Büyük Okyanus'ta bin 156 ada ve adacıktan oluşan Marshall Adaları, ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Çin, İsrail, Hindistan, Pakistan ve Kuzey Kore hakkında Lahey'deki Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde dava açtı.
Yaklaşık 70 bin nüfusa sahip ada devleti, ABD'ye karşı San Francisco'daki federal mahkemede açtığı ikinci davada da ABD Başkanı Barack Obama'nın yanı sıra savunma ve enerji bakanları ile ABD Nükleer Güvenlik İdaresi kurumunun başkanından da şikayetçi oldu.
Marshall Adaları Dışişleri Bakanı Tony de Brum, "Halkımız, nükleer silahlar yüzünden çok büyük acılar çekti. Dünya üzerindeki hiç kimse, bu acıları yaşamasın diye hukuki süreci başlattık. Biz tazminat değil, eylem istiyoruz. Bu dokuz ülkenin taahhütlerini yerine getirmesini istiyoruz" dedi.
ABD'nin II. Dünya Savaşı'nın ardından çok sayıda nükleer test yaptığı bölgede yer alan Marshall Adaları, söz konusu dokuz ülkenin silahsızlanma için görüşme yapacaklarına nükleer silahlarını yenilediklerine ve gelecek 10 yılda nükleer silahlara yaklaşık 1 trilyon dolar harcanacağına dikkati çekti.
ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin, 1968'de kabul edilen ve 1970'te yürürlüğe giren Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'na taraf ülkeler arasında yer alıyor.
Anlaşmanın, taraf olmayan İsrail, Hindistan, Pakistan ve Kuzey Kore için de "uluslararası teamül hukuku" çerçevesinde bağlayıcı olduğu savunuluyor. Anlaşma, nükleer silahların yayılmasını önlemek için taraf ülkeler arasında görüşmeler yapılmasını öngörüyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı, konu ile ilgili henüz bir açıklama yapmazken İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Paul Hirschson, davadan haberleri olmadığını belirtti. Hirschson, anlaşmayı imzalamayan İsrail'in dava edilemeyeceğini ileri sürdü.
Nobel Barış Ödülü sahibi Güney Afrikalı Desmond Tutu ile İranlı Şirin Ebadi de Marshall Adaları'nın hukuki mücadelesine destek verdi.
Yaklaşık 70 bin nüfusa sahip ada devleti, ABD'ye karşı San Francisco'daki federal mahkemede açtığı ikinci davada da ABD Başkanı Barack Obama'nın yanı sıra savunma ve enerji bakanları ile ABD Nükleer Güvenlik İdaresi kurumunun başkanından da şikayetçi oldu.
Marshall Adaları Dışişleri Bakanı Tony de Brum, "Halkımız, nükleer silahlar yüzünden çok büyük acılar çekti. Dünya üzerindeki hiç kimse, bu acıları yaşamasın diye hukuki süreci başlattık. Biz tazminat değil, eylem istiyoruz. Bu dokuz ülkenin taahhütlerini yerine getirmesini istiyoruz" dedi.
ABD'nin II. Dünya Savaşı'nın ardından çok sayıda nükleer test yaptığı bölgede yer alan Marshall Adaları, söz konusu dokuz ülkenin silahsızlanma için görüşme yapacaklarına nükleer silahlarını yenilediklerine ve gelecek 10 yılda nükleer silahlara yaklaşık 1 trilyon dolar harcanacağına dikkati çekti.
ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Çin, 1968'de kabul edilen ve 1970'te yürürlüğe giren Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'na taraf ülkeler arasında yer alıyor.
Anlaşmanın, taraf olmayan İsrail, Hindistan, Pakistan ve Kuzey Kore için de "uluslararası teamül hukuku" çerçevesinde bağlayıcı olduğu savunuluyor. Anlaşma, nükleer silahların yayılmasını önlemek için taraf ülkeler arasında görüşmeler yapılmasını öngörüyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı, konu ile ilgili henüz bir açıklama yapmazken İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Paul Hirschson, davadan haberleri olmadığını belirtti. Hirschson, anlaşmayı imzalamayan İsrail'in dava edilemeyeceğini ileri sürdü.
Nobel Barış Ödülü sahibi Güney Afrikalı Desmond Tutu ile İranlı Şirin Ebadi de Marshall Adaları'nın hukuki mücadelesine destek verdi.