İlişkili Haberler
Ülkemizde her bin bebekten 5’inde görülen ve bir beyin hasarı olarak açıklanabilecek Serebral Palsi, en çok kaslardaki hareket kısıtlaması olan ‘spastisite’ye yol açıyor.
SEREBRAL PALSİ (SP) NEDİR?
Serebral Palsi (SP), gelişmekte olan beyin dokusunda ilerleyici olmayan ancak yaşla birlikte değişebilen, hareketi kısıtlayıcı kalıcı motor fonksiyon kaybı, duruş (postür) ve hareket bozukluğu rahatsızlığıdır.
Serebral Palsi’ye rastlanma oranı toplumlara göre değişmekle birlikte, her 1000 canlı doğumda 1-5 olarak bildirilmektedir.
Son yıllarda gelişmekte olan ülkelerdeki yenidoğan bakımındaki gelişmeler; SP’de doğum öncesi nedenlerin ağırlık kazanmasına sebep olmuştur.
Gelişmekte olan ülkelerde ise, yeni doğan bakımının yetersiz olmasına bağlı olarak, doğum zorluğu ve prematürite (erken doğum) ve düşük doğum ağırlığı gibi yenidoğan sorunlarının daha fazla görülmesine yol açmıştır.
SEREBRAL PALSİ (SP) BELİRTİLERİ
Hareket ve duruş (postür) bozukluklarına ek olarak;Epilepsi,
Mental gerilik,
Konuşma ve işitme bozukluğu,
Kas ve iskelet bozukluğu,
Abartılı refleksler (spastisite),
Titreme veya istemsiz hareketler,
Yavaş veya kıvranma şeklinde hareketler,
Yutma ve beslenme bozuklukları,
Uyku bozukluğu,
Görme kaybı,
Ağız ve diş sorunları gibi birçok problem Serebral Palsi (SP) rahatsızlığında görülebilmektedir.
SEREBRAL PALSİ (SP) TEDAVİSİ
Serebral Palsi, bir arada görülen birçok bozukluk ve semptomlar bütünüdür. Bu sebeple tedavide disiplinler arası uzman desteği önem arz etmektedir.
Ayrıca hasta ile birlikte ailenin de tedaviye dahil edilmesi daha başarılı sonuçlar vermektedir. Tedavide yaygın olarak; fiziksel tıp ve rehabilitasyon (FTR), ortopedi, çocuk nörolojisi, fizyoterapi ve iş uğraşı terapisi gibi uzmanlık alanları aktif rol oynamaktadır.