İlişkili Haberler
İstanbul'da yaşayan ve kalbinin doğuştan delik olduğunu ilk öğrendiğinde çok endişelendiğini söyleyen Reyhan Yıldız, "Teşhis koyulduktan sonra anjiyo yöntemi ile tedavi olamayacağımı öğrendim ve tedirginliğim arttı. Çünkü ameliyat olmam şarttı. Bu kadar basit bir ameliyat geçireceğimi hiç tahmin etmedim. Çok kısa bir süre olmasına rağmen, şu anda kendimi çok huzurlu ve sağlıklı hissediyorum. Küçük bir kesi ile ameliyatı gerçekleştirdiler. Doktora olan güvenim de bu noktada çok önemliydi, diğer türlü bu kararı vermek çok zor" dedi.
"ÖNCE TEDİRGİN OLDUM"
Hastalığın ilk başta masum göründüğünü daha sonra kendini belli ettiğini dile getiren Yıldız, "Kalbimin delik olduğunu öğrenene kadar 33 yaşına gelmiş oldum. Nefes alamama, yürüyememe gibi şikayetlerim vardı. Doktora gittiğimde tabii ki böyle bir şey beklemiyordum. Ama ilk başta ne kadar tedirgin olduysam şimdi o kadar huzurlu ve sağlıklıyım" diye konuştu.
"KULLANDIĞIMIZ YÖNTEM TÜRKİYE'DE YAYGIN DEĞİL"
Ameliyatı gerçekleştiren Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Süleyman Özkan ise kullanılan yöntemin yeni olmadığını ancak Türkiye'de yaygın bir şekilde uygulanmadığını belirtti.
Hastanın kalbinde büyük bir delik olduğunu ve bunun anjiyografik yöntemlerle kapatılma ihtimali olmadığını ifade eden Özkan, "Bu nedenle hastamızı açık kalp ameliyatına almak zorunda kaldık. Hastamızın göğüs kafesini yan tarafından açarak 8 santimetrelik bir kesi ile ameliyatı gerçekleştirdik. Sadece küçük bir kesi ile bu operasyonu yapmak oldukça avantajlı. Göğüs kafesini açarak da kalp ameliyatları yapabiliyoruz ve buradaki kesilerin boyu da 4 santimetreye kadar düştü. Yandaki kesiler de giderek küçülüyor" dedi.