Prolaktin hormonunun yüksekliğinin adet dönemi sorunlarında önemli bir etken olduğunu belirten Uzm. Dr. Berk Cantimur, bu sorunlara yol açan diğer faktörler hakkında şunları söylüyor: “Hormonal bozukluklar, magnezyum ve çinko gibi minerallerin düşüklüğü, A ve B gibi vitaminlerin yetersizliği, düşük kan şekeri, ödem, beyindeki bazı kimyasal ileticilerle ilgili bozukluklar ve psikolojik nedenler sayılabilir.”
Depresyon, yorgunluk hissi, aşırı uyuma, sinirlilik, gerginlik, üzüntü, öfke ve dikkat azalması gibi psikolojik sorunlar yaşanır.
Adet dönemindeki problemlerin, vücuttaki tüm sistemleri etkileyebildiğine dikkat çeken Dr. Cantimur, bu periyotta yaşananların genel olarak psikolojik sorunlar, meme ve üreme organları ile ilgili şikayetler şeklinde 3 grupta toplandığını söylüyor:
“Memelerde büyüme, hassaslaşma, ağrı ve koltuk altlarına yayılacak şekilde yanma gibi şikayetler görülür. Üreme organları ile ilgili problemler ise daha çok adet kanamasının sıklığında, süresinde ve şiddetinde değişiklikler, bel ve kasık ağrısı şeklinde olur.”
Dr. Cantimur’a göre, vücut ağırlığında 2-3 kilo artış sağlayan ödem, baş ağrısı, bulantı-kusma, kabızlık, ishal, iştah artışı, aşırı susama ve sivilcelenme de adet öncesi ve sırasında sık gözlenen sorunlar arasında.
Tedavinin çeşitli basamaklardan oluştuğunu kaydeden Cantimur, “Öncelikle hastalarımızı, hastalıklarının ne olduğu ve ne gibi önlemler almaları gerektiği konusunda bilgilendiriyoruz, problemleri azaltacak beslenme ve egzersiz programı öneriyoruz. Gereken hastalara psikolojik destek veriyoruz” ifadesini kullanıyor.
Hastanın şikayetleri doğrultusunda çeşitli ilaçların ve bitkisel destek ürünlerinin kullanıldığını sözlerine ekleyen Uzm. Dr. Berk Cantimur, "Örneğin Agnus Castus yani 'hayıt ağacı' ekstresi hormonal dengeyi sağlayarak adet ve adet öncesi problemlerin giderilmesinde yardımcı oluyor" diyor.