Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi tarafından yapılan bilimsel çalışma, Büyük Kanal Projesi sonrasında İzmir Körfezi'nde deniz iğnesi, sübye ve deniz atı gibi ''az kirli ve temiz denizlerde'' yaşayan canlılara rastlandığını ortaya koydu. EÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Baha Büyükışık, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve üniversite arasında yapılan protokol gereği bir yıl süren ''İzmir Körfezi'nde Büyük Kanal Projesi sonrasında biyokimyasal süreçlerin incelenmesi ve görsel durumun ortaya konulması'' başlıklı bilimsel çalışmayı tamamladıklarını bildirdi. İnceleme kapsamında, İzmir Körfezi'ne çeşitli mevsimlerde dalışlar yapıldığını açıklayan Prof. Büyükışık, 2004 yılından bu yana ''körfezdeki iyileşmeyi'' tespit ettiklerini dile getirdi. Büyük Kanal Projesi'nin ''Türkiye'nin en büyük doğal körfezinin kirlilik yüklerini azaltarak, ona yeniden doğal canlılığını kazandırmak amacıyla 2000 yılında devreye alındığını'' hatırlatan Büyükışık, ''Büyük Kanal Projesi'nin aktif hale geldiği 2000-2001 tarihini takip eden yıllarda Körfez'deki bakteriyel kirlilik büyük ölçüde azalmış ve anaerobik ortam temizlenmiştir. Bundan sonra, denizin mavisi, berraklığı geri gelmiş ve tüm kötü kokular büyük ölçüde giderilmiştir'' dedi.
DENİZ İĞNESİ, SÜBYE VE DENİZ ATI GERİ DÖNDÜ
Prof. Büyıkışık, Üçkuyular, Pasaport, Bostanlı kıyılarında yapılan dalışlarda, deniz suyunun görüntü alabilecek düzeyde berrak olduğunu tespit ettiklerini belirtti. Dalışlar sırasında, İzmir Körfezi'nde ''az kirli ve temiz denizlerde'' yaşamını sürdüren türlerden deniz iğnesi, sübye, deniz kestanesi, yengeç görüntülediklerini kaydeden Baha Büyükışık, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Pasaport İskelesi önünde deniz atını, deniz kestanesini, sübyeyi, Bostanlı sahilinde deniz iğnesini, kaya balığını, yengeci görüntüledik. Yabancı literatürde 90'lı yıllarda dünyanın en çok kirlenmeye maruz kalmış noktaları arasında gösterilen körfez, bugün az kirli ve temiz denizlerde yaşamını sürdüren canlıların bulunduğu bir yer oldu.' Çamurdaki besleyici element dönüşüm sürecinin uzadığını ifade eden Prof. Büyükışık, bunun iç körfezde iyileşme anlamı taşıdığını, Büyük Kanal Projesi'nin yanı sıra doğal ortamın da arıtma tesisi gibi çalıştığını ve İzmir Körfezi'nin her geçen gün temizlendiğini savundu.Prof. Dr. Büyükışık, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile körfezin incelenmesini içeren projeyi devam ettirmek istediklerini sözlerine ekledi.
DENİZ İĞNESİ, SÜBYE VE DENİZ ATI GERİ DÖNDÜ
Prof. Büyıkışık, Üçkuyular, Pasaport, Bostanlı kıyılarında yapılan dalışlarda, deniz suyunun görüntü alabilecek düzeyde berrak olduğunu tespit ettiklerini belirtti. Dalışlar sırasında, İzmir Körfezi'nde ''az kirli ve temiz denizlerde'' yaşamını sürdüren türlerden deniz iğnesi, sübye, deniz kestanesi, yengeç görüntülediklerini kaydeden Baha Büyükışık, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Pasaport İskelesi önünde deniz atını, deniz kestanesini, sübyeyi, Bostanlı sahilinde deniz iğnesini, kaya balığını, yengeci görüntüledik. Yabancı literatürde 90'lı yıllarda dünyanın en çok kirlenmeye maruz kalmış noktaları arasında gösterilen körfez, bugün az kirli ve temiz denizlerde yaşamını sürdüren canlıların bulunduğu bir yer oldu.' Çamurdaki besleyici element dönüşüm sürecinin uzadığını ifade eden Prof. Büyükışık, bunun iç körfezde iyileşme anlamı taşıdığını, Büyük Kanal Projesi'nin yanı sıra doğal ortamın da arıtma tesisi gibi çalıştığını ve İzmir Körfezi'nin her geçen gün temizlendiğini savundu.Prof. Dr. Büyükışık, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile körfezin incelenmesini içeren projeyi devam ettirmek istediklerini sözlerine ekledi.