Sağlık Bakanlığı ve "kan endüstrisi" ile ortak yürütülen çalışmayla kurulacak plazma fraksinasyon fabrikasıyla Türkiye'nin kan ilacı konusunda dışa bağımlılığının sona ereceğine dikkati çeken Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kerem Kınık, şunları kaydetti:
"Uzun yıllardır gündemde olmasına rağmen bir türlü kurulamayan plazma fraksinasyon fabrikasını 2016 yılında kurarak Türkiye'nin ihtiyacı olan ve en fazla kullanılan kan faktörleri, immün globin ve albümin gibi ilaçların üretimini gerçekleştireceğiz. Bu ilaçlar serum şeklinde olup, başta kanser olmak üzere bir takım doğuştan gelen hastalıklar, kan hastalığı, yanıklar ile enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde çok önemli bir yere sahip. Sadece insan kanından üretilebilen bu ilaçlar konusunda dışa bağımlıydık. Bu anlamda artık Türkiye'de üretmeye başlayacağız."
Fabrikanın ihtiyaç duyduğu ham maddenin kan plazması olduğunu belirten Kınık, Türkiye genelinde plazma aferez merkezleri açarak bağış toplayacaklarını ifade etti.
Üretim başladıktan kısa bir süre sonra fabrikanın kurulum maliyetini karşılayabilecek hale geleceklerini söyleyen Kınık, Türkiye'nin sağlık alanındaki ithalatının azalmasına katkı sağlayacaklarını, aynı zamanda milli bir kan endüstrisine sahip olunacağını belirtti.
"Uzun yıllardır gündemde olmasına rağmen bir türlü kurulamayan plazma fraksinasyon fabrikasını 2016 yılında kurarak Türkiye'nin ihtiyacı olan ve en fazla kullanılan kan faktörleri, immün globin ve albümin gibi ilaçların üretimini gerçekleştireceğiz. Bu ilaçlar serum şeklinde olup, başta kanser olmak üzere bir takım doğuştan gelen hastalıklar, kan hastalığı, yanıklar ile enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde çok önemli bir yere sahip. Sadece insan kanından üretilebilen bu ilaçlar konusunda dışa bağımlıydık. Bu anlamda artık Türkiye'de üretmeye başlayacağız."
Fabrikanın ihtiyaç duyduğu ham maddenin kan plazması olduğunu belirten Kınık, Türkiye genelinde plazma aferez merkezleri açarak bağış toplayacaklarını ifade etti.
Üretim başladıktan kısa bir süre sonra fabrikanın kurulum maliyetini karşılayabilecek hale geleceklerini söyleyen Kınık, Türkiye'nin sağlık alanındaki ithalatının azalmasına katkı sağlayacaklarını, aynı zamanda milli bir kan endüstrisine sahip olunacağını belirtti.