Almanya'nın İstanbul BaşKonsolosluğu önünde toplanan bir grup Avrupa'daki Türklere Destek Platformu üyesi, "Almanya derin devleti ile yüzleşmeli", "Irkçılık bir insanlık suçudur" ve "Merkel neden sessiz" yazılı dövizleri açarak, Nasyonel Sosyalist hücresini protesto etti.
Daha sonra gurup adına açıklama yapan platform üyesi Mahmut Çelik, Almanya7da yaşayan Türk vatandaşlarını hedef alan cinayetleri kınadıklarını belirterek, saldırılara dur demek ve ilgililerin dikkatini çekmek için burada toplandıklarını söyledi.
İkinci Dünya Savaşı'nda büyük hasar gören Almanya'nın eski günlerine dönmesinde 1960'lı yıllardan itibaren Almanya'ya göç eden Türklerin de katkısının bulunduğunu dile getiren Çelik, "İnsan Hakları konusunda dünyaya ders vermek için birbiriyle yarış edenler, ülkelerinde işlenen cinayetlere sessiz, tebkisiz ve ilgisiz kalmışlardır" dedi.
‘DUR DEMELİYİZ’
Yetkililerin, Türk vatandaşlarına yönelik her saldırıdan sonra yaptıkları açıklamaların ne kendilerini ne de orada yaşayan Türkleri tatmin etmediğini vurgulayan Çelik, aksine tedirginliklerini hat safhaya ulaşmasına neden olduğunu söyledi.
NSU'un insanların canlarına kastetme, evlerine ve dükkanlarını, mallarını yağmalama, Alman toplumunun huzurunu, hukukunu bozma yetkisini kimden ve hangi derin güç ya da güçlerden almakta olduğunu merak ettiklerini söyleyen Çelik, ‘Almanya'nın ve hukuk sisteminin bu insanlara dur demekten aciz midir’ diye sordu.
Alman toplumunun kendi aralarında çıkan Neo-Nazicilik fikrini benimsemediklerini düşündüklerini ifade eden Çelik, "Bizler sizlerle dost olmaktan mutluyuz. Sizler de ölen vatandaşlarımızın isimlerini sokaklara, caddelere ve meydanlara vererek, bizlerden olan memnuniyetinizi teyit ettiniz. O halde ırkçılığa, Neo-Naziciliğe gelin el birliğiyle dur diyelim" diye konuştu.
Grup, açıklamanın ardından olaysız bir biçimde dağıldı.
Daha sonra gurup adına açıklama yapan platform üyesi Mahmut Çelik, Almanya7da yaşayan Türk vatandaşlarını hedef alan cinayetleri kınadıklarını belirterek, saldırılara dur demek ve ilgililerin dikkatini çekmek için burada toplandıklarını söyledi.
İkinci Dünya Savaşı'nda büyük hasar gören Almanya'nın eski günlerine dönmesinde 1960'lı yıllardan itibaren Almanya'ya göç eden Türklerin de katkısının bulunduğunu dile getiren Çelik, "İnsan Hakları konusunda dünyaya ders vermek için birbiriyle yarış edenler, ülkelerinde işlenen cinayetlere sessiz, tebkisiz ve ilgisiz kalmışlardır" dedi.
‘DUR DEMELİYİZ’
Yetkililerin, Türk vatandaşlarına yönelik her saldırıdan sonra yaptıkları açıklamaların ne kendilerini ne de orada yaşayan Türkleri tatmin etmediğini vurgulayan Çelik, aksine tedirginliklerini hat safhaya ulaşmasına neden olduğunu söyledi.
NSU'un insanların canlarına kastetme, evlerine ve dükkanlarını, mallarını yağmalama, Alman toplumunun huzurunu, hukukunu bozma yetkisini kimden ve hangi derin güç ya da güçlerden almakta olduğunu merak ettiklerini söyleyen Çelik, ‘Almanya'nın ve hukuk sisteminin bu insanlara dur demekten aciz midir’ diye sordu.
Alman toplumunun kendi aralarında çıkan Neo-Nazicilik fikrini benimsemediklerini düşündüklerini ifade eden Çelik, "Bizler sizlerle dost olmaktan mutluyuz. Sizler de ölen vatandaşlarımızın isimlerini sokaklara, caddelere ve meydanlara vererek, bizlerden olan memnuniyetinizi teyit ettiniz. O halde ırkçılığa, Neo-Naziciliğe gelin el birliğiyle dur diyelim" diye konuştu.
Grup, açıklamanın ardından olaysız bir biçimde dağıldı.