Brüksel’deki Genel İşler Konseyi toplantısında, Ankara’nın tüm girişimlerine rağmen, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile yürüttüğü müzakere sürecinin katılımla yani tam üyelikle sonuçlanacağına dair ifade bulunmuyor. Buna karşın Türkiye’nin birlik için stratejik önem taşıdığı ifade ediliyor. Reform sürecindeki yavaşlama da kayıtlara geçmiş.
Metinde, Türkiye’nin komşuluk ilişkileri konusunda ise sert bir üslup kullanılıyor. Türkiye’nin başta Yunanistan olmak üzere, komşularını tehdit etmemesi gerektiği vurgulanıyor.
Ankara ‘tehdit’ kelimesinin kaldırılması için AB’ye üye ülkeler nezdinde girişimde bulundu. Ancak Fransa taslak metinde yer alan bu ifadeyi geri çekmeyi kabul etmedi. Paris, metindeki “Türkiye’nin komşularıyla sorunlarının temelinde “tehditkar üslubu” yatıyor” şeklindeki ifadeyi de kaldırmadı.
Deklarasyona, ek protokolün uygulanmasına ilişkin de bir ifade eklendi. Avrupa Birliği, Türkiye’den limanlarını, Rum gemi ve uçaklarına açmasını istiyor.
Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Türkiye’nin limanlarını 2009 sonuna kadar açmaması halinde, halihazırda askıda olan 8 müzakere başlığına yenilerinin de eklenmesini yönündeki talepleriyse karşılık bulmadı.
Metinde, Türkiye’nin komşuluk ilişkileri konusunda ise sert bir üslup kullanılıyor. Türkiye’nin başta Yunanistan olmak üzere, komşularını tehdit etmemesi gerektiği vurgulanıyor.
Ankara ‘tehdit’ kelimesinin kaldırılması için AB’ye üye ülkeler nezdinde girişimde bulundu. Ancak Fransa taslak metinde yer alan bu ifadeyi geri çekmeyi kabul etmedi. Paris, metindeki “Türkiye’nin komşularıyla sorunlarının temelinde “tehditkar üslubu” yatıyor” şeklindeki ifadeyi de kaldırmadı.
Deklarasyona, ek protokolün uygulanmasına ilişkin de bir ifade eklendi. Avrupa Birliği, Türkiye’den limanlarını, Rum gemi ve uçaklarına açmasını istiyor.
Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Türkiye’nin limanlarını 2009 sonuna kadar açmaması halinde, halihazırda askıda olan 8 müzakere başlığına yenilerinin de eklenmesini yönündeki talepleriyse karşılık bulmadı.