İzmir İl Tütün Kontrol Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Bilim Alanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılıç, ABD'de Cincinati Tıp Fakültesi tarafından ''0-2 yaş grubundaki çocukların sigara dumanına maruz kalmalarının etkilerine'' ilişkin 10 yıldır yürütülen çalışmanın sonuçlandığını söyledi.
0-2 yaş döneminde sigara dumanıyla tanışan çocukların, akciğer fonksiyonlarının ciddi ölçüde zarar gördüğünü anlatan Kılıç, araştırmadan çıkan bir diğer dikkat çekici sonucun da ''kız çocuklarının, erkek çocuklarına oranla sigara dumanından 6 kat daha fazla zarar görmesi'' olduğunu belirtti.
Prof. Kılıç, ''Pasif içicilik anne karnından başlıyor ve dumana maruz kalan çocuklar hayata 1-0 yenik başlıyor. Anne, hamilelik döneminde sigara içiyorsa, bebek yeterince beslenemiyor ve düşük ağırlıklı dünyaya geliyor. Gelişmesini tamamlamamış olarak dünyaya gelmesi de hastalık riskini artırıyor'' diye konuştu.
Kılıç, akciğer fonksiyonu pasif içicilik nedeniyle azalan çocukların başta astım olmak üzere birçok kronik hastalığa yakalanma olasılıklarının artığına dikkati çekerek, ailelerin çocukları konusunda yeterince özenli davranmayarak, onları kronik hastalıklara sürükledikleri uyarısında bulundu.
''HAMİLELİKTE SİGARA BUNGEE JUMPİNGDEN TEHLİKELİ''
Hamilelikte sigara içilmesi halinde, sakat doğumların meydana gelebileceğine dikkati çeken Kılıç, şunları söyledi: ''Çocuklarının yanında sigara içen ailelere sesleniyorum; gözünüz gibi baktığınız bir varlığı, 4 bin kimyasal maddeye maruz bırakıyorsunuz, bu da affedilir bir şey değil. Bunun hiçbir hafifletici sebebi yok. Çocuğunuzun hayatı boyunca taşıyacağı bir yükle, kronik bir hastalıkla doğmasına neden oluyorsunuz. Toplumumuzun, çocukların yanında sigara içilmesinin ne kadar anormal bir durum olduğunun farkına varması lazım. Abartılı bir örnek gibi gelebilir ama hamile bir kadın bungee jumping (ayaklarından bağlı elastik halatla yüksekten atlama) yapmayı düşünür mü, elbette hayır. Sigara içmenin de aynı derecede uygunsuz olduğunu anlaması gerekiyor. İkisi de eşit derecede riskli, hatta emin olun, sigara içmek daha riskli.''
0-2 yaş döneminde sigara dumanıyla tanışan çocukların, akciğer fonksiyonlarının ciddi ölçüde zarar gördüğünü anlatan Kılıç, araştırmadan çıkan bir diğer dikkat çekici sonucun da ''kız çocuklarının, erkek çocuklarına oranla sigara dumanından 6 kat daha fazla zarar görmesi'' olduğunu belirtti.
Prof. Kılıç, ''Pasif içicilik anne karnından başlıyor ve dumana maruz kalan çocuklar hayata 1-0 yenik başlıyor. Anne, hamilelik döneminde sigara içiyorsa, bebek yeterince beslenemiyor ve düşük ağırlıklı dünyaya geliyor. Gelişmesini tamamlamamış olarak dünyaya gelmesi de hastalık riskini artırıyor'' diye konuştu.
Kılıç, akciğer fonksiyonu pasif içicilik nedeniyle azalan çocukların başta astım olmak üzere birçok kronik hastalığa yakalanma olasılıklarının artığına dikkati çekerek, ailelerin çocukları konusunda yeterince özenli davranmayarak, onları kronik hastalıklara sürükledikleri uyarısında bulundu.
''HAMİLELİKTE SİGARA BUNGEE JUMPİNGDEN TEHLİKELİ''
Hamilelikte sigara içilmesi halinde, sakat doğumların meydana gelebileceğine dikkati çeken Kılıç, şunları söyledi: ''Çocuklarının yanında sigara içen ailelere sesleniyorum; gözünüz gibi baktığınız bir varlığı, 4 bin kimyasal maddeye maruz bırakıyorsunuz, bu da affedilir bir şey değil. Bunun hiçbir hafifletici sebebi yok. Çocuğunuzun hayatı boyunca taşıyacağı bir yükle, kronik bir hastalıkla doğmasına neden oluyorsunuz. Toplumumuzun, çocukların yanında sigara içilmesinin ne kadar anormal bir durum olduğunun farkına varması lazım. Abartılı bir örnek gibi gelebilir ama hamile bir kadın bungee jumping (ayaklarından bağlı elastik halatla yüksekten atlama) yapmayı düşünür mü, elbette hayır. Sigara içmenin de aynı derecede uygunsuz olduğunu anlaması gerekiyor. İkisi de eşit derecede riskli, hatta emin olun, sigara içmek daha riskli.''