Fransız fotoğraf sanatçısı Erica Simone, ‘Nue York’ adını verdiği fotoğraf projesi için New York sokaklarında çıplak dolaşıyor.
Radikal gazetesinin haberine göre, 25 yaşındaki sanatçı, çıplak bir şekilde gazete alırken, metroda kitap okurken ya da kar kürerken görüntülendiği fotoğrafların, çıplaklığın doğal ve normal bir durum olduğunu göstermek için çekildiğini anlatıyor.
20 kareden oluşan sergide başka insanların da fotoğraflarını kullanmak istediğini anlatan Simone, "İnsanları razı etmek zor. Tutuklanacaklarını düşünüyorlar. Oysa benim başıma böyle bir şey gelmedi" diyor.
Gönüllü bulamayınca kendisi modellik yapmaya karar veren Simone, bu projenin moda dünyasına da bir eleştiri olduğunu söylüyor:
"Bu fikir aslında Paris Moda Haftası sırasında aklıma geldi. İnsanların, üstündeki ceketin markasına göre sınıflandırıldığı o ortamdan bir an önce uzaklaşmak istedim. Bu hiç insani bir durum değildi. Moda insanlara, ‘Giydiğin neyse sen de osun’ diyor. Bu kabul edilemez. Çıplaklık harika bir şey. İnsan kendisini özgür ve rahat hissediyor."
Çekimler sırasında sadece soğuktan yakındığını anlatan fotoğrafçı, "Çıplaklık hakkımızı elde etmeden diğer özgürlüklerden konuşamayız. Sosyal sınıfımızı ortaya koyan en belirgin durum kıyafetler. Onlar olmadan daha eşitiz" diyor.
Radikal gazetesinin haberine göre, 25 yaşındaki sanatçı, çıplak bir şekilde gazete alırken, metroda kitap okurken ya da kar kürerken görüntülendiği fotoğrafların, çıplaklığın doğal ve normal bir durum olduğunu göstermek için çekildiğini anlatıyor.
20 kareden oluşan sergide başka insanların da fotoğraflarını kullanmak istediğini anlatan Simone, "İnsanları razı etmek zor. Tutuklanacaklarını düşünüyorlar. Oysa benim başıma böyle bir şey gelmedi" diyor.
Gönüllü bulamayınca kendisi modellik yapmaya karar veren Simone, bu projenin moda dünyasına da bir eleştiri olduğunu söylüyor:
"Bu fikir aslında Paris Moda Haftası sırasında aklıma geldi. İnsanların, üstündeki ceketin markasına göre sınıflandırıldığı o ortamdan bir an önce uzaklaşmak istedim. Bu hiç insani bir durum değildi. Moda insanlara, ‘Giydiğin neyse sen de osun’ diyor. Bu kabul edilemez. Çıplaklık harika bir şey. İnsan kendisini özgür ve rahat hissediyor."
Çekimler sırasında sadece soğuktan yakındığını anlatan fotoğrafçı, "Çıplaklık hakkımızı elde etmeden diğer özgürlüklerden konuşamayız. Sosyal sınıfımızı ortaya koyan en belirgin durum kıyafetler. Onlar olmadan daha eşitiz" diyor.