Everest'e çıkan ilk kanser hastası

''Eğer kanser olmasaydım neler olabileceğimi şu an gözümün önünde canlandıramıyorum. Everest'e çıkacağımdan da şüpheliyim. Belki öğretmenlik gibi bir meslek yapabilirdim. Ama hayatınızda meydana gelebilecek her şeyi asla bilemezsiniz. Hayat felsefem: Yarını ve hayatın seni nereye götüreceğini unut...''

Everest'e çıkan ilk kanser hastası

Bu sözler, kanserle genç yaşta tanışan ve iki kez yaptığı mücadeleden de galip ayrılan, sonraki yıllarda imkansızı başaran bir isme, Sean Swarner'a ait.

Kanser nedeniyle sağ akciğerinin bir kısmı alınmasına karşın dağcı olmayı seçen Swarner, azmi sayesinde Everest Dağı'na çıkmayı da başardı. Zirvede hastalığına ve fiziksel zorluklarına karşı zafer kazanan Swarner, böylece ''Everest'e çıkan ilk kanser hastası'' unvanını da elde etti. Kurduğu sosyal yardım kuruluşuyla kanserli hastalara moral veren ve son olarak Kilimanjaro Dağı'na çıkan Sean Swarner'ın Türkiye'deki dağları da görmek ve Ağrı Dağı'na çıkmak gibi hedefleri de bulunuyor.        

DOKTORLAR 14 GÜN ÖMÜR BİÇTİ
Yaşıtlarının gezip eğlendiği bir çağda kanser hastalığıyla tanışmak zorunda kaldı. 13 yaşında yakalandığı kanseri yendikten sonra 16 yaşında bu kez akciğerinde kanserli bir kitle saptanan Swarner'a doktorlar ''14 gün ömrünün kaldığı'' söyledi.

Bu sırada sağ akciğerinin bir bölümü alınan ve bir süre komada da kalan dağcı, sonunda bütün bu zorlukları atlatarak hayata yeniden bağlandı.        

AİLESİ İSTEMEDİ, ARKADAŞLARI ŞAKA SANDI
Kanserle mücadeleden galip ayrılan Swarner, yaşıtlarının aktivitelerini yapacak güce eriştikten sonra farklı bir yön çizdi. Dağcı olmanın kendisi için uygun olduğuna karar veren Swarner, tam da bu noktada ailesinin karşı çıkmasıyla karşılaştı. Kanseri yeni atlatan ve akciğerinin önemli bir bölümünü kullanamayan Swarner'ın dağcı olamayacağını düşünen ailesi kaygılanırken, arkadaşları da onun şaka yaptığını zannetti.        

Dağcı olmayı başaran Swarner, giderek hedefi büyüttü ve dünyanın en yüksek noktasına, Everest Dağı'na çıkma özlemini de giderdi. Bu dağa akciğerlerinin sadece bir bölümünü kullanarak çıkan Swarner, daha sonra Afrika, Avrupa, Güney Amerika, Avustralya, Antartika ve Kuzey Amerika'daki en yüksek dağlara çıktı.        

Dağcılık dışındaki sporlarda da çok başarılı olan Swarner, yüzme, koşu, tırmanma gibi değişik etaplardan oluşan, güç ve dayanıklılık isteyen ''2008 Ford Ironman World Championship-Ford Demir Adam Dünya Şampiyonası'' adlı 2008 yılının Ekim ayında düzenlenen yarışmayı da tamamladı.       

''Kanserli Dağcı-Cancer Climber'' adlı sosyal yardım kuruluşu aracılığıyla kanserli hastalara moral aşılayan konferanslar veren Swarner, ''Keep Climbing'' adlı kitapta da mücadele dolu yaşam öyküsünü aktardı.
        
''EĞER KANSER OLMASAYDIM''        
Sean Swarner, erken yaşta tanıştığı kanserin yaşamını tümden değiştirdiğini ifade etti.       

''Eğer kanser olmasaydım neler olabileceğimi şu an gözümün önünde canlandıramıyorum. Everest'e çıkacağımdan da şüpheliyim'' ifadesini kullanan ABD'li dağcı, belki de öğretmenlik gibi bir meslek seçebileceğini belirtti. Hayat felsefesinin geleceği düşünmemek üzerine kurulu olduğunu aktaran Swarner, ''Hayatınızda meydana gelebilecek her şeyi asla bilemezsiniz. Yarını ve hayatın seni nereye götüreceğini unut'' sözleriyle yaşam felsefesini anlattı.       

Everest Dağı'na tırmanırken ''başarısızlık ihtimalini'' de düşündüğünü ifade eden Swarner, zirveye çıkarken yaşadığı ruh halini ise şu cümlelerle özetledi:        

''Her dağcı, tırmanırken kaygı duyar ve başarısızlık ihtimalini de elbette ki düşünür. Ama eğer başarıya farklı bir pencereden bakarsak, bence bir yandan da tırmanmak, iyi vakit geçirirken hayatta kalma çabasıdır. Tabii ki her dağcı aslında dağda ölmekten de korkar. Ama bununla tüm zihninizi de doldurmamanız gerekir. Neye inandığınız ve ne düşündüğünüz aslında size kalmıştır.''        

"BU İŞİN SIRRI YOK SADECE..."
Bir akciğeri tam olarak çalışan, diğerini ise sadece kısmen kullanabilen Swarner, neredeyse tek akciğerle soluk alıp verebilirken dağa çıkmasını ise ''Bu işin bir sırrı yok. Sadece daha fazla nefes alabilmek... Kararlı olmak, asla vazgeçmemek, tırmanmayı sürdürmek, işte bunlar beni zirveye ulaştırıyor'' dedi.
        
''ÇOCUKLUĞUMU ÇOK İYİ HATIRLIYORUM''
Verdiği konferanslarda kendisi gibi hasta çocuklar ve gençlerle de bir araya geldiğini anlatan Sean Swarner, kendi çocukluğunu da çok iyi hatırladığını belirtti.        

Geçmişe dönebilseydi 13 yaşındaki kanserli Sean'a ''asla vazgeçme, gelecekte senin gibi olanlara yardım et, insanlara dostça davran'' demek istediğini anlatan Swarner, o yıllara dönse aynı biçimde davranacağını, izlediği yolun doğruluğundan her zaman emin olduğunu ifade etti.        

Dağcı olmasını ilk başlarda istemeyen ailesinin daha sonra çok destek olduğunu ve her kararında yanında bulunduğunu anlatan Sean Swarner, ailesinin her zaman aynı fikirde olmasa bile kararlarında yanında olmasının kendisini mutlu ettiğini de aktardı.

Arkadaşlarının ve ailesinin o zamanlar kendisinin ''çılgın'' olduğunu düşündüklerini de dile getiren dağcı, Everest'in zirvesine ulaştığında ise çok mutlu olduğunu anlattı. Swarner, bu duyguyu da ''Bütün daha önce sahip olduğunuz hisleri ve düşünceleri alın ve bir balonun içine koyun. Sonra bir seferde patlatın. Bunun gibi...'' sözleriyle aktardı.        

Sean Swarner, ''Everest Dağı'na çıkmak sizin yaşamınızın en önemli anı ve yeni yaşamınızın başlama noktası mıydı'' sorusuna da ''Hayır hiç de değil. Sadece yaşamımda bir yolculuktu'' şeklinde şaşırtıcı bir yanıt verdi.        

EN BÜYÜK HAYALİ; KANSERLİ HASTALARA YARDIM EDEBİLMEK
En büyük hayalinin sosyal yardım kuruluşunda mümkün olduğunca fazla yardım toplayarak kanserli hastalara el uzatmak olduğunu ifade eden Swarner, ''www.cancerclimber.org'' adlı internet sitesi aracılığıyla bu yardımların toplandığını kaydetti.       

Doğadan güç aldığını ve onun iyileştirici kuvvetine inandığını dile getiren Sean Swarner, son olarak da Kilimanjaro Dağı'na tırmandığını, bunun aynı dağa beşinci tırmanışı olduğunu ve yaptıkları promosyonla yardım kuruluşunun fonunda önemli miktar para toplandığını ifade etti. Swarner, bu tırmanışını da, ''Gerçekten inanılmazdı. Grup, arkadaşlarım ve gruba yeni katılan insanlar. Çok güzel bir yolculuktu'' diye anlattı.        

Bir süre tırmanışının olmayacağını, takviminde yardım kuruluşu için finansal destekler, görüşmeler ve kanserli hastalara konferansların bulunduğunu belirten Sean Swarner, gelecekte de limitlerinin el verdiği sürece dağlarda olmak istediğini ifade etti.
       
''DÜŞLERİMDE TÜRKİYE DE VAR''       
Yaşamında her zaman moralli olmaya ve hayata ''esprili bir gözlükle bakmaya'' özen gösterdiğini belirten Swarner, ''Hayat her zaman ciddi olmak için çok kısa. Bence çevrenizdeki mutlu insanlar sizin için en olumlu insanlardır'' dedi.        

Türkiye ve Ağrı Dağı hakkında çok şeyler duyduğunu da anlatan Sean Swarner, Türkiye'ye yapmayı düşündüğü ziyaretle ilgili şunları kaydetti:       

''Düşlerimden biri de Türkiye'yi ziyaret etmek ve oradaki dağları görmek. Eğer onlardan birine tırmanabilirsem de çok iyi olur. Ayrıca yaptığım çalışmaları anlatmayı ve yeni tanışacağım insanlarla dağa çıkmayı da çok isterim.''       

Geçtiğimiz günlerde 37 yaşına basan ve daha uzun yıllar boyunca dağlarda olmayı isteyen Swarner'ın mücadelelerle geçen yaşam koşusunda ise tek bir varış noktası var: ''Hiçbir dağ o kadar da yüksek değildir, tırmanmayı sürdür...''    

Sayfa Yükleniyor...