Şu sıralar “Adanalı” isimli dizide rol alan Miss Turkey 2009 birincisi Ebru Şam çoğu genç kızın hayalini kurduğu bir yaşamın kapılarını araladı geçen yıl. Bir arkadaşının ısrarıyla katıldığı yarışmada Türkiye’nin en güzel kızı seçilen Şam o zamandan beri hayallerinin yavaş yavaş gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyor.
İlişkili Haberler
Almanya’da büyüdüğü için ilk zamanlar Türkçe konuşmakta zorlansa da sempatikliği ve doğallığı ile insanların kısa sürede sevgisini kazanıyor. Bu yıl yapılacak Miss Turkey 2010 ön jürisinde yer alacak olan Şam yarışmacıların doğal davranmalarının en büyük artı olduğunu söyledi.
Güzellik yarışmasına katılmaya nasıl karar verdiniz?
Ben yarışmayı bilmiyordum. Bir arkadaşım katılmamı önerdi. Bana, “Başvurular başladı, katılmalısın” dedi. İlk başta tereddüt ettim. Arkadaşım benden çok emindi, kazanacağıma inanıyordu. Hatta ben başvurmazsam benim adıma kendisinin başvuracağını söyledi. Aileme danıştım sonunda. Onlar da onay verince başvurumu yaptım.
Yarışmayı kazanacağınızı düşünüyor muydunuz?
İyi bir derece alacağıma inanıyordum ama kazanacağımı sanmıyordum.
Peki birinci olarak adınız açıkladıklarında neler hissettiniz?
O geceyi hiç hatırlamıyorum. Tekrardan izlediğim zaman görüyorum ama hakikaten o gece hakkında aklımda hiçbir şey yok.
Ailenin tepkisi nasıl oldu?
Çok sevindiler. Özellikle annem çok mutluydu. Babam ise benden çok emindi, kazanacağımı düşünüyordu.
Bu yıl yarışmaya katılacak adaylara bir tavsiyeniz var mı?
Çok doğal olsunlar. Jürideki insanlar yıllardır bu işin içindeler ve yapmacık bir hareket yapılınca hemen anlıyorlar. Bütün yarışmacılara şimdiden başarılar diliyorum. Ayrıca hepsi ile görüşeceğim çünkü ön jüride ben de varım.
Çok doğal olsunlar. Jürideki insanlar yıllardır bu işin içindeler ve yapmacık bir hareket yapılınca hemen anlıyorlar. Bütün yarışmacılara şimdiden başarılar diliyorum. Ayrıca hepsi ile görüşeceğim çünkü ön jüride ben de varım.
Yarışma gününe kadar bir kampa alınıyorsunuz. O günlerden unutamadığınız anılarınız var mı?
İki hafta boyunca neredeyse hiçbir yemedik. Özellikle tatlı yemedik ve bu benim için çok zor oldu. Yarışmadan önceki son iki gece rüyamda çikolata yediğimi görüyordum. Bize son gün profiterol getirdiler. Ancak çok az yiyebildik fakat o profiterolün tadı hala damağımdadır.
İki hafta boyunca neredeyse hiçbir yemedik. Özellikle tatlı yemedik ve bu benim için çok zor oldu. Yarışmadan önceki son iki gece rüyamda çikolata yediğimi görüyordum. Bize son gün profiterol getirdiler. Ancak çok az yiyebildik fakat o profiterolün tadı hala damağımdadır.
Tacınızı vermek zor olacak mı?
Zor olacak, tacımı çok seviyorum. Almanya’da evde vitrinde duruyor.
Son günlerde neler yapıyorsunuz?
“Adanalı” dizisinde oynamaya başladım 2 ay önce. Zamanımın çoğunu çekimler alıyor. Dizide bir komiseri canlandırıyorum.
Çocukken polis olmak istiyor muydunuz?
Çocukken zaten herkesin hayalidir kimi itfaiyeci, kimi doktor, kimi de polis olmak ister. Ben polis olmak isterdim.
Oktay Kaynarca ile birlikte oynamak nasıl bir his?
Hepsiyle çok zevkli. Kadro çok iyi. Bütün kadro bana yardımcı oluyor.
Hayatta vazgeçemeyeceğiniz şeyler nelerdir?
Ailem, arkadaşlarım.
Türkiye'de çok arkadaşın var mı?
Türkiye’de sadece kuzenimle çok samimiyim. Almanya’da arkadaşlarım var ama onlarla da çok fazla görüşemiyorum.
Almanya’da doğdunuz, Türkiye’ye geldiğin zaman bir zorluk yaşadınız mı?
Evet yaşadım. Şöyle ki benim Türkçem çok iyi değildi. Telaffuzda zorlanıyordum. Ancak zaman içinde gelişti. Fakat hala zorlandığım yerler oluyor.
Zor olacak, tacımı çok seviyorum. Almanya’da evde vitrinde duruyor.
Son günlerde neler yapıyorsunuz?
“Adanalı” dizisinde oynamaya başladım 2 ay önce. Zamanımın çoğunu çekimler alıyor. Dizide bir komiseri canlandırıyorum.
Çocukken polis olmak istiyor muydunuz?
Çocukken zaten herkesin hayalidir kimi itfaiyeci, kimi doktor, kimi de polis olmak ister. Ben polis olmak isterdim.
Oktay Kaynarca ile birlikte oynamak nasıl bir his?
Hepsiyle çok zevkli. Kadro çok iyi. Bütün kadro bana yardımcı oluyor.
Hayatta vazgeçemeyeceğiniz şeyler nelerdir?
Ailem, arkadaşlarım.
Türkiye'de çok arkadaşın var mı?
Türkiye’de sadece kuzenimle çok samimiyim. Almanya’da arkadaşlarım var ama onlarla da çok fazla görüşemiyorum.
Almanya’da doğdunuz, Türkiye’ye geldiğin zaman bir zorluk yaşadınız mı?
Evet yaşadım. Şöyle ki benim Türkçem çok iyi değildi. Telaffuzda zorlanıyordum. Ancak zaman içinde gelişti. Fakat hala zorlandığım yerler oluyor.
Okula devam ediyor musunuz?
Evet, yalnız şöyle bir durum var, Türkiye ile Almanya’nın eğitim sistemleri farklı. Burada 17-18 yaşında üniversiteye gidiliyor. Almanya’da ise lise eğitimi almaya devam ediyorsunuz. Bu yüzden ben hala lisedeyim.
Evet, yalnız şöyle bir durum var, Türkiye ile Almanya’nın eğitim sistemleri farklı. Burada 17-18 yaşında üniversiteye gidiliyor. Almanya’da ise lise eğitimi almaya devam ediyorsunuz. Bu yüzden ben hala lisedeyim.
Üniversiteye gidecek misiniz?
Tabii, moda tasarımı okumak istiyorum. Modayla aram iyidir. Moda günlerine katıldım. Okumak benim için çok önemli ama bu arada oyunculuğa da devam edersem sevinirim.
Nerelerden alışveriş yaparsınız? Ne tür giysiler seversiniz?
En vazgeçemediğim mağazam Zara. Daha çok salaş olarak tabi edilen giysileri giymeyi severim. Spor giyinmeyi severim. Bol gömlek ya da tişört altına tayt ve botlar. Ancak yeri gelince de elegan giyinirim.
İnternetle aranız nasıl?
İnternetle aram çok iyi. Ne var ki dizinin çekimleri çok yoğun geçiyor bir de yeni taşındığım için evimde internet bağlantım yok. Yoksa günde en az 2-3 saatim internetin başında geçer.
Sinemaya gitmeyi sever misiniz?
Vakit buldukça arkadaşlarımla gitmeyi seviyorum. En son “Testere” filmini gördüm. Korku filmlerini korkmama rağmen seyretmeyi seviyorum çünkü. Sürekli izlemekten en çok hoşlandığım film ise New York Minute.
Tabii, moda tasarımı okumak istiyorum. Modayla aram iyidir. Moda günlerine katıldım. Okumak benim için çok önemli ama bu arada oyunculuğa da devam edersem sevinirim.
Nerelerden alışveriş yaparsınız? Ne tür giysiler seversiniz?
En vazgeçemediğim mağazam Zara. Daha çok salaş olarak tabi edilen giysileri giymeyi severim. Spor giyinmeyi severim. Bol gömlek ya da tişört altına tayt ve botlar. Ancak yeri gelince de elegan giyinirim.
İnternetle aranız nasıl?
İnternetle aram çok iyi. Ne var ki dizinin çekimleri çok yoğun geçiyor bir de yeni taşındığım için evimde internet bağlantım yok. Yoksa günde en az 2-3 saatim internetin başında geçer.
Sinemaya gitmeyi sever misiniz?
Vakit buldukça arkadaşlarımla gitmeyi seviyorum. En son “Testere” filmini gördüm. Korku filmlerini korkmama rağmen seyretmeyi seviyorum çünkü. Sürekli izlemekten en çok hoşlandığım film ise New York Minute.