Keneyle mücadelede kimyasalların ön plana çıktığını ve kimyasalların hem doğaya hem de insana zarar verdiğini ifade eden Ankara Üniversitesi (AÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Karaer, kenenin insan vücuduna yapışmasını önlemek için yapılan çalışmanın sonuçlandığını söyledi.
Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarım Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr Fatma Şener ile ortak bir çalışma yürüttüklerini anlatan Karaer, şunları kaydetti:
''Kene insan vücuduna nasıl yapışmaz, insanla nasıl temas etmez, diye düşündüğümüzde bunun koruyucu bir kıyafetle olabileceğine karar verdik. Bunun üzerine kırsal kesimde yaklaşık 500 kişiyle anket çalışması yaptık. Bu anketlerde vatandaşların keneyi ne zaman, nerede gördüklerini ve kenenin ağırlıklı olarak vücutlarının neresine yapıştığını sorduk. Daha sonra bu anketler moda tasarımcısı arkadaşlar tarafından değerlendirildi ve yapılabilecek en uygun kıyafete karar verdik. Kıyafetin tasarımını yüksek lisans öğrencisi Zeynep Atmaca yaptı.''
Günlük yaşamda kullanılan kıyafetlere uygun bir tasarım yapıldığını anlatan Karaer, ''Kıyafet, kenenin insan vücuduna teması engellenecek şekilde tasarlandı. Bu kıyafet kırsal kesimde, bağda, bahçede çalışanlar için düşünüldü ama pikniğe giderken keneden korkan insanlar da bu kıyafeti kullanabilir. Kenenin bu kıyafetin içinden vücuda girmesi mümkün değil ve keneye karşı yüzde yüz koruma sağlıyor'' diye konuştu.
KİMYASALLARDAN DAHA ETKİLİ
Kumaşın yüzde yüz pamuklu olduğuna ve terleme yapmayacağına dikkati çeken Karaer, kıyafetin 2 prototipinin olduğunu söyledi. Karaer, birinci modelin hem kadınlar hem erkekler için uygun olduğunu, ikinci modelin ise kadınlar için şalvar modelinde tasarlandığını ifade etti.
Karaer, ''Kene koruma kıyafetini geçen sene tasarladık ve Patent Enstitüsüne başvurduk. Bir yıllık süre 21 Haziranda doldu ve kıyafetin patentini aldık. Kene koruma kıyafeti artık tescil edilmiş bir üründür. Bu ürün doğaya ve insanlara zarar veren kimyasallara göre daha etkili'' diye konuştu.
Karaer, keneden kaynaklanan KKKA hastalığına yakalananların sayısının yıllar içinde azaldığını ancak hastalıktan dolayı hayatını kaybedenlerin sayısında azalma olmadığını belirterek, bu sene vaka sayısının az olmasının havaların yağışlı gitmesinden kaynaklandığını söyledi.
İnsanların yağışlı havalar nedeniyle tarlada daha kısa sürelerle çalıştıkları için keneyle karşılaşmanın daha seyrek yaşandığına işaret eden Karaer, ''Doğu Anadolu illerinden birinde bu seneye kadar keneden kaynaklı ölüm vakası görülmemişti ama bu ilde bu sene ölüm vakası görülmüş. Hastalık, bilinen merkezlerin dışına da taşmaya başladı. Bu da endişe verici'' dedi.
Karaer, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı ile mücadele konusunda bakanlıklar ve üniversiteler arasında işbirliğinin artırılması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Giyim Endüstrisi ve Moda Tasarım Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr Fatma Şener ile ortak bir çalışma yürüttüklerini anlatan Karaer, şunları kaydetti:
''Kene insan vücuduna nasıl yapışmaz, insanla nasıl temas etmez, diye düşündüğümüzde bunun koruyucu bir kıyafetle olabileceğine karar verdik. Bunun üzerine kırsal kesimde yaklaşık 500 kişiyle anket çalışması yaptık. Bu anketlerde vatandaşların keneyi ne zaman, nerede gördüklerini ve kenenin ağırlıklı olarak vücutlarının neresine yapıştığını sorduk. Daha sonra bu anketler moda tasarımcısı arkadaşlar tarafından değerlendirildi ve yapılabilecek en uygun kıyafete karar verdik. Kıyafetin tasarımını yüksek lisans öğrencisi Zeynep Atmaca yaptı.''
Günlük yaşamda kullanılan kıyafetlere uygun bir tasarım yapıldığını anlatan Karaer, ''Kıyafet, kenenin insan vücuduna teması engellenecek şekilde tasarlandı. Bu kıyafet kırsal kesimde, bağda, bahçede çalışanlar için düşünüldü ama pikniğe giderken keneden korkan insanlar da bu kıyafeti kullanabilir. Kenenin bu kıyafetin içinden vücuda girmesi mümkün değil ve keneye karşı yüzde yüz koruma sağlıyor'' diye konuştu.
KİMYASALLARDAN DAHA ETKİLİ
Kumaşın yüzde yüz pamuklu olduğuna ve terleme yapmayacağına dikkati çeken Karaer, kıyafetin 2 prototipinin olduğunu söyledi. Karaer, birinci modelin hem kadınlar hem erkekler için uygun olduğunu, ikinci modelin ise kadınlar için şalvar modelinde tasarlandığını ifade etti.
Karaer, ''Kene koruma kıyafetini geçen sene tasarladık ve Patent Enstitüsüne başvurduk. Bir yıllık süre 21 Haziranda doldu ve kıyafetin patentini aldık. Kene koruma kıyafeti artık tescil edilmiş bir üründür. Bu ürün doğaya ve insanlara zarar veren kimyasallara göre daha etkili'' diye konuştu.
Karaer, keneden kaynaklanan KKKA hastalığına yakalananların sayısının yıllar içinde azaldığını ancak hastalıktan dolayı hayatını kaybedenlerin sayısında azalma olmadığını belirterek, bu sene vaka sayısının az olmasının havaların yağışlı gitmesinden kaynaklandığını söyledi.
İnsanların yağışlı havalar nedeniyle tarlada daha kısa sürelerle çalıştıkları için keneyle karşılaşmanın daha seyrek yaşandığına işaret eden Karaer, ''Doğu Anadolu illerinden birinde bu seneye kadar keneden kaynaklı ölüm vakası görülmemişti ama bu ilde bu sene ölüm vakası görülmüş. Hastalık, bilinen merkezlerin dışına da taşmaya başladı. Bu da endişe verici'' dedi.
Karaer, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı ile mücadele konusunda bakanlıklar ve üniversiteler arasında işbirliğinin artırılması gerektiğini de sözlerine ekledi.