Oğlumun adını Abbas koyacağım

Torunun adı mı kaldı derdin başka işin mi yok demeyin lütfen. Bir yere bağlanacak elbette bu cümle. Çocuklarımızın, gelinlerimizin, damatlarımızın seçme şansı olmayacak çocuğuna isim koymak için. Benim derdim o. Yoksa, Abbas güzel isim.

Oğlumun adını Abbas koyacağım

Torunumun adı Abbas olacak

Torunun adı mı kaldı derdin başka işin mi yok demeyin lütfen. Bir yere bağlanacak elbette bu cümle. Çocuklarımızın, gelinlerimizin, damatlarımızın seçme şansı olmayacak çocuğuna isim koymak için. Benim derdim o. Yoksa, Abbas güzel isim.

Abbas, aslan anlamına geliyor ve iki A taşıdığı için algısı yüksek birey, iki B taşıdığı için güçlü, ulu projeler üreten (S) kişi potansiyelini taşıyor. Nereden bildim, falcı mıyım? Televizyondan seyrettiğim bir yeni alan bu. İsimlerin ve harflerin insanlar üzerindeki etkilerini açıklayan bir uzman anlattı. İstatistiksel kabul görmesine çalışılan hipotezler var. Bilimsel yaklaşım, yeni çağ falan gibi değildi. İsteyen araştırabilir konuyu.

Benim konum başka. Acaba ben niye torunumun ismini merak eder hale geldim? Çünkü bir SBS annesi sıfatım var 2 senedir. Sınav sisteminin incelikleri arasında hedefin gerçek hedef mi sanal bir hedef mi olduğunu merak eder halde bir koşturmaca bu...Ne alakası var diye düşünenler! Sabır, biraz sabır! İki senede bu konuda da bayağı yol katettim.

Çember

“Ne içindeyizdir çemberin ne de dışında yer alacaksın” şeklinde bir yolda yürümeye çalışırken bu iki yılda bir sürü anımızın olduğunu farkettim. Yani, ne kadar daralma hali yaşansa da oradaki yaşantılar, acıklıdan eğlenceliye geniş bir skalada bir sürü deneyim yaratıyor.

Ebeveynlerin halinin acınası hallerinden bir pasaj: Kitap okuyan çocuğuna “oğlum bırak şunu, git test çöz” demekten kimse hoşlanmıyor... velakin böyle söylüyor, söylemek zorunda kalıyor bir kısmımız. “Millet çocuğuna okutamaz, sen de okuma diyorsun” deyip şaşan veliler, suçluluk duygusu ve iyi bir gelecek için ödün vermek arasına sıkışıyor.

Doğrusu nedir? Bilmiyorum. Bildiğim şey, cevabı bulmak zorunda olduğumuz.

Çünkü durum iyi değil.

Oğlumun adını Abbas koyacağım

SBS hazırlık dersaneye giden 7. sınıf çocukların konuşmasına kulak verdim:

“Abi, aynı puanı alınca doğum tarihinde yaşı küçük olana göre veya alfabetik sıraya göre yapıyorlar ya, ben çocuğumun ismini Abbas koyacağım, hem A arkasından B geliyor. Aralık’ ta doğsun o yılın çocukları ile girecek ya sınava geç doğsun daha iyi”

Bunu 12 yaşında zeka fışkıran yaratıcılığı ile bu şekilde ifade eden müthiş insanlardan bahsediyoruz. Sistemin vahametini görüp bunu 20 yıl sonrasında böyle olacağını varsayan sarkastik kabullenişlerle dalga geçme bilgeliği. Saygıyla eğiliyorum.

Bu dediklerimle ilgili ne düşünüyorsunuz?

Nerelere gittiniz bu soruyla?

Sorular önemli. Giderek hayatta önemini daha çok fark eder insan.

- Kapalı uçlu ve çoktan seçmeli soran sorular:

“.........midir? ......hangisidir? ......hangisidir değildir?”

- “nasıl, ne” gibi yoruma yönelten açık sorular sormak zordur.

Hap yoktur, başkalarının hazırlayıp sunduklarından öteye çaba gerekir cevap vereceğim diye.

Çocuklarımızı kurtaramadık, torunlara çalışalım mı? Kapalı soru

Torunlar için ne yapabiliriz? Açık soru.

Biraz içiniz açıldı değil mi?

İçinizin daha fazla açılması için neler yapabilirsiniz?

“Açık”ta ferahlık vardır ve daha önemlisi “soralım”.

Sevgiyle kalın
Özlem Balkan
balkanoz@gmail.com

Sayfa Yükleniyor...