Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Tacikistan resmi ziyaretinin ardından Ankara'ya dönüşünde uçakta gazetecilerin ekonomiyle ilgili sorularını yanıtladı.
Türkiye'nin IMF ile yürüttüğü müzakerelere de değinen Cumhurbaşkanı Gül, bunların gözü kapalı yapılacak işler olmadığını söyledi.
Gül, ''Ekonomi yöneticileri bunları enine boyuna tartacaktır. Nihayette IMF paraları hibe de değil. Bir baskı oluşturmamak gerekir. Ekonomi yönetenler en iyi şekilde müzakereleri yapıyorlardır'' dedi.
"EKONOMİ CANLANIYOR"
Dünyadaki genel eğilim takip edildiğinde ekonomilerin karanlık dönemden çıkmak üzere olduğu yönünde değerlendirmeler yapıldığını ifade eden Gül, krizin esas ülkelerinde, ABD ve Avrupa'da önemli ortak kararlar alındığını kaydetti.
Gül, Türkiye'nin içinde bulunduğu G20'lerin iyi bir işbirliği yaptığını söyledi.
Krizin sebebinin Türkiye olmadığını vurgulayan Gül, kuvvetli bankacılık sektörü sayesinde ülkenin daha iyi şartlarda krize yakalandığını dile getirdi.
Türk ekonomisinde de canlanma ve hareketlenmenin yeniden başladığına işaret eden Gül, oda birlikleri, sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarının teşvik edici kampanyalarını takdirle izlediğini ve desteklediğini bildirdi.
Ekonominin psikolojik bir boyutunun da olduğuna dikkati çeken Gül, Türkiye'de psikolojinin çok kolay bozulabildiğini anlattı.
Gül, vatandaşların ''kriz var'' diye harcamalarını bekletmemesini isteyerek, bunun müsriflik olmayacağını, ihtiyaçların karşılanması gerektiğini vurguladı.
Krizden en çok etkilenen sektörler arasında otomotivin bulunduğunu anlatan Gül, ihracat ve ithalatın düşmesiyle biriken stokların vergi indirimleriyle eritildiğini kaydetti.
Türkiye'nin IMF ile yürüttüğü müzakerelere de değinen Cumhurbaşkanı Gül, bunların gözü kapalı yapılacak işler olmadığını söyledi.
Gül, ''Ekonomi yöneticileri bunları enine boyuna tartacaktır. Nihayette IMF paraları hibe de değil. Bir baskı oluşturmamak gerekir. Ekonomi yönetenler en iyi şekilde müzakereleri yapıyorlardır'' dedi.
"EKONOMİ CANLANIYOR"
Dünyadaki genel eğilim takip edildiğinde ekonomilerin karanlık dönemden çıkmak üzere olduğu yönünde değerlendirmeler yapıldığını ifade eden Gül, krizin esas ülkelerinde, ABD ve Avrupa'da önemli ortak kararlar alındığını kaydetti.
Gül, Türkiye'nin içinde bulunduğu G20'lerin iyi bir işbirliği yaptığını söyledi.
Krizin sebebinin Türkiye olmadığını vurgulayan Gül, kuvvetli bankacılık sektörü sayesinde ülkenin daha iyi şartlarda krize yakalandığını dile getirdi.
Türk ekonomisinde de canlanma ve hareketlenmenin yeniden başladığına işaret eden Gül, oda birlikleri, sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarının teşvik edici kampanyalarını takdirle izlediğini ve desteklediğini bildirdi.
Ekonominin psikolojik bir boyutunun da olduğuna dikkati çeken Gül, Türkiye'de psikolojinin çok kolay bozulabildiğini anlattı.
Gül, vatandaşların ''kriz var'' diye harcamalarını bekletmemesini isteyerek, bunun müsriflik olmayacağını, ihtiyaçların karşılanması gerektiğini vurguladı.
Krizden en çok etkilenen sektörler arasında otomotivin bulunduğunu anlatan Gül, ihracat ve ithalatın düşmesiyle biriken stokların vergi indirimleriyle eritildiğini kaydetti.