Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) ile Yargıçlar Sendikası üyeleri, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) binası önünde protesto eylemi yaptı.
YARSAV Genel Sekreteri Leyla Köksal, grup adına yaptığı açıklamada, kararnameyi "yargının bombalanması" olarak niteledi ve bu kararnameyle rekor sayıda hakim, savcının görev yerinin değiştirildiğini söyledi.
HSYK 1. Dairesinin göreve başlamasının üzerinden 20 ay geçmeden 8 bin 720 yargıç ve savcının görev yerini değiştirdiğini ifade eden Köksal, bu rakamın, hakim ve savcı mevcudunun dörtte üçüne denk geldiğini dile getirdi.
Bu kararnamelerin nitelik, kıdem, liyakat dikkate alınmadan ödül ve ceza mantığıyla hazırlandığını ileri süren Köksal, bu şekilde HSYK seçimlerindeki tercihlerin ödüllendirildiğini ya da cezalandırıldığını savundu.
"Bizden olan ve ötekiler" duygusunun bu kararnamelerin ruhunu oluşturduğunu öne süren Köksal, bu yaklaşımın HSYK için "özel yetkili" tanımlamasını yapmalarına neden olduğunu ifade etti.
Toplumdaki algının, bu kararnamenin kurul tarafından değil, başka bir güç, "paralel kurul" tarafından hazırlandığı yönünde olduğunu ileri süren Köksal, "Bilinmelidir ki yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğüne inanan yargıç ve savcılar, hangi unvan altında ve yurdun hangi bölgesinde olursa olsun adalet dağıtmaya devam edeceklerdir. Kararnameyi imzalayan 1. daireye şu çağrıda bulunuyoruz: Bu kararnameye oldukça fazla sayıda itiraz olacak. Gerçekten kanunların ve anayasanın kendilerine verdiği yetki, her şeyden önce imzaladıkları etik sözleşmeyi ellerine alıp, ellerini vicdanlarına koyup yaptıkları yanlışı düzeltme fırsatları vardır, bunu bir an önce düzeltmelerini talep ediyoruz" diye konuştu.
Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ da Anayasa'da HSYK'nın, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlerin tarafsızlığı ilkesine göre çalışacağının öngörüldüğünü ancak özellikle HSYK 1. Dairesi’nin, kendisinin 2010 HSYK'sının devamı olduğunu hatırlatır şekilde hareket ettiğini savundu.