ABD’nin Kaliforniya eyaletinde yer alan Long Beach şehrinde bir polis memuru, 2015 yılında yaşanan olayda eşiyle birlikte durdurdukları Müslüman bir kadının kimlik bilgilerini alarak, veritabanında inceleme yaptı.
Polisler, veritabanında kadının küçük çaplı hırsızlık, araç hırsızlığı ve tutuklamaya direnmeyle suçlandığını fark etti ve kadını tutuklamaya karar verdi. Kadının kocası, erkek bir polis memurunun bu işlemi yapmasına karşı çıkarken, kadın polis talebinde bulundu. Bu talebi kabul etmeyen polisler Kirsty Powell’ı kelepçeledi ve gözaltına aldı.
Polis merkezinde başörtüsü çıkarıldıktan sonra bu şekilde 24 saat gözaltında tutulan Powell, serbest kaldıktan sonra Müslüman sivil toplum örgütü CAIR’e ulaşarak, polisler aleyhine 2016 yılında dava açtı.
Powell, polisin veritabanında karşılaştığı hırsızlık suçlamalarının birinin 2002 yılında yöneltildiğini ve bilgilendirilmediğini belirtirken, diğer 2 suçlamanın kız kardeşine ait olduğunu ve yanlışlıkla kendi adına yazıldığını belirtti.
Powell'ın avukatı Marwa Rifahie, müvekkilinin inancı gereği kullandığı başörtüsünü çıkarmanın hiçbir gerekçesi olamayacağını söylerken, direnmeye hakkı olduğunu savundu.
Açılan davada şehir polisinin sadece Powell'ın haklarını çiğnemediği, mahkum hak ve özgürlüklerini düzenleyen kanunları da yok saydığına dikkat çekildi.
ARTIK SADECE KADIN POLİSLER ÇIKARABİLECEK
Geçtiğimiz günlerde sonlanan davada haklı bulunan kadın, başörtüsü zorla çıkarıldığı için 85 bin dolar tazminat kazandı.
Bu kararın ardından mahkum ve suçlular için prosedürünü güncelleyen Long Beach polisi, güvenlik için gerekli durumlarda sadece kadın memurların başörtüsü çıkarmasına karar verdi.