İspanya'nın Endülüs belgesinde 10'uncu yüzyıldan kalma Medinetü'z-Zehra Sarayı, Endülüs Emevilerinin ilk halifesi Üçüncü Abdurrahman tarafından yaptırıldı.
Sarayın bulunduğu Cordoba, Akdeniz'in ekonomik ve kültürel açıdan önemli merkezlerinden biri, Endülüs'ün de başkentiydi.
Ancak bugün İslam hazinesi kabul edilen sarayın yıldızı çabuk söndü. Yaklaşık 80 yıl sonra iç savaşta yağmalandı, terk edildi.
10'uncu yüzyıl İslam mimarisinin özelliklerini taşıyan "Medinetü'z-Zehra Sarayı" günümüzde "Ortaçağ'ın Versay'i" olarak anılıyor ve önemli bir arkeolojik miras kabul ediliyor.
Sarayın orijinal yüzeyinin sadece yüzde 10'u toprak altından çıkarılmış durumda. Bu da arkeolojik alanda keşfedilmeyi bekleyen hala pek çok sır olduğunu gösteriyor.
Burada tarihin 10'uncu yüzyılda donup kalmış olması alanı daha da değerli kılıyor.
Yapımına milattan sonra 936'da başlanan saray dört yıl sonra tamamlandı. Surlarla çevrili kent, üç terastan oluşuyor.
Saray en yukarıda ve orta kademede yer alıyor. En alt sırada ise mahalleler ve cami bulunuyor. Bu bölümlar surların dışında kalıyor.
Sarayın bulunduğu Cordoba, Akdeniz'in ekonomik ve kültürel açıdan önemli merkezlerinden biri, Endülüs'ün de başkentiydi.
Ancak bugün İslam hazinesi kabul edilen sarayın yıldızı çabuk söndü. Yaklaşık 80 yıl sonra iç savaşta yağmalandı, terk edildi.
10'uncu yüzyıl İslam mimarisinin özelliklerini taşıyan "Medinetü'z-Zehra Sarayı" günümüzde "Ortaçağ'ın Versay'i" olarak anılıyor ve önemli bir arkeolojik miras kabul ediliyor.
Sarayın orijinal yüzeyinin sadece yüzde 10'u toprak altından çıkarılmış durumda. Bu da arkeolojik alanda keşfedilmeyi bekleyen hala pek çok sır olduğunu gösteriyor.
Burada tarihin 10'uncu yüzyılda donup kalmış olması alanı daha da değerli kılıyor.
Yapımına milattan sonra 936'da başlanan saray dört yıl sonra tamamlandı. Surlarla çevrili kent, üç terastan oluşuyor.
Saray en yukarıda ve orta kademede yer alıyor. En alt sırada ise mahalleler ve cami bulunuyor. Bu bölümlar surların dışında kalıyor.