Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Hürriyet gazetesine verdiği röportajda, eşcinsel evliliğe nasıl baktığı sorusuna, "Eşcinsellik hastalıktır, tedavi edilmeli" yanıtı vermişti. Kabinenin bir başka bakanından, bu açıklamanın tersi bir ses yükseldi.
Kavaf’a sorulan soru bu kez Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a yöneltildi. Akdağ’ın, AKP içinde polemik başlatacak açıklaması şöyle oldu:
"Türkiye'de eşcinsellik, bunu yaşayan kişi açısından zor bir şeydir. Birçok ülkede ayrımcılık sebebi olabilir ama Türkiye'deki kültür ve aile yapısı bu durumda insanların karşısına çok daha büyük zorluklar çıkartıyor. Tabiki toplum hoşgörülü, insaflı olmak, ayrımcalık yapmamak durumundadır.
Bununla birlikte, eşcinsel evliliklerin yapılabileceğine ilişkin bazı fikirler ortaya atıldı. Bu da bizim toplumumuzun şu anda kabul edibileceği bir durum değil. Bunu biraz da kişisel özgürlükler tarafında bırakmamız lazım.
Çocuklarımızda, cinsel kimliklerin oluşması ve cinsel eğitimlerinin doğru gerçekleşmesi açısından gerekenleri yapmalıyız."
Sağlık Bakanı’nın eşcinsellikle ilgili konuşmasının sonunda 'kişisel özgürlüğün' altını çizmesşi ve ardından da 'doğru cinsel eğitim' ifadesi kullanması dikkat çekiciydi.
Kavaf’a sorulan soru bu kez Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a yöneltildi. Akdağ’ın, AKP içinde polemik başlatacak açıklaması şöyle oldu:
"Türkiye'de eşcinsellik, bunu yaşayan kişi açısından zor bir şeydir. Birçok ülkede ayrımcılık sebebi olabilir ama Türkiye'deki kültür ve aile yapısı bu durumda insanların karşısına çok daha büyük zorluklar çıkartıyor. Tabiki toplum hoşgörülü, insaflı olmak, ayrımcalık yapmamak durumundadır.
Bununla birlikte, eşcinsel evliliklerin yapılabileceğine ilişkin bazı fikirler ortaya atıldı. Bu da bizim toplumumuzun şu anda kabul edibileceği bir durum değil. Bunu biraz da kişisel özgürlükler tarafında bırakmamız lazım.
Çocuklarımızda, cinsel kimliklerin oluşması ve cinsel eğitimlerinin doğru gerçekleşmesi açısından gerekenleri yapmalıyız."
Sağlık Bakanı’nın eşcinsellikle ilgili konuşmasının sonunda 'kişisel özgürlüğün' altını çizmesşi ve ardından da 'doğru cinsel eğitim' ifadesi kullanması dikkat çekiciydi.