İntihar girişimine kadar uzanabilecek davranışların izi, kan testine ortaya çıkabilir. Hayatına son veren insanların bir dizi biyolojik özellikleri paylaştıklarını tespit eden bilim insanları, kandaki bazı proteinlerin intiharla bağlantılı olabileceğini öne sürdü.
ABD’nin Indianapolis Ünversitesi’nden Alexander Niculescu ve meslektaşları, bipolar bozukluk ve intihar eğilimleri olan dokuz erkek ile, bipolar rahatsızlığı (duygudurum bozukluğu) bulunan ancak intihar eğilimi göstermeyen dokuz erkeğin kadavrasından kan örneği aldı. Ardından, alınan örneklerdeki genler arasında seviye karşılaştırması yapıldı.
İntihar eğilimi gösteren erkeklerin kanındaki dört genin, diğerlerinden çok daha yüksek seviyede olduğu tespit edildi. Söz konusu genlerin kodladığı bazı proteinlerin stres ve hücre ölümüyle bağlantılı oluğu anlaşıldı.
DAHA FAZLA DENEY YAPILACAK
Deneyin ikinci aşamasında, araştırmacılar intihar eğilimi gösterdiği için hastaneye kaldırılan ve bipolar bozukluğu bulunan 42 kişinin kanlarında, önceki deneyde tespit edilen proteinlerin seviyesini ölçtü. Sonuçlar, intihar eğilimi gösteren kişilerde bu proteinlerin oranının daha yüksek olduğunu gösterdi.
Deneyin son aşamasında, bipolar bozukluğu olmayan, intihar etmiş dört erkeğin kadavrasından kan örneği alındı. Kan örneklerinde, söz konusu proteinlerin bazıları yüksek seviyede belirdi.
ABD’nin Chicago Üniversitesi’nden Ghanshyam Pandey, ‘bipolar bozukluğu bulunan ve inthar eğilimi olmayan kişileri aynı şartlarda inceleyen deneyin ilk kez yapıldığını’ belirtirken, deneyin daha fazla tekrarlanması gerektiğini belirtti. Pandey, sonuçların doğrulanması için depresyon ve şizofreni hastalarının da kanlarına bakılması gerektiğini savundu.
Newscientist’in haberine göre, Niculescu ve ekibi kadınlardan da kan örnekkeri alarak deneyi daha fazla şart altında tekrarlamayı planlıyor.
ABD’nin Indianapolis Ünversitesi’nden Alexander Niculescu ve meslektaşları, bipolar bozukluk ve intihar eğilimleri olan dokuz erkek ile, bipolar rahatsızlığı (duygudurum bozukluğu) bulunan ancak intihar eğilimi göstermeyen dokuz erkeğin kadavrasından kan örneği aldı. Ardından, alınan örneklerdeki genler arasında seviye karşılaştırması yapıldı.
İntihar eğilimi gösteren erkeklerin kanındaki dört genin, diğerlerinden çok daha yüksek seviyede olduğu tespit edildi. Söz konusu genlerin kodladığı bazı proteinlerin stres ve hücre ölümüyle bağlantılı oluğu anlaşıldı.
DAHA FAZLA DENEY YAPILACAK
Deneyin ikinci aşamasında, araştırmacılar intihar eğilimi gösterdiği için hastaneye kaldırılan ve bipolar bozukluğu bulunan 42 kişinin kanlarında, önceki deneyde tespit edilen proteinlerin seviyesini ölçtü. Sonuçlar, intihar eğilimi gösteren kişilerde bu proteinlerin oranının daha yüksek olduğunu gösterdi.
Deneyin son aşamasında, bipolar bozukluğu olmayan, intihar etmiş dört erkeğin kadavrasından kan örneği alındı. Kan örneklerinde, söz konusu proteinlerin bazıları yüksek seviyede belirdi.
ABD’nin Chicago Üniversitesi’nden Ghanshyam Pandey, ‘bipolar bozukluğu bulunan ve inthar eğilimi olmayan kişileri aynı şartlarda inceleyen deneyin ilk kez yapıldığını’ belirtirken, deneyin daha fazla tekrarlanması gerektiğini belirtti. Pandey, sonuçların doğrulanması için depresyon ve şizofreni hastalarının da kanlarına bakılması gerektiğini savundu.
Newscientist’in haberine göre, Niculescu ve ekibi kadınlardan da kan örnekkeri alarak deneyi daha fazla şart altında tekrarlamayı planlıyor.