Doğu ve Güneydoğu bölgelerinden 693 sivil toplum kuruluşu ile Demokratik Toplum Kongresi’nin imzasının bulunduğu ortak açıklama, Sümerpark'ta düzenlenen basın toplantısıyla okundu.
Açıklamayı okuyan Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Başkanı İdris Ekmen, Kürt sorununun çözümü için oldukça önemli bir dönemeçten geçildiğini, artık silahların neden olduğu kan ve gözyaşının yerini diyalog kanallarının açılmasıyla beraber hoşgörü, kardeşlik ve barışın alması gerektiğini söyledi.
Kalıcı barışın sağlanmasının, tek taraflı eylemsizlik kararıyla mümkün olmadığının herkes tarafından bilinen bir gerçeklik olduğunu ifade eden Ekmen, şöyle konuştu:
''Bu süreçte operasyonların ve tutuklamaların devam etmesi, sınır ötesi operasyonlar için tezkerenin uzatılması, hükümet yetkililerinin tasfiye amaçlı Irak, İran, Suriye, ABD ve AB ülkeleri arasında mekik dokuması geleceğe dair toplumsal kaygıları artırmaktadır. Başta hükümet olmak üzere devlet erkini elinde bulunduran güçlerin demokratik yöntemler yerine askeri seçeneklerde ısrar etmesi, barışçıl çözüm yönündeki umutlara gölge düşürmektedir. Şu gerçeklik artık görmelidir ki, inkar, imha ve tasfiye politikaları bu ülkeyi çözüme değil, tehlikeli ve karanlık bir sürece götürmektedir. Bu ülkenin böylesi bir süreci ne kaldıracak gücü ne de tahammülü kalmıştır.''
Ekmen, güven verici ortamın yaratılabilmesi için anadilin kullanımı önündeki engellerin kaldırılması, tutuklu Kürt siyasetçilerine anadilde savunma hakkının tanınarak derhal serbest bırakılmaları gerektiğini savundu.
Açıklamayı okuyan Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Başkanı İdris Ekmen, Kürt sorununun çözümü için oldukça önemli bir dönemeçten geçildiğini, artık silahların neden olduğu kan ve gözyaşının yerini diyalog kanallarının açılmasıyla beraber hoşgörü, kardeşlik ve barışın alması gerektiğini söyledi.
Kalıcı barışın sağlanmasının, tek taraflı eylemsizlik kararıyla mümkün olmadığının herkes tarafından bilinen bir gerçeklik olduğunu ifade eden Ekmen, şöyle konuştu:
''Bu süreçte operasyonların ve tutuklamaların devam etmesi, sınır ötesi operasyonlar için tezkerenin uzatılması, hükümet yetkililerinin tasfiye amaçlı Irak, İran, Suriye, ABD ve AB ülkeleri arasında mekik dokuması geleceğe dair toplumsal kaygıları artırmaktadır. Başta hükümet olmak üzere devlet erkini elinde bulunduran güçlerin demokratik yöntemler yerine askeri seçeneklerde ısrar etmesi, barışçıl çözüm yönündeki umutlara gölge düşürmektedir. Şu gerçeklik artık görmelidir ki, inkar, imha ve tasfiye politikaları bu ülkeyi çözüme değil, tehlikeli ve karanlık bir sürece götürmektedir. Bu ülkenin böylesi bir süreci ne kaldıracak gücü ne de tahammülü kalmıştır.''
Ekmen, güven verici ortamın yaratılabilmesi için anadilin kullanımı önündeki engellerin kaldırılması, tutuklu Kürt siyasetçilerine anadilde savunma hakkının tanınarak derhal serbest bırakılmaları gerektiğini savundu.