Ankara Devlet Resim-Heykel Müzesi’nde 18 eserin çalınması, müzelerin güvenliğini bir kez daha gündeme getirdi. Olayın ardından ortaya atılan iddialar ise resim-heykel müzesinin 15 yıldır adeta talan edildiğini, mevcut eserlerin depolarda çürüdüğünü ortaya çıkardı.
NTV'nin sorularını yanıtlayan Müze Tespit Komisyonu Üyesi Doç. Dr. Osman Altıntaş, Türkiye'de bir çok müzede benzer durumların yaşandığını söylüyor.
Altıntaş, “İstemihan Talay döneminde son derece netleşmiş mahkeme kararlarıyla, Çalıntı Olduğu Kanıtlanmış Eserlerin Değer Tespit Komisyonu’ndaydım. O dönemde çalınan eserlerin zaman aşımına uğratıldığını biliyoruz. Herkes biliyor. Herhangi bir ödeme yaptırılmadı” dedi.
Altıntaş, resim heykel müzesinin depolarının sağlıksız koşullarına da "Nefes almakta güçlük çektim" diyerek dikkat çekiyor.
Altıntaş durumun vehametini, “Burada eserlein sağlıklı sağlanabileceğini diyen yok, ben duymadım. Bu haliyle kötüdür, çok kötüdür. Eserlerin istiflenmesi, zarar görmede bundan kaynaklanıyor. Üstüste gelişi güzel dizilmesi, yırtılmalar, son derece rutubetli ortamlardan dolayı boya dökülmeleri var.
Restorasyon bozuklukları var. Bir esere bakıyorsunuz imza doğru ama üstüne bakıyorsunuz sanatçının işi değil. Eser yokluğu ve ölümü sadece eserin kaybolmasıyla olmaz, mevcut eserin kötü restorasyon sonucu, çürümesi de eserin yok olmasıdır. Çok sayıda eser, eser olma niteliğini bu koşullardan ötürü kaybetmiştir diyebiliriz” sözleriyle anlattı.
NTV'nin sorularını yanıtlayan Müze Tespit Komisyonu Üyesi Doç. Dr. Osman Altıntaş, Türkiye'de bir çok müzede benzer durumların yaşandığını söylüyor.
Altıntaş, “İstemihan Talay döneminde son derece netleşmiş mahkeme kararlarıyla, Çalıntı Olduğu Kanıtlanmış Eserlerin Değer Tespit Komisyonu’ndaydım. O dönemde çalınan eserlerin zaman aşımına uğratıldığını biliyoruz. Herkes biliyor. Herhangi bir ödeme yaptırılmadı” dedi.
Altıntaş, resim heykel müzesinin depolarının sağlıksız koşullarına da "Nefes almakta güçlük çektim" diyerek dikkat çekiyor.
Altıntaş durumun vehametini, “Burada eserlein sağlıklı sağlanabileceğini diyen yok, ben duymadım. Bu haliyle kötüdür, çok kötüdür. Eserlerin istiflenmesi, zarar görmede bundan kaynaklanıyor. Üstüste gelişi güzel dizilmesi, yırtılmalar, son derece rutubetli ortamlardan dolayı boya dökülmeleri var.
Restorasyon bozuklukları var. Bir esere bakıyorsunuz imza doğru ama üstüne bakıyorsunuz sanatçının işi değil. Eser yokluğu ve ölümü sadece eserin kaybolmasıyla olmaz, mevcut eserin kötü restorasyon sonucu, çürümesi de eserin yok olmasıdır. Çok sayıda eser, eser olma niteliğini bu koşullardan ötürü kaybetmiştir diyebiliriz” sözleriyle anlattı.