Oruç tutmayı sonlandıran ve normal yemek yeme düzenine dönüşü başlatan Ramazan Bayramı’nda beslenmeye sağlıklı başlangıç yapmak önem taşıyor. Ramazanda değişen beslenme düzeninin sağlık sorunlarına neden olmaması için bayram beslenmesi hakkında önerilerde bulunan Beslenme ve Diyet Uzmanı Gizem Keservuran, özellikle bayramın ilk günü kahvaltının kesinlikle atlanmaması gerektiğini söyledi. Keservuran, “Siyah çaydan vazgeçmeyin ama yeşil çaya da mutlaka yer verin. Misafirinize baklava-kadayıf yerine dondurmalı meyve ve sütlü tatlıları, şeker yerine kuru hurma, kara kayısı kurusu, kara erik kurusu ikram edin. Bayramda ara öğünlerinizi şeker ve çikolatalarla geçiştirmeyin, meyve yemeyi ihmal etmeyin” dedi.
SALAM VE SOSİSİ UNUTUN
Gün içinde tüketilecek besinler ve ikram edilen tatlılar da düşünülerek bayram sabahı kahvaltıda sosis, salam, sucuk ve pastırma gibi yağ içeriği yüksek gıdaların tüketilmemesini öneren Keservuran, tavsiyelerini şöyle sürdürdü: “Zeytin tüketimi, kişinin kilo problemi, kardiyovasküler rahatsızlığı, yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları yoksa 5-6 adet ile sınırlandırılmalı. 5-6 adet zeytinin 1 tatlı kaşığı sıvı yağa eşdeğer enerjide olduğu unutulmamalı.
DEMLİĞE ÇUBUK TARÇIN TANE KARANFİL ATIN
Kahvaltıda içeceğiniz ve misafirlerinize ikram edeceğiniz çayı demlerken; demliğe 1 adet çubuk tarçın ve 3-4 tane karanfil ekleyin. Böylece hem çaya lezzet katmış, hem şeker kullanımını azaltmış hem de kan şekeri üzerinde olumlu etkiler yaratmış olacaksınız.
ŞEKERLE ÖĞÜN GEÇİŞTİRMEYİN
Şeker Bayramı'nda; aile büyüklerine yapılan ev ziyaretleri, donatılmış sofralar ve şerbetli tatlılar vazgeçilmez. İşte bu tür durumlarla karşılaştığımızda küçük önlemler almakta fayda var. Ziyaretlerde özellikle tatlı ve şekerleme, draje ve çikolata tüketimine dikkat edilmeli; bu tür gıdalar hacmi küçük fakat enerjisi yüksek gıdalardır. Özellikle bayramda bu tür gıdalarla öğün geçiştirmek yapılacak en büyük hatalardan biridir. Kan şekerinin hızlı yükselip takiben hızlı düşmesine ve bir diğer öğün gereğinden fazla besin alımına neden olur.
BOL POSALI VE LİFLİ BESLENİN
Ramazan ayı boyunca karşılaşılan, metabolizma hızının yavaşlamasıyla doğru orantılı ortaya çıkan kabızlık şikâyetlerini hafifletmek adına posalı – lifli besin tüketimi; yani mevsim meyve-sebzelerinin, sebze yemeklerinin, kuru baklagillerin tüketimi arttırılmalı. Yemeklerden sonra mutlaka rezene ve ıhlamur çayları içilmeli. Çaylarınıza ince iki dilim de taze zencefil ekleyerek yavaşlayan metabolizmaları aktive edebilirsiniz.
KOMPOSTOYU ŞEKERSİZ YAPIN
Sıvı tüketimine özen gösterilmeli. Oruçtan çıktığımız bu ilk günlerde artmış sıvı ihtiyacımızı karşılamalı su tüketimini arttırmalı, içecek olarak şekersiz komposto, taze sıkılmış meyve suları (kilo problemi ve diyabet yok ise), ayran ve mineral suyunu tercih edilmeli.
ŞERBETLİ TATLININ YANINDA SÜTLÜ KAHVE İÇİN
Metabolizmamızı canlandırmak adına 3-4 saat aralıklı ana ve ara öğünlerden oluşan beslenme düzenine geri dönülmeli. Sunulan yiyecekleri dikkatli tüketmeli, tatlı ve ikramlarla öğün geçiştirmemeli, ara öğünlerde ise meyve ikramlarını değerlendirmelisiniz. Tatlılara karşı koyamadığımız, geri çeviremediğimiz anlar olabilir. Özellikle şerbetli tatlı (baklava, şöbiyet, şekerpare, kadayıf vb) ikramlarda, tatlının köşesinden küçük bir çatal alıp tadına bakmış olmakla yetinilmeli. Şerbetli tatlının yanında mutlaka bir bardak süt veya az şekersiz sütlü kahve içilmeli.
ŞEKER YERİNE HURMA, KARA ERİK KURUSU, BADEM
Şekerlemeler yerine misafirlerinize kuru hurma ikram edebilirsiniz. Ayrıca, miktarları ölçülü olmak koşuluyla fındık, ceviz, badem ve kuru meyvelerden oluşan mini tabaklar hazırlayabilirsiniz. Böylece hem mineral ve vitamin içeriği zengin hem de lezzetli sunumlar yapmış olursunuz.
MEYVE TATLILARI HAZIRLAYIN
Meyve tatlıları hazırlayabilir (dondurmalı elma, armut tatlısı gibi) veya sütlü tatlı (tavuk göğsü, kazandibi, dondurma) servis edebilirsiniz. Doğru tatlı tercihleri yaparak; hem fazla kilolardan, hem sindirim problemlerinden sakınmış hem de bir çeşit ara öğün yapmış olursunuz.
SALAM VE SOSİSİ UNUTUN
Gün içinde tüketilecek besinler ve ikram edilen tatlılar da düşünülerek bayram sabahı kahvaltıda sosis, salam, sucuk ve pastırma gibi yağ içeriği yüksek gıdaların tüketilmemesini öneren Keservuran, tavsiyelerini şöyle sürdürdü: “Zeytin tüketimi, kişinin kilo problemi, kardiyovasküler rahatsızlığı, yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları yoksa 5-6 adet ile sınırlandırılmalı. 5-6 adet zeytinin 1 tatlı kaşığı sıvı yağa eşdeğer enerjide olduğu unutulmamalı.
DEMLİĞE ÇUBUK TARÇIN TANE KARANFİL ATIN
Kahvaltıda içeceğiniz ve misafirlerinize ikram edeceğiniz çayı demlerken; demliğe 1 adet çubuk tarçın ve 3-4 tane karanfil ekleyin. Böylece hem çaya lezzet katmış, hem şeker kullanımını azaltmış hem de kan şekeri üzerinde olumlu etkiler yaratmış olacaksınız.
ŞEKERLE ÖĞÜN GEÇİŞTİRMEYİN
Şeker Bayramı'nda; aile büyüklerine yapılan ev ziyaretleri, donatılmış sofralar ve şerbetli tatlılar vazgeçilmez. İşte bu tür durumlarla karşılaştığımızda küçük önlemler almakta fayda var. Ziyaretlerde özellikle tatlı ve şekerleme, draje ve çikolata tüketimine dikkat edilmeli; bu tür gıdalar hacmi küçük fakat enerjisi yüksek gıdalardır. Özellikle bayramda bu tür gıdalarla öğün geçiştirmek yapılacak en büyük hatalardan biridir. Kan şekerinin hızlı yükselip takiben hızlı düşmesine ve bir diğer öğün gereğinden fazla besin alımına neden olur.
BOL POSALI VE LİFLİ BESLENİN
Ramazan ayı boyunca karşılaşılan, metabolizma hızının yavaşlamasıyla doğru orantılı ortaya çıkan kabızlık şikâyetlerini hafifletmek adına posalı – lifli besin tüketimi; yani mevsim meyve-sebzelerinin, sebze yemeklerinin, kuru baklagillerin tüketimi arttırılmalı. Yemeklerden sonra mutlaka rezene ve ıhlamur çayları içilmeli. Çaylarınıza ince iki dilim de taze zencefil ekleyerek yavaşlayan metabolizmaları aktive edebilirsiniz.
KOMPOSTOYU ŞEKERSİZ YAPIN
Sıvı tüketimine özen gösterilmeli. Oruçtan çıktığımız bu ilk günlerde artmış sıvı ihtiyacımızı karşılamalı su tüketimini arttırmalı, içecek olarak şekersiz komposto, taze sıkılmış meyve suları (kilo problemi ve diyabet yok ise), ayran ve mineral suyunu tercih edilmeli.
ŞERBETLİ TATLININ YANINDA SÜTLÜ KAHVE İÇİN
Metabolizmamızı canlandırmak adına 3-4 saat aralıklı ana ve ara öğünlerden oluşan beslenme düzenine geri dönülmeli. Sunulan yiyecekleri dikkatli tüketmeli, tatlı ve ikramlarla öğün geçiştirmemeli, ara öğünlerde ise meyve ikramlarını değerlendirmelisiniz. Tatlılara karşı koyamadığımız, geri çeviremediğimiz anlar olabilir. Özellikle şerbetli tatlı (baklava, şöbiyet, şekerpare, kadayıf vb) ikramlarda, tatlının köşesinden küçük bir çatal alıp tadına bakmış olmakla yetinilmeli. Şerbetli tatlının yanında mutlaka bir bardak süt veya az şekersiz sütlü kahve içilmeli.
ŞEKER YERİNE HURMA, KARA ERİK KURUSU, BADEM
Şekerlemeler yerine misafirlerinize kuru hurma ikram edebilirsiniz. Ayrıca, miktarları ölçülü olmak koşuluyla fındık, ceviz, badem ve kuru meyvelerden oluşan mini tabaklar hazırlayabilirsiniz. Böylece hem mineral ve vitamin içeriği zengin hem de lezzetli sunumlar yapmış olursunuz.
MEYVE TATLILARI HAZIRLAYIN
Meyve tatlıları hazırlayabilir (dondurmalı elma, armut tatlısı gibi) veya sütlü tatlı (tavuk göğsü, kazandibi, dondurma) servis edebilirsiniz. Doğru tatlı tercihleri yaparak; hem fazla kilolardan, hem sindirim problemlerinden sakınmış hem de bir çeşit ara öğün yapmış olursunuz.