Hayran, 32 yaşındayken bir apartmanın dördüncü katında bulunan konutta çalışma yaptığı sırada, uzun bir demir boruyu dışarıya doğru sarkıttıkları anda binanın önündeki 34 bin volt elektrik geçen yüksek gerilim hattında akıma kapıldı. Geçirdiği iş kazası öncesi marangozluğun yanı sıra ağaç kakma ve naht sanatı ile de ilgilenen Hayran, 3 yıl yatağa bağımlı yaşadı ve çok sevdiği ağaç işlerinden uzak kaldı.
Kazadan sonra yürüme engelli olan 61 yaşındaki Hayran, bir etkinliğe katılmak üzere geldiği Bursa'da, yaptığı açıklamada, hayata yumurta kabuğuyla tutunduğunu söyledi.
Kazadan sonra yürüme engelli olan 61 yaşındaki Hayran, bir etkinliğe katılmak üzere geldiği Bursa'da, yaptığı açıklamada, hayata yumurta kabuğuyla tutunduğunu söyledi.
"HEP SABRETTİM"
Yaptığı araştırmalar sonucu yumurta kabuğu oyma sanatına merak sardığını anlatan Hayran, "İlk başlarda kırdım başarısız oldum ama hep sabrettim. Sonunda başarılı oldum. 26 yıl oldu şimdi çok mutluyum. Kırılgan ve hassas olan yumurtaları sabırla işleyerek hayat vermeye çalışıyorum. Türkiye'de mevcut olan her çeşit yumurtanın kabuğunda çalışabiliyorum. Hint bülbülü, kanarya, muhabbet kuşu, bıldırcın, keklik, güvercin, sülün, karabatak, deve kuşu, kaz, tavus kuşu, hindi, ördek ve tavuk gibi kanatlılara ait yumurtaların kabuklarına nakış işliyorum. Bugüne kadar binlerce yumurta kabuğu işledim." şeklinde konuştu.
Yumurta kabuğu oyma sanatında en önemli faktörün sabır olduğunu vurgulayan Hayran, "Sabır ile başlarsanız öyle biter. Kırılabilir, insanlar birbirini kırmıyorlar mı? Biri beni kırdı diye ona düşman gözüyle bakmak gerekmiyor. Onu aşk ile sevmek lazım. Aynısını yumurtaya nakşedersek sonuca varırız. Ben insanların içindeki o güzel duyguları yumurtanın üzerine işliyorum, kesme ve oyma şeklinde." dedi.