Erdoğan'dan açıklama

Dağlıca ve Iğdır’daki çatışmalarla ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tek çözümün terör örgütünün silah bırakması olduğunu söyledi. Erdoğan, "Bugün ortaya çıkan tablo için bir suçlu aranacaksa bakılacak yer Ankara değil, Kandil’dir" dedi.

Haberler ntv.com.tr, Anadolu Ajansı 08.09.2015 - 16:43

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, YÖK Yönetim Kurulu üyeleri ve üniversite rektörlerini Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul etti.

Dağlıca ve Iğdır’daki terör saldırılarına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehit polis ve askerlere Allah’tan rahmet; yakınlarına TSK ve emniyete başsağlığı diledi.

Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

Özgürlük ve demokrasinin bedelini ödemeye devam ediyoruz. Bu ülkede şehitler tepesi hiç boş kalmadı, öyle görüniyor ki boş da kalmayacak. Ülkenin birliğine göz dikenler aynı akibete uğrayacaktır. Türkiye bizim ortak geçmişimiz, ortak geleceğimizdir. Bunun için birlik ve beraberliğimize sahip çıkmalıyız. 

Hangi kökene, hangi meşrebe sahip olursa olsun tüm milletime, siyasetçilere, medya mensuplarına, aydınlara, akademisyenlere, sivil toplum örgütlerinin temsilcilerine seslenmek istiyorum. Her karışıyla Anadolu ve Trakya toprakları, hepimizin ortak vatanıdır. Türkiye 78 milyon vatandaşımızın tamamının ortak devletidir. Bu ülkenin ve bu devletin, 78 milyon vatandaşımızın her birine ihtiyacı var. Aynı şekilde bu ülkeye yani Türkiye Cumhuriyeti devletine de hepimizin ihtiyacı var.

Milletimizi bin yıldır vatanımız olarak sahip çıktığımız adeta dört elle sarıldığımız Anadolu coğrafyasından söküp atmak isteyenler bugüne kadar hep hezimete uğradılar, inşallah bundan sonra da ülkemizin ve milletimizin birliğine, beraberliğine ve dirliğine göz dikenler yine aynı akıbete uğrayacak ve aynı hüznü yaşayacaktır.

Şu ana kadar örgüte yurt içinde ve yurtdışında çok ciddi zararlar verildi. Son gelişmeler zaten biraz da onun paniğidir. Bölücü terör örgütünün ve diğer terör örgütlerinin saldırılarını 'ama, fakat' gibi kaçma yolları kullanmadan açıkça, mertçe, samimiyetle kınamayan herkesin bu ülkeyle ve bu milletle bağında sorun vardır.

"SORUMLUSU İKTİDAR VEYA BİR KİŞİ MİDİR?"

Bugün Türkiye siyasi bir belirsizlik ortamından geçiyorsa bunun sorumlusu iktidar partisi veya bir kişi midir? Sırtını terör örgütüne dayatmakta beis görmeyen siyaset yerine şiddeti tercih eden siyasi partinin yaşananlarda hiç mi sorumluluğu yoktur? Koalisyon hükümeti kurulması için makul şartlarda uzlaşmaya çalışmak yerine hesaplaşmacı ve dayatmacı bir tavra giren muhalefet partilerinin içinde bulunduğumuz acı durumda hiç mi sorumluluğu yoktur?

Milletimiz dimdik ayaktayken, güvenlik güçlerimiz fedakarlıkla mücadelelerini yürütürken moral bozmaya, kafaları bulandırmaya, gönülleri karartmaya yönelik her söz, her tavır, sadece terörün amacına hizmet eder. Devleti ve hükümeti eksik yapılan, yanlış yapılan işleri eleştirmek, murakabe etmek elbette herkesin hakkıdır fakat ülkesine ve milletine karşı sorumluluklarını yerine getirmeyen muhalefetin, medyanın, aydınların da aynı şekilde murakabeye tabi tutulması gerekmiyor mu?

Kendi milletine, onun değerlerine tercihlerine ve gelecek hedeflerine düşmanlık eden partilerle medyayla aydınlarla kat edebileceğimiz bir yol, yönelebileceğimiz bir menzil yoktur. İlkesiz bir şekilde işine geldiğinde terör örgütüne destek veren, işine geldiğinde hükümeti, polisi, askeri suçlayan, işine geldiğinde kendi ülkesini yabancılara şikayet eden bir siyaset anlayışını kabul edemeyiz. Dünyanın hiçbir yerinde ne siyasetçilerin, ne medyanın ne de aydınların kendi ülkesinin, kendi devletinin aleyhinde yalanla iftirayla çarpıtmayla gerçek dışı algılar oluşturarak çalışma hakkı yoktur. Bu demokrasi ve özgürlük meselesi değildir. Tam tersine bu, kendi ülkesine ve milletine yabancılaşma, ihanet sorunudur.

"BU SAATTEN SONRA RAZI OLUNACAK TEK ÇÖZÜM..."

Terör örgütü yeniden silaha, şiddete, baskıya, kan dökme yoluna başvurarak bizim arzu ettiğimiz çözüm yolunu kapattı. Geldiğimiz noktada artık elinde silahı, molotofu, yüzünde maskesi olan herkes hukukun ve güvenlik güçlerimizin mukabelesini, milletimizin buğzunu ziyadesiyle hak ediyor demektir.

Elinde molotof varsa bu bir silahtır, dolayısıyla güvenlik güçlerimize silah kullanma yetkisini verir, bu yasanın gereğidir. Bu saatten sonra devletin ve milletin razı olabileceği tek çözüm, terör örgütünün tüm faaliyetlerine son verip, silahlarını bırakmasıdır. Terör örgütünün silahları ya devlete teslim edilecek ya da üzerine beton dökülüp bir daha kullanılmaz hale getirilecektir. Artık bunun dışında konuşulacak, görüşülecek, tartışılacak hiçbir şey yoktur. Silahların gömülmesi, terörün durması, ülkenin yeniden huzur iklimine kavuşması konusunda somut adım atacak olan terör örgütüdür.

"ÜÇ BEŞ TERÖRİSTE TERK ETMEYECEĞİZ"

Ülkemizi, milletimizi bu zor durumdan, gereken her yolu ve yöntemi kullanarak çıkaracağız. Yetkiyi aldığımız milletimize karşı hesap verme sorumluluğumuz bunu gerektiriyor. Bu mücadelede de en büyük güç kaynağımız bizatihi milletimizin kendisidir, milletimizin desteğidir, milletimizin hayır duasıdır. Milletimizin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetlerimizle, polisimizle, jandarmamızla, istihbaratımızla, köy korucularımızla çok daha sıkı bir koordinasyon, çok daha sıkı bir işbirliği içerisinde yürütülen mücadelenin başarıya ulaşacağından kimsenin şüphesi olmasın. Biz bu ülkeyi, bu devleti sokakta bulmadık. Milletin geleceğini üç beş teröriste, üç beş ihanet çetesi mensubuna, üç beş işbirlikçiye terk etmedik, etmeyeceğiz.

Ülkemize ve milletimize sahip çıkmak, hayatımızın diğer alanlarındaki tüm farklılıklardan ayrı olarak her birimizin ortak sorumluluğudur. Bunun için birliğimize, beraberliğimize sahip çıkmalıyız yani yerli olmalıyız. Yerlilik, bu ülkenin, bu milletin menfaati için gerektiğinde kendi çıkarlarımızdan vazgeçebilmemizi gerektirmektedir. Unutmamalıyız ki TBMM hepimizin meclisidir, hükümet hepimizin hükümetidir. Türk Silahlı Kuvvetleri hepimizin ordusudur. Adalet teşkilatımızın hakimleri, savcıları hepimiz için vardır. Emniyet teşkilatımızın mensupları hepimizin polisidir. Devletin diğer tüm kurumları da aynı şekilde milletimizin tamamına aittir. Yöntemde, söylemde anlaşamıyor olabiliriz ama hedeflerimiz konusunda birlik olmalıyız.

"SİYASİ REKABETTEN KAÇMAM AMA..."

Ben hayatımın hiçbir döneminde siyasi rekabetten kaçmadım, kaçmam. Ama ülkemin geleceği, Türkiye söz konusu olduğunda benim için diğer her şey teferruattır. Herkesin de bu anlayışta olmasını ben de temenni ederim.

Bölücü terör örgütünün ve diğer terör örgütlerinin saldırılarını 'ama, fakat' gibi kaçma yolları kullanmadan açıkça, mertçe, samimiyetle kınamayan herkesin bu ülkeyle ve bu milletle olan bağında sorun vardır.

Soruyorum, ulusal veya uluslararası, tüm dünyada Tayyip Erdoğan düşmanlığını devletin ve milletin varlığına yönelik tehditler karşısında dahi terör örgütüyle paralel örgütle uluslararası lobilerle aynı çizgide hizalanmaya vardıranların sorumluluklarını görmezden gelebilir miyiz? Halbuki, Tayyip Erdoğan fanidir ama bu ülke ve bu devlet bizden sonraki nesillere de lazımdır. Yarın bizler toprak olup gittiğimizde, çocuklarımıza, torunlarımıza, daha sonraki kuşaklara güçlü, müreffeh bir ülke bırakmak hepimizin en başta gelen görevi değil midir? Unutulmamalıdır ki, söylenen her söz, ortaya konan her tutum tarihe atılan bir imzadır. Geçmişteki yanlışları, hataları, gafletleri, ihanetleriyle ülkemizin ve milletimizin bugününe etki yapmış olan herkes bu kıstaslarla değerlendirilmektedir.

"MUHALEFETE DE İHTİYAÇ VAR"

Erdoğan kaybetsin de Türkiye ne olursa olsun diye bir akıl tutulmasına kapılanlar olduğunu görüyoruz. 1 Kasim'da milletimiz inanıyorum ki bu yaşananların hesabını soracaktır. Türkiye'nin iktidar partisi kadar muhalefet partisine de ihtiyacı vardır. Güçlü demokrasi aynı zamanda gücünü muhalefetten alır. Milletimiz müsterih olsun, Türkiye bölücü terör meselesini de Allah'ın izniyle çözecektir.

"SUÇLU ARANACAKSA KANDİL'E BAKILMALI"

Devletimiz askeriyle, polisiyle, istihbaratıyla bölücü terör örgütünün ve onun uzantılarının üzerine gidiyor. Şu ana kadar örgüte yurt içinde ve yurtdışında çok ciddi zararlar verildi. Son gelişmeler zaten biraz da onun paniğidir. Şayet bugün ortaya çıkan tablo için bir suçlu aranacaksa bakılacak yer Ankara değil, Kandil’dir.

Önce demoktratik açılım dedik, sonra milli birlik ve kardeşlik dedik, ardından da çözüm süreci dedik. Çözüm sürecinde açılan eller karşılığını bulmadı. Terör örgütü yeniden silaha sarılarak çözüm yolunu kapattı. 

MEDYAYA ELEŞTİRİ

Bir televizyon programında bana birlikte mülakatı yaptığım arkadaşımız 400 milletvekili ile ilgili bir soru soruyor ve ben kendilerine ta 7 Haziran seçimleri öncesinde Kırşehir'de yaptığım bir toplu açılış töreninde, 400 milletvekilini alacak bir partiyle yeni Türkiye, yeni Anayasa kurulabilir, inşa edilebilir diyorum ve hemen tweetler başlıyor. Basında amiral gemisi olduğunu söyleyenler bu konuda başlıyor, 'Yani 400 milletvekili alsaydınız Dağlıca olmayacak mıydı ' diyor. Bu kadar hedef saptırma olabilir mi, sen nasıl medyasın  Ondan sonra on dakika geçiyor, on dakika sonra kaldırıyor. Ama önce zehri atıyor, virüsü salıyor. Bu nasıl bir medyada dürüstlüktür?

Bu acıların yaşanmasını, annelerin, babaların, eşlerin, çocukların, kardeşlerin, sevenlerin gözyaşlarını engellemek için gerçekten çok uğraştık, çok mücadele verdik ve vermeye devam edeceğiz. Fakat terör örgütü yeniden silaha, şiddete, baskıya, kan dökme yoluna başvurarak bizim arzu ettiğimiz çözüm yolunu kapattı. Geldiğimiz noktada artık elinde silahı, molotofu, yüzünde maskesi olan herkes hukukun ve güvenlik güçlerimizin mukabelesini, milletimizin buğzunu ziyadesiyle hak ediyor demektir."

SAĞDUYU ÇAĞRISI

Sosyal paylaşım sitesi Twitter'dan yaptığı açıklama yapan Erdoğan "Vatandaşlarımızdan terörle mücadele sürecinde sağduyularını ve metanetlerini muhafaza etmelerini rica ediyorum" dedi.

Ana Sayfaya Git
  • ©Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır

NTV’de canlı olarak yayınlanan tüm programlar ile ilgili bilgiler, program bölümleri ve programlarla ilgili haberler NTV Ekranı’nda. Günlük NTV yayın akışı ve program saatlerini de NTV Ekranı kategorisinden saat bazında görebilirsiniz. %100 Futbol ile son dakika spor haberlerini, Gündem Masası ile gündem haberleri ile ilgili değerlendirmeleri NTV Ekranı’nda.

Mobil Uygulamalarımız