Devlet televizyonuna yaptığı açıklamada Bakıri, "Eğer İran, Hürmüz Boğazı'nı kapatmak isterse bunu açıkça ilan eder" dedi.
Hürmüz Boğazı ve Basra Körfezi'nin güvenliğinin İran için çok önemli ve ülke güvenliğiyle eş değer olduğunu vurgulayan Bakıri, "Bölgede meydana gelen bir iki olayın bizimle ilişkilendirilmesini kabul etmiyoruz. Bunlar, düşmanların şüphe arz eden komplolarıdır" ifadelerini kullandı.
Bakıri ayrıca Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Fuceyre Limanı ile Umman Körfezi'nde bazı tankerlere yapılan saldırılardan ABD, İsrail ve Suudi Arabistan'ın Tahran'ı sorumlu tutmasının ciddiye alınır bir tarafı olmadığını söyledi.
Geçen ay BAE açıklarındaki Fuceyre Limanı'nda 4 tankere, geçen perşembe günü de Umman Körfezi'nde seyreden "Front Altair" ve "Kokuka Courageous" adlı iki tankere saldırı düzenlenmiş, ABD ve Suudi Arabistan söz konusu saldırlardan İran'ı sorumlu tutmuştu. Tahran yönetimi ise saldırıları komplo olarak değerlendirerek suçlamaları reddetmişti.
Dünyada deniz yoluyla taşınan petrolün üçte birinin geçtiği Hürmüz Boğazı, Tahran yönetiminin ulusal güvenliği açısından stratejik bir öneme sahip. ABD, nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından İran'a yönelik başta petrol olmak üzere bir dizi yaptırımları hayata geçirirken, Tahran yönetimi ise kendi petrollerinin Hürmüz Boğazı'ndan geçmemesi durumunda diğer ülkelerin petrollerinin de buradan geçemeyeceğini belirtiyor.
Hürmüz Boğazı ve Basra Körfezi'nin güvenliğinin İran için çok önemli ve ülke güvenliğiyle eş değer olduğunu vurgulayan Bakıri, "Bölgede meydana gelen bir iki olayın bizimle ilişkilendirilmesini kabul etmiyoruz. Bunlar, düşmanların şüphe arz eden komplolarıdır" ifadelerini kullandı.
Bakıri ayrıca Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Fuceyre Limanı ile Umman Körfezi'nde bazı tankerlere yapılan saldırılardan ABD, İsrail ve Suudi Arabistan'ın Tahran'ı sorumlu tutmasının ciddiye alınır bir tarafı olmadığını söyledi.
Geçen ay BAE açıklarındaki Fuceyre Limanı'nda 4 tankere, geçen perşembe günü de Umman Körfezi'nde seyreden "Front Altair" ve "Kokuka Courageous" adlı iki tankere saldırı düzenlenmiş, ABD ve Suudi Arabistan söz konusu saldırlardan İran'ı sorumlu tutmuştu. Tahran yönetimi ise saldırıları komplo olarak değerlendirerek suçlamaları reddetmişti.
Dünyada deniz yoluyla taşınan petrolün üçte birinin geçtiği Hürmüz Boğazı, Tahran yönetiminin ulusal güvenliği açısından stratejik bir öneme sahip. ABD, nükleer anlaşmadan çekilmesinin ardından İran'a yönelik başta petrol olmak üzere bir dizi yaptırımları hayata geçirirken, Tahran yönetimi ise kendi petrollerinin Hürmüz Boğazı'ndan geçmemesi durumunda diğer ülkelerin petrollerinin de buradan geçemeyeceğini belirtiyor.