24 yaşındaki gezgin Batın Özen, çorap ve bileklik satarak dünyayı geziyor

24 yaşındaki Batın Özen, Gobackpack Türkiye fotoğraf yarışmasında birinci seçilerek yeni doğa ekipmanları ve Interrail Global Pass tren bileti kazandı. Genç yaşına rağmen bugüne değin 23 ülkeyi ve 150'den fazla şehri gezen Özen, bu kez Avrupa'da yeni yerlerin keşfine çıkacak.

• 1

  Sizi tanıyabilir miyiz? Ne zamandır seyahat ediyorsunuz?

  Ben Batın Özen, 24 yaşındayım ve Aydın’da yaşıyorum. Geçtiğimiz sene Necmettin Erbakan Üniversitesi Sivil Havacılık bölümünden mezun oldum. Hiperaktif, delidolu ve özgür bir kişiliğim vardı ve üniversitede zorlu bir dönem geçirirken krizi fırsata çevirdim ve yaklaşık 2 senedir yurtiçi ve yurtdışında düşük bütçelerle, ailemden destek almadan kendi imkanlarımla geziyorum. Aynı zamanda amatör olarak fotoğrafçılıkla ilgileniyorum. En büyük tutkum yeni yerler görüp farklı kültürler keşfetmek ve fotoğraf çekmek.

• 2

  Çok genç yaşta çok fazla ülkeyi görme fırsatı, farklı kültürleri tanıma şansını yakalamışsınız. Çorap ve bileklik satarak bunu nasıl başardınız?

  Genç yaşta enerji dinamiklerimizi iyi yönetmek gerekiyor. Bazılarımız bu enerji dinamiklerini bilgisayar oyunlarıyla, yeni girişimcilik modelleriyle değerlendirirken, ben ve benim gibi düşünen arkadaşlarım bu enerji dinamiklerini başka ülke kültürlerini tanımaya harcıyor.

• 3

  Çorap ve bileklik satmak aslında ülkemizde biraz farklı algılansa da dünya ülkelerinde normal karşılanıyor. İnsanlar zaten sattığınız çorap ya da bilekliği ihtiyacı olduğu için değil cesaretinizi taçlandırmak ve size destek olmak için alıyor. Bundan dolayı çorap ve bileklik satmak Türkiye dışında diğer ülkelerde ilgi görmemize neden oluyor.

• 4

  Pek çoğumuz çok az para ile bunun mümkün olamayacağını düşünüyoruz ve buna cesaret edemiyoruz. Siz böyle düşünenlere neler tavsiye edersiniz?

  Aslında paraya duyduğumuz ihtiyaç, bizim hayat standartlarımızı ve yaşantımızı nasıl yönlendireceğimize göre değişmektedir. Yurtdışını gezerken bir kafede oturup yemek yemek, kıyafet alışverişi yapmak ya da trenler, otobüsler, uçaklar ile seyahat etmek para ihtiyacımızı arttırmaktadır. Ancak ben yolculuğumu otostop ile gerçekleştirerek yol masraflarını minimuma indirip, yemek ihtiyaçlarımı ise yanımda taşıdığım bir tüp ile kendim yaparak maliyetlerimi düşürüyorum.

• 5

  En kötü ihtimal ile bir marketten yaptığım küçük bir alışveriş ile günlük yemek ihtiyacımı karşılayıp, paraya duyduğum ihtiyacı minimum seviyeye indiriyorum. Buradan dünyayı dolaşmak isteyen arkadaşlarıma şunu söylemek isterim ki; sınırlarınızı bilin. Kendi hayat sınırlarınızı ölçmek için mücadele edin ve asla pes etmeyin. İstedikten ve çabaladıktan sonra her şey mümkün.

• 6

  Sizi rol model alacak okuyucularımız için nasıl bir rota önerirsiniz? İlk olarak nerelerden başlamalılar?

  Türkiye'de dünyayı gezmek için yola çıkan dostlarımızın izlediği ilk rota Asya kıtası olmaktadır. Bunun nedeni Asya ülkelerinde para kazanmak daha kolaydır. Eğer yolda para kazanarak gezmek gibi düşünceniz varsa Asya ülkelerine gidebilirsiniz. Normal bir şekilde gezmeyi düşünüyorsanız ilk olarak Gürcistan, Ukrayna ve Balkan ülkeleriyle başlayabilirsiniz, çünkü hem ucuz hem de deneyim kazanabileceğiniz yerler.

• 7

  23 ülkede 150'den fazla şehir içerisinde en etkilendikleriniz hangileri oldu?

  Kesinlikle İzlanda ve İsviçre. Hayata bakış açımı değiştiren bu iki ülke diyebilirim, çünkü inanılmaz bir doğası olan yerler. -30 derece havada 23 gün boyunca İzlanda’yı keşfetme imkanım oldu ve hayatımda ilk kez Kuzey Işıklarını orada izledim. 40-50 km hızlara ulaşan fırtınalar vardı ve birkaç gün mahsur kaldığımız anlar oldu. Kendimizi Antartikada’ymış gibi hissettiren buzullar, fok balıkları, balinalar ve saymakla bitiremeyeceğim birçok şey. İnsanları da ayrıca çok yardımseverdi. Birçok kez hiç tanımadıkları halde evlerinde ağırladılar.

• 8

  İsviçre’yi ise 40 gün boyunca otostopla gezmiştim. Karadenizin bir ülkeye yayılmış halini düşünün. Heidi’nin yaşadığı o yemyeşil doğaüstü yerlere gerçekten aşık olmuştum. Her bölgesini ağzım açık izledim dersem abartmış olmam herhalde, çünkü hayatımdaki en iyi manzaraların birçoğunu burada gördüm. Alp dağlarında birkaç kez saatlerce süren zirve tırmanışları gerçekleştirmiştim ve şimdi geriye dönüp baktığımda bu yerleri görebildiğim için aşırı mutluyum, çünkü asla unutamayacağım yerler.

• 9

  Yurtdışı seyahatlerimizi en düşük maliyetli hale nasıl getirebiliriz Tüyolarınızı paylaşabilir misiniz?

  Uçak biletlerinizi çok önceden planlayarak aldığınız takdirde ciddi bir kazanç elde edebilirsiniz. Gittiğiniz ülkede  couchsurfing sistemi ile otele ve hostellere para ödemeden, size evini gönüllü açacak kişilerin yanında konaklamanızı gerçekleştirebilirsiniz. Ayrıca dışarıda yemek yemekten ziyade marketlerden yapacağınız küçük alışverişlerle yemek ihtiyacınızı da minimum seviyeye indirebilirsiniz.

• 10

  Kendi imkanlarınızla dünyayı dolaşmak size neler kazandırdı?

  Toplamda 23 ülke ve 150'den fazla şehri gezdim. İzlanda, Fas, İsviçre gibi yerlere gitme şansı buldum ve uzunca vakit geçirdim. İki senedir yurtiçi/yurtdışı fırsat buldukça geziyorum. Doğayı çok fazla seviyorum ve yayla, göl, şelale ve tabiat parklarında kamp yapıp trekking yürüyüşlerine çıkıyorum. Doğada uyanmanın keyfi gerçekten çok başka çünkü. Onun verdiği huzuru hiçbir yerde bulamam sanırım.

• 11

  Ayrıca dağcılığa da merakım var. Birkaç kez yurtiçi ve yurtdışında zirve tırmanışı gerçekleştirdim. Gereksiz bir şekilde cafe, avm gibi yerlerde vakit öldürmemek lazım. İnsana hiçbir şey katmıyor bu tarz şeyler. Doğada ise kendinizi keşfedebilme şansına sahip oluyorsunuz. Farklı yerler gördükçe ve yeni insanlar tanıdıkça tecrübe ediniyor, müthiş anılar kazanıyorsunuz. Bu büyük bir şans.

• 12

  O yüzden böyle güzellikler varken değerlendirmek gerek, zamanı boşuna harcamamak lazım. Gezmenin bana kazandırdıklarını saymakla bitiremem aslında ama başlıca şunları söyleyebilirim. Şu an dünyanın birçok yerinde arkadaşım var ve sürekli de davet ediyorlar. Bolca pratik yapma fırsatı bulduğumdan dolayı da dilimi geliştirdim. Şimdi İspanyolca öğrenmeye çalışıyorum.

• 13

  Önyargılarımı kırdım mesela. İnsanlara, doğaya, mimariye, duygu ve düşüncelere karşı bakış açım değişti. Pozitif olmayı, zor ve kötü durumlarda soğukkanlı davranmayı öğrendim.  Gezdiğim yerlerin, tanıştığım insanların, yaşadığım olayların bana inanılmaz katkısı oldu gerçekten.

• 14

  Geçtiğimiz günlerde Jack Wolfskin'in düzenlediği bir yarışmaya katıldınız. Yarışmayı kazanabileceğinizi düşüyor muydunuz? Bileti nasıl değerlendirmeyi istiyorsunuz?

  Jack Wolfskin'in düzenlediği 'GoBackPack Türkiye' seyahat temalı fotoğraf yarışması kazandığımda çok mutlu oldum. Yarışma için gerekli şartlardan olan GoBackPack bayraklı temalı fotoğrafı İsviçre’de çekerken aslında kazanacağımı biliyordum. Çünkü insanın içinde bir umut ışığı olmalı ve o asla sönmemeli. 

• 15

  Bu yarışmaya katılırken içimde yanan umut ışığı kazanmamla daha da alevlenmiş oldu. Bileti güzel bir rota çizerek daha farklı kültürleri yakından tanımak için kullanacağımı bildirmek isterim.

• 16

• 17

• 18

• 19

• 20

• 21

• 22

• 23

• 24