ABD medyası, Kongre baskınından kimin sorumlu olduğu konusunda ciddi tartışma yaşayan Trump ile McConnell arasındaki söz düellosunu yakından takip ediyor.
Trump'ın, Cumhuriyetçi Parti üzerindeki kontrolünün hangi düzeyde devam edeceği ekseninde yapılan tartışmalar medyada geniş yer bulurken, birçok köşe yazarı da Trump-McConnell ayrışmasının partinin geleceğini yakından ilgilendirdiğine vurgu yaptı.
Konuyu köşelerine taşıyan birçok isim, Trump'ın Cumhuriyetçi seçmen üzerindeki etkinliğinin halen yüzde 80'ler düzeyinde olduğuna işaret ederek, Cumhuriyetçi Parti ile Trump arasında bir formül bulunacağını belirtti.
Trump'ın 2024 başkanlık seçimlerine aday olma ihtimaline de temas eden yorumcular, bu durumda eski başkanın Cumhuriyetçiler arasında rakipsiz olduğuna da dikkati çekti.
TRUMP İLE MCCONNELL ARASINDA SÖZ DÜELLOSU
Senatodaki Cumhuriyetçilerin bir numaralı ismi McConnell, hafta sonu Senato Genel Kurulunda Trump'ın aklandığı oylamada "Şurası çok açık ki Başkan Trump hem pratik hem de ahlaki anlamda o günkü olayları provoke etmekten sorumludur." ifadelerini kullanmıştı.
Oylamada Trump lehine oy kullanan McConnell daha sonra Wall Street Journal (WSJ) gazetesine yazdığı görüş yazısında "Trump'ın olayları provoke ettiğini, ancak görevi sona ermiş bir başkanı Senatonun yargılayamayacağını" savunmuştu.
Eski ABD Başkanı Trump ise dün yazılı açıklama yaparak McConnell'a sert tepki göstermiş, Cumhuriyetçilerin artık yeni bir Senato lideri bulması gerektiğini ifade etmişti.
Trump, açıklamasında, McConnell için, "aksi, somurtkan ve huysuz" ifadelerini kullanmış ve "Eğer Cumhuriyetçiler onunla yola devam ederse bir daha seçim kazanamazlar." yorumunu yapmıştı.
Senato Genel Kurulunda 13 Şubat'ta yapılan oylamada 57 senatör Trump aleyhinde oy kullanırken, 43 senatör ise Trump'ın suçsuz olduğu yönünde oy vermişti.
Böylece 100 sandalyeli Senatoda suçlu bulunabilmesi için en az 3'te 2 çoğunluğun oyu (67 senatör) gereken Trump, hakkındaki "halkı isyana teşvik" başlıklı azil suçlamasından aklanmıştı.
Trump, Senatodaki azil sürecinde aklanmasının ardından yaptığı ilk açıklamada siyasi hayatına devam edebileceği mesajını vermiş ve "hareketimiz daha yeni başlıyor" yorumunu yapmıştı.
Trump'ın, Cumhuriyetçi Parti üzerindeki kontrolünün hangi düzeyde devam edeceği ekseninde yapılan tartışmalar medyada geniş yer bulurken, birçok köşe yazarı da Trump-McConnell ayrışmasının partinin geleceğini yakından ilgilendirdiğine vurgu yaptı.
Konuyu köşelerine taşıyan birçok isim, Trump'ın Cumhuriyetçi seçmen üzerindeki etkinliğinin halen yüzde 80'ler düzeyinde olduğuna işaret ederek, Cumhuriyetçi Parti ile Trump arasında bir formül bulunacağını belirtti.
Trump'ın 2024 başkanlık seçimlerine aday olma ihtimaline de temas eden yorumcular, bu durumda eski başkanın Cumhuriyetçiler arasında rakipsiz olduğuna da dikkati çekti.
TRUMP İLE MCCONNELL ARASINDA SÖZ DÜELLOSU
Senatodaki Cumhuriyetçilerin bir numaralı ismi McConnell, hafta sonu Senato Genel Kurulunda Trump'ın aklandığı oylamada "Şurası çok açık ki Başkan Trump hem pratik hem de ahlaki anlamda o günkü olayları provoke etmekten sorumludur." ifadelerini kullanmıştı.
Oylamada Trump lehine oy kullanan McConnell daha sonra Wall Street Journal (WSJ) gazetesine yazdığı görüş yazısında "Trump'ın olayları provoke ettiğini, ancak görevi sona ermiş bir başkanı Senatonun yargılayamayacağını" savunmuştu.
Eski ABD Başkanı Trump ise dün yazılı açıklama yaparak McConnell'a sert tepki göstermiş, Cumhuriyetçilerin artık yeni bir Senato lideri bulması gerektiğini ifade etmişti.
Trump, açıklamasında, McConnell için, "aksi, somurtkan ve huysuz" ifadelerini kullanmış ve "Eğer Cumhuriyetçiler onunla yola devam ederse bir daha seçim kazanamazlar." yorumunu yapmıştı.
Senato Genel Kurulunda 13 Şubat'ta yapılan oylamada 57 senatör Trump aleyhinde oy kullanırken, 43 senatör ise Trump'ın suçsuz olduğu yönünde oy vermişti.
Böylece 100 sandalyeli Senatoda suçlu bulunabilmesi için en az 3'te 2 çoğunluğun oyu (67 senatör) gereken Trump, hakkındaki "halkı isyana teşvik" başlıklı azil suçlamasından aklanmıştı.
Trump, Senatodaki azil sürecinde aklanmasının ardından yaptığı ilk açıklamada siyasi hayatına devam edebileceği mesajını vermiş ve "hareketimiz daha yeni başlıyor" yorumunu yapmıştı.