'Erdoğan mı önceki siyasilere göre daha tahammülsüz yoksa karikatürlerin dozu mu arttı?' sorusu ekseninde görüşlerini açıkladılar.

MUSA KART
"Karikatür 150 yıllık tarihi boyunca muhalifti ve siyasileri eleştirdi. Biz de geçmişte siyasilerle ilgili ağır sayılabilecek karikatürler çizdik ama kabul etmek gerekir ki bu ölçüde tepki almamıştık.

Kedili karikatür davası lehimize sonuçlandı. Ne yazık ki, bu konu üzerinden yürütülen tartışmalar kapanmadı. Dönüp dolaşıp aynı şeyleri konuşuyor ve tartışıyoruz. Bu artık yorgunluk veriyor.

Başbakan bugün 'özgürlük çerçevesini anlayamadım' diyor. Aynı gün, AB ilerleme raporu yayınlandı. Rapora göre yazar, çizer ve gazeteciler hakkında yaklaşık 4 bin dava var... Otosansür mekanizmasından bahsediliyor. Yani Başbakan’ın karikatürcülerin özgürlük çerçvesini merak ettiği, anlamaya, sorgulamaya çalıştığı bir dönemde, AB de Başbakan’ın özgürlük çerçevesini anlamaya, sorgulamaya çalışıyor. Ve bu derin paradoks yine bir karikatür konusu."

OSMAN TURAN
"Salih Memecan’ın karikatüründen başlarsak, bu karikatür bir sergiden yola çıkarak yapıldı ve ben zekice buldum; hakaret olarak algılamadım. Bir kere Salih Memecan çizgiyle hakaret yapacak en son kişidir.

Bir çalışmada hakaret amacı varsa, örneğin hayvan tasviriyse daha vahşi çizilir; ya da tersi, tipleme sevimli olur. Musa Kart da, yumak ve kedi ikilisiyle bir fikir ortaya koymaya çalışmıştır ve o karikatür biraz fazla abartıldı. Mahkemelik olacak ve tartışma yaratacak bir karikatür değlidi. Niye büyütüldüğünü anlamadım.

Ben 15 yıla yakındır çiziyporum. Siyasileri ve tiplemeleri abartarak karikatürüze etmiyorum. Aşağılamaya yakın olabilecek şekilde çizmiyorum çünkü ’de yakşlaşım biraz farklı. Kültürel durumdan kaynaklı bir şey bu. ABD’de ise daha farklı ve bu yüzden hiçbir zaman siyasileri çizmeyi istemedim. Toplumun inancını, yaklaşımını, kültürünü bildiğim için rahatsız olunur düşüncesiyle çizmedim. Ama bir şekilde karikatürümü çiziyorum.

Ben karikatürlerin değerlendirmesinde abartı görüyorum. Zaten mizah amaçlı çizilmiştir ve gülüp geçerseniz. Karikatürde hakaret aranmamalı."

MUSA KART
"ABD’de ve batıda özgürlük çerçevesi bize göre bir hayli geniş.

Sanırım 2006’ydı ve California’da bir karikatür sergisine katılmıştım. Bütün eyaletlerden karikatürcüler katılmıştı ve tema Vali Arnold Schwarzenegger’di. Sergiyi gezdim, ağır karikatürler vardı. Vali’nin tepkisini merak ettim ve bir teminatörlük yapar mı diye düşündüm. Kendisi sergiyi gezdi, sıcak bir konuşma yaptı ve çizerlerle el sıkışlarak ayrıdı. Bu Türkiye’ye de yerleşmesi gereken iyi bir örnek. Biz, mirasını devraldığmız karikatürcüler gibi özgürlük çerçevesi genişlesin diye çalışıyoruz...

Salih Memecan konusunda ise çok net, açık ve temiz bir tavır koymak istiyorum. Salih’le yer yer tartıştık ama bu başka mesele. Karikatürün hayat ve hareket alanını daraltmaya yönelik tehdit varsa ki bunu öyle algılıyorum, o zaman Memecan’ın yanında durmayı demokratik dayanışmanın gereği sayıyorum.

Ayrıca, sevindirici ve memnuniyet verici bir gözlemim oldu. Sayın Kılışdaroğou, o karikatürle ilgili bırakın dava açmayı herhangi bir şikayet dile getirmedi. Bunu olumlu ve sevindirici bir örnek olarak gördüm ve umalım ki siyasiler arasında bu durum yaygınlaşsın."

Sayfa Yükleniyor...