Rezaian, ‘'casusluk'' yaptığı ve İslam Cumhuriyeti'ne karşı propaganda yürüttüğü gerekçesiyle gazeteci olan eşi Yeganeh Salehi ve İran kökenli Amerikalı kadın fotoğrafçıyla birlikte gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan kadınlar kefalet karşılığı serbest bırakılırken Rezaian tutuklanarak Evin Cezaevi'ne gönderilmişti.
ABD doğumlu olan Rezaian'ın hem Amerikan hem de İran vatandaşlığı bulunuyor. Ancak İran, vatandaşlarının diğer uyruklarını tanımıyor.
Tahran'ın nükleer politikaları üzerine yapılan görüşmelerde ABD'li yetkililer İran'a Rezaian'ı ve diğer Amerikan vatandaşlarını serbest bırakması için baskı yapmıştı.
Washington Post da muhabirinin tutuklanmasını sert bir dille eleştirmişti. Rezaian'ın karısı ve annesinin davaya katılmalarına izin verilmezken gazeteden üst düzey bir editörün davayı izlemek için İran'a gelmek üzere yaptığı vize başvurusuna ise cevap alınamadı.
Washington Post Genel Yayın Yönetmeni Martin Baron da muhabirlerinin tutuklanmasına ''İran, meslektaşımıza yaptığı onursuz muameleyle kendi değer yargılarını gözler önüne seriyor, bu da dünyayı dehşete düşürüyor'' sözleriyle tepki gösterdi. Baron, ayrıca davanın basına kapalı yapılmasının adil yargılama olup olmadığının denetlenmesini engelleyeceğine dikkat çekti.
Rezaian'ın davasına atanan hakim Abolghassem Salavati politik açıdan hassas davalarda verdiği sert kararlarla tanınıyor.