Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesindemeydana gelen giruzu patlamasında 19 işçi yaşamını yitirmişti. Beklenen mucize haberi madenden gelmedi belki ama bir madenci göçük altında kalmaktan mucize eseri kurtuldu.
İlçeye bağlı Yalıntaş beldesinde oturan işçilerden Kadir Akça, hayatını kaybeden iş arkadaşı Yusuf Karaca'nın Yenimahalle Camisi'ndeki cenaze törenine katıldı. Akça, burada, 1 yıldır ocakta çalıştığını belirterek, göçük altında kalan 19 arkadaşıyla birlikte aynı vardiyada görevli olduğunu anlattı.
Olay günü işe geciktiği için göçükten kurtulduğunu ifade eden Akça, şunları kaydetti:
''O gün perşembeydi ve Mustafakemalpaşa ilçesinde kurulan pazara gittik. Pazardan sonra beldeye döndüm ve servisi beklemeye başladım. Servis her zamankinden 10-15 dakika önce gelmiş. Servisi kaçırdığıma üzüldüm. Oturduğum yere hayli uzakta kalan ocağa gidemeyince evime döndüm. Akşam saatlerinde arkadaşım aradı ve patlama olduğunu duyduğunu söyledi. Ben de çevremdeki arkadaşlarımı aradım. Panik ve heyecanla ocağa gittik. Bizi içeri almadılar. Zorla girmeye çalıştık. Ocakta gaz seviyesinin azalmasını bekledik. İçeri girmek istiyordum ama bir türlü giremedim.''
Servisi kaçırmayıp işe gidebilseydi şu an hayatta olmayacağını belirten Akça, ''Ben de arkadaşlarımla beraber göçük altında kalacaktım. Ne üzülüyor ne sevinebiliyorum. Takdiri ilahi böyleymiş. Ailem ve ben Allah'a şükrediyoruz. Allah, daha yaşamamızı istemiş. Yiyecek ekmeğimiz varmış'' dedi.
İlçeye bağlı Yalıntaş beldesinde oturan işçilerden Kadir Akça, hayatını kaybeden iş arkadaşı Yusuf Karaca'nın Yenimahalle Camisi'ndeki cenaze törenine katıldı. Akça, burada, 1 yıldır ocakta çalıştığını belirterek, göçük altında kalan 19 arkadaşıyla birlikte aynı vardiyada görevli olduğunu anlattı.
Olay günü işe geciktiği için göçükten kurtulduğunu ifade eden Akça, şunları kaydetti:
''O gün perşembeydi ve Mustafakemalpaşa ilçesinde kurulan pazara gittik. Pazardan sonra beldeye döndüm ve servisi beklemeye başladım. Servis her zamankinden 10-15 dakika önce gelmiş. Servisi kaçırdığıma üzüldüm. Oturduğum yere hayli uzakta kalan ocağa gidemeyince evime döndüm. Akşam saatlerinde arkadaşım aradı ve patlama olduğunu duyduğunu söyledi. Ben de çevremdeki arkadaşlarımı aradım. Panik ve heyecanla ocağa gittik. Bizi içeri almadılar. Zorla girmeye çalıştık. Ocakta gaz seviyesinin azalmasını bekledik. İçeri girmek istiyordum ama bir türlü giremedim.''
Servisi kaçırmayıp işe gidebilseydi şu an hayatta olmayacağını belirten Akça, ''Ben de arkadaşlarımla beraber göçük altında kalacaktım. Ne üzülüyor ne sevinebiliyorum. Takdiri ilahi böyleymiş. Ailem ve ben Allah'a şükrediyoruz. Allah, daha yaşamamızı istemiş. Yiyecek ekmeğimiz varmış'' dedi.