İlişkili Haberler
ABD ile Rusya arasındaki Suriye gerilimi tırmanıyor. ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson Moskova'ya doğru yola çıktığı sırada Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'den ilginç bir çıkış geldi.
İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ile görüşmesinin ardından Moskova'da basın toplantısı düzenleyen Putin,
"Çeşitli kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre, benzer provokasyonlar Şam kırsalı da dahil olmak üzere Suriye'nin başka bölgelerinde de hazırlanıyor. Bazı maddeler atıp suçu Suriye hükümetine yıkmayı planlıyorlar" dedi.
ABD'nin Suriye'de Esad yönetimine ait hava üssünü vurmasının 2003'teki Irak'ın işgalini anımsattığını belirten Rusya Devlet Başkanı Putin şunları söyledi:
"Avrupalı ülkelerin Amerikan seçimleri dönemindeki tutumunu biliyorsunuz. Böylelikle ilişkileri düzeltmek için iyi bir platform oluştu. ABD ile olumlu iş birliğine geçilmesi ve Amerikan iç siyasetinde kullanılmak için makul bir olay."
RUSYA-İRAN-SURİYE ÜÇLÜ ZİRVESİ
Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mariya Zakharova da, ABD-Rusya gerilimiyle ilgili açıklama yaptı.
Rus sözcü Zakharova, bu hafta sonuna doğru Rusya, İran ve Suriye dışişleri bakanlarının üçlü zirve düzenlemeyi planladıklarını söyledi.
MUALLİM 14 NİSAN'DA MOSKOVA'DA OLACAK
Suriye'nin Moskova Büyükelçisi Riyad Haddad da, Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim'in yakın zamanda Moskova'yı ziyaret edeceğini duyurdu.
Haddad, "Muallim'in son gelişmeler nedeniyle çok yakın bir zamanda Moskova'yı ziyaret edebileceğini söyleyebilirim" dedi. Suriye Dışişleri Bakanı Muallim'in 14 Nisan'da Moskova'da olacağı belirtiliyor.
ABD SURİYE'DEKİ HAVA ÜSSÜNÜ VURMUŞTU
Suriye'deki Esad rejimi geçtiğimiz hafta İdlib bölgesindeki Han Şeyhun kasabasında kimyasal saldırı düzenlemişti. Saldırıda çoğu çocuk ve kadın 80 kişi yaşamını yitirmişti.
Kimyasal saldırı sonrası ABD Başkanı Donald Trump'ın emriyle, kimyasal silah saldırısının gerçekleştirildiği Humus kenti yakınındaki Şayrat hava üssüne füze saldırısı düzenlenmişti.
ABD, hava üssünü 59 Tomahawk'la vurmuştu. Söz konusu saldırı ABD tarafından Esad rejimine karşı düzenlenen ilk saldırı niteliği taşıyordu.